Giriş
(7)

Cruise tatiliyle ilgili basit bir soru

Kittie
Gemi limana demirledi diyelim. Ben inmicem bugun tum gun yaticam diyebiliyor muyuz? Yoksa belirli saatlerde mi sadece gemide olabiliyoruz?Yani diyelim basima gunes gecti, gidip kabinimde uzanayim diyebiliyor muyuz?Otelde istedigimizi yapariz ama gemide kurallar mi var?
Gemi limana demirledi diyelim. Ben inmicem bugun tum gun yaticam diyebiliyor muyuz? Yoksa belirli saatlerde mi sadece gemide olabiliyoruz?
Yani diyelim basima gunes gecti, gidip kabinimde uzanayim diyebiliyor muyuz?
Otelde istedigimizi yapariz ama gemide kurallar mi var?
0
Kittie
(11.07.24)
Kaptan gelip hemen terket burayı diyor.
0
hasmetizm 2046
(11.07.24)
Öyle yapanlara kamara temizleme cezası veriyorlar. Hatta Kaptan gelip lumbuzlar iyi temizlenmemiş deyip ayıplayabiliyor.
0
Mirket
(11.07.24)
Belirli saati aşmış olanlari okyanusa yallah
0
abuzer
(12.07.24)
Arkadaslar ilk cevapta gulduk eglendik yetiskinler olarak.

Otel odasindan farki yok mu yani?
0
🌸Kittie
(12.07.24)
Çıkmazsan kamaranda kalabiliyor, yemek saatinde restoranda yemek yiyebiliyor, güvertesinde gezinebiliyor, istersen güvertedeki havuza girebiliyor ya da güneşlenebiliyorsun.
Zevkine kalmış.

Gemiye ilk gittiğinizde, yerleşme işi tamamlanınca, bir yangın ve gemi terk tatbikatı yapılıyor. Can yeleği bağlama ve yangın durumunda nerede toplanacağın falan anlatılıyor. Tek zorunluluk o tatbikar. Onun dışında herşey zevkine kalmış.
0
Mirket
(12.07.24)
Son gittigimde pek cok kisi gemiden inmiyordu, otel gibi tum gun gemide havuz basinda, restoranlarda vb zaman geciriyordu.
0
sertac akin
(12.07.24)
kalabilirsin ama tercih ettiğin cruise e bağlı bizim geminin havuzu göt kadardı, çok büyükler hariç çoğunun o şekilde havuzu ne zaman o kata çıksam full doluydu ayakta duracak yer bile yoktu.
tabiki otel gibi kullanabilirsin ama gemi çok sıkıcı denizi havuzu olmaynca, zaten şezlonglarda hemen doluyor.
0
eja
(12.07.24)
(6)

Mümemmeliyetçilik,başkalarının düşüncelerini aşırı önemsemek,özşefkatsizlik

psmstc
Mükemmeliyetçilik, başkalarının düşüncelerini aşırı önemsemek, diğerlerini kendinden daha değerli önemli kendini daha az değerli görmek. vs vs vs Bunlar değişebilecek şeyler mi? Kişisel çalışmayla nasıl ne kadar değişip aşılabilir?
Mükemmeliyetçilik, başkalarının düşüncelerini aşırı önemsemek, diğerlerini kendinden daha değerli önemli kendini daha az değerli görmek. vs vs vs

Bunlar değişebilecek şeyler mi? Kişisel çalışmayla nasıl ne kadar değişip aşılabilir?
0
psmstc
(11.07.24)
şema terapisini düşünebilirsiniz. bir psikolog ile görüşün.

öz şefkatsizlik üzerine ben bu şekilde yardım alıyorum. ilerleme kaydettim.
0
art cat chocolate
(11.07.24)
Terapiye git. Inanmazdim boyle profesyonel yardim islerine falan ama hafif hafif ilerliyorum.
0
Kittie
(11.07.24)
Bir kere bence mükemmel olmaya çalışma. Çünkü mükemmel insan olamaz. Örneğin; hasta oluyorsun, yerinden kalkamıyorsun. Aynı anda her işe yetişemiyorsun, çok calışmana rağmen sınavda başarısız olabiliyorsun. Yemek yapıyorsun güzel olmayabiliyor, birden fazla haneden oluşan sayıları kafanda carpamıyorsun. Halbuki mükemmel olsak bu böyle olmazdı. Biz insanız makine değiliz. Bilgisayar bile bazen error veriyor.
0
rock n roll
(11.07.24)
Bunlar kader değil, gerçekten değişiyor. Ayrıntılı olarak da anlatmaya çalışacağım günün ilerleyen saatlerinde.
0
sekizdokuzon
(11.07.24)
Kişisel olarak aşamazsın. Öz şefkat ve sevgiyi kendine veremezken, yaşadığın her farkındalık sende daha fazla utanç yaratır ve olumsuz duygularını daha çok besler.
Kendini sevmeyi öğrenmek zor bir süreç. Elinde bir şema, sistem yoksa farkındalıkların ile öylece kalırsın olduğun yerde.
Demek istediğim tek başına araştırıp okumak sana bilgiyi sağlar ama bu bilgi ile ne yapacağını bilmiyorsan daha da üzer seni. Bu yüzden bir sisteme ihtiyacın var.
Ya parasını verip terapiye başlayacaksın, uzman seni yönlendirecek. Ya da şiddetsiz iletişim vb grup olarak kendini, duygularını, ihtiyaçlarını, utançlarını tanıyacağın bir eğitime katılacaksın. Ondan sonra terapi alacaksın üzerine. Her şekilde desteğe ihtiyacın var. Başka insanlardan yardım istemek sanırım zor geliyordur sana. Önündeki Yolculuğu ben son 3 senede tamamladım. Soruların olursa yardım etmekten keyif duyarım.
0
hasmetizm 2046
(11.07.24)
Terapiye gidecek imkanın olmaz ise iki okuma tavsiyem olur:

1. Rahmetli Doğan Cüceloğlu'na sağken mail yazmıştım, böyle böyle şöyle şöyle demiştim ben napıcam demiştim. Sebeplerinden en önemlileri de bu saydığın şeylerdi tabii. Cevabı şu olmuştu:

Değerli muhayyer divan;

Mektubunuzu okudum.

Size bir önerim var. Lütfen önce benim İçimizdeki Çocuk kitabını en az iki kere okuyun. İlk süratle anlamak için okuyun. Daha sonra uygulamaları yaparak tekrara okuyun.
Onu bitirdikten sonra, Gerçek Özgürlük kitabımı da iki kez okuyun. İkinci okuyuşunuzu notlar alarak yapın.
İki kitabı da okuduktan sonra bana tekrar yazın, kendinizi hatırlatın.
Ne gibi iç görüler elde ettiniz, onları da yazın.
O zaman video konusunu düşünürüz.
Selamlar. Tanıştığımıza memnun oldum.

Doğan Cüceloğlu"

2. David Burns'ün İyi Hissetmek isimli kitabını bütün yönlendirmeleri harfiyen yerine getirerek okumak.

Bu ikisi çok iyi gelecektir.
0
muhayyer divan
(11.07.24)
(16)

bu mertebeye ulaşmak için ne yapmak gerekiyor?

kibritsuyu
daha doğrusu bu anlatacağım mertebede bir arkadaş olabilmek için ne olması lazım?doğumgünüm oluyor. arkadaşlarım arıyor, mesaj atıyor, doğumgünümü kutluyor. unutulmuyorum, hatırlıyorlar sağolsunlar. yaza denk geldiği için yazlıktaysam yazlık arkadaşlarım geliyorlar, yüzyüze kutluyorlar, sağolsun mut
daha doğrusu bu anlatacağım mertebede bir arkadaş olabilmek için ne olması lazım?

doğumgünüm oluyor. arkadaşlarım arıyor, mesaj atıyor, doğumgünümü kutluyor. unutulmuyorum, hatırlıyorlar sağolsunlar. yaza denk geldiği için yazlıktaysam yazlık arkadaşlarım geliyorlar, yüzyüze kutluyorlar, sağolsun mutlu ediyorlar. burada kadar sorun yok.

ama instagram'a bakıyorum mesela. bazı arkadaşlarım, doğumgünü olan arkadaşıyla birlikte fotoğraflarını story yapıp "iyi ki doğrun iyi ki varsın" tarzı paylaşımlar yapıyorlar. hatta gün sonunda doğumgünü sahibi bunları kendi story'sine ekliyor falan.

bana hiç böyle şeyler yapan olmuyor. yani beni telefonla arayan yakın arkadaşım bana böyle bir şey yapmıyor, ama başka arkadaşına yapıyor. benim birlikte fotoğrafı paylaşılıp cümle aleme "bak bu benim canım arkadaşım, doğumgününü herkese ilan ederek kutluyorum" şeklinde paylaşılmak için nasıl bir arkadaş olmam lazım?

genellikle kadınlar kadınlara yapıyor gibi. ama hayır, beni arayıp kutlayan yakın kadın arkadaşım, kadın arkadaşlarına da yapıyor, erkek arkadaşlarına da yapıyor. yani yakınlık derecelerini bilmemekle birlikte çocukluktan beri neler neler neler yaşadığım 35 yıllık arkadaşımın beni paylaşmayıp belki benden daha az görüştüğü üniversite arkadaşını paylaşmasının nedeni ne olabilir?

yani benim neyim eksik olabilir? kötü arkadaş mıyım, soğuk muyum, uzak mıyım, gıcık mıyım, götveren miyim, ne olabilirim?

yani bana öyle bir şey söyleyin ki "bunun başına gelmesi için arkadaşlarınla şöyle şöyle olman lazım" falan diyin ki bileyim kendimi. zira hayatımda hiç böyle bir şey yaşamadım. şimdi yazarken düşünmesi bile heyecanlandırdı.
0
kibritsuyu
(09.07.24)
İnstagram'da çok story, post paylaşmıyorsan rahatsız olacağını düşünmüşlerdir.
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
Bu taraklarda bezin yoksa olur öyle. En basitinden sen kimseye bunu yapmıyorsan sana da yapmazlar. Ya da sosyal medya kullanımı vs konularında ketumsan hoşuna gitmeyeceğini düşünebilirler.
0
Bruce
(09.07.24)
Arkadaşlarının doğum günlerini hikayede kutlayan ve kutlanan doğum gününü hikayelerinde paylaşanların %99,99'u kadın. O kutlanılan kişiler de aynı şekilde başkalarının doğum günlerini böyle kutluyorlar. Onlar için bir düzen haline gelmiş. Bu kişiler genelde sık sık hikaye paylaşan kişiler tabii.
0
nawar
(09.07.24)
bu mevzuyu ben de daha onceden dusundum. ulastigim sonuc su:
bazi civiklar, bu tarz seyleri dillendirmeyi seviyor. bu tiplerin iliskileri de daha vicik vicik oluyor, sonra bir anda sona erebiliyor.

bizim gibi insanlar ise stabil, ongorulebilir. ben vicik vicik degilim, dolayisiyla etrafimdaki civiklar da bana pek bulasmiyor. ama arkadasliklarimi bitirdigim cok cok nadirdir, cok buyuk bir kazik yersem belki.

gereksiz dogumgunu mesajlarinin onune gecmek icin ben dogumgunumu heryerden kaldirdim, cok cok mecbur kalmadikca kimseninkini de kutlamiyorum. bos isler..
0
cooperr
(09.07.24)
sen arkadaşlarına yaparsan onlar da sana yapmaya başlar, senin yaptığını gören başka arkadaşlarında senin gününde sana yapmaya başlar, bu bir döngü.
0
noxie
(09.07.24)
taktik vereyim kullanırsın; telefonunu çekmeceye koyuyorsun kapatıp.

gidiyorsun yanlarına. 1-2 kişi en sevdiklerine yapıyosun bu taktiği de.

çok tatlı/yakışıklı olmuşsun falan. hadi resim çekilelim. çekiliyosun. sonra da onlar gitmeye yakın diyosun ki ya fotoğrafları da alamadım tel şarjı yok, story atın beni de etiketlersiniz anı kalır hem napalım böyle olsun diyorsun. sonra da ilk buluşmada ‘ya benim hoşuma gitti bu story işi, ne güzel anı kalıyor falan dersin. onlar da aa bunu sevdi hep yapalım moduna girerler.

atmayanlar seninle görünmek istemiyorsa şutungen bile yapılır :d

bol şans.
0
baldan kaymak
(09.07.24)
dün doğum günümdü benim, bir hafta geç yazdırdıkları ve o gün de artık resmi tatil olduğu için benim doğum günüm resmen duyurulmuyor, milletin doğum gününü herkes odasına gelip kutlarken benim doğum günümü bilen sadece 4 yakın arkadaşım kutladı iş yerinden mesela. özellikle söylemedim söylemek istemiyorum.

sanırım bu ben de travma çünkü doğum günüm yaza geldiği için okul arkadaşlarımdan sadece en yakınları arayıp kutlardı o kadar. ben bir kıza lisede başarı bursumdan ayırıp para vermiştim hediyesi için 10 kişi para verdi biz 3 enayi arkadaş para verdik sonra onlardan alırız diye, diğerleri de vermedi. kıza hediyesini verdik hediyeyi aldı sarılmadı bile bastı gitti yanımızdan. böyle böyle çok olay var.

bu yüzden sadece ailemin arkadaşlarımın kutlamasını çok önemserim, instagramdan falan kimseyi paylaşmam doğum günü için, bunları biraz da şov olarak görüyorum.
0
Hallegadola
(09.07.24)
- Instagram' da çok aktif değilseniz yapmıyor olabilirler.
- Siz onlara yapıyor musunuz? Büyük ihtimalle hayır, siz yapsanız onlar da yapar gibi geldi.
0
kumandanim
(09.07.24)
Benim en yakınlarım doğumgünlerini unursamıyor mesela. Bir yıl unutulur, bir yıl kutlanır kimse kimseye alınmaz.

Ama doğumgünlerini umursayıp büyük olay gören daha az yakın olduğum insanlar da var. Onlar unutursa alınırım.

Biraz ilişkilerin dinamiğiyle alakalı bu bence. Birisi önemli gördüğü bir şeyi sizin özelinizde önemsemiyorsa bu kötü. Ancak zaten aranızda böyle bir şey yoksa bu iyi ya da kötü değil.

Burda da talep eden taraf olarak iş size düşüyor. Siz önemsiyorsanız önemsediğinizi belli etmelisiniz.
0
akhenaten
(09.07.24)
Ne istediğini dile getiren bir arkadaş olman yeterli olacaktır. Ya böyle videolar görüyorum, çok hoşuma gidiyor, böyle bir sürpriz beni de çok mutlu ederdi vb ben dili ile kendini ifade edersen seneye alırsın videonu. Kim olduğundan ziyade ne istediğin ne sevdiğin ve bunu ne nasıl duyurduğun ile ilgili olay.
0
hasmetizm 2046
(09.07.24)
siz yapmadığınız için yapmıyorlardır. Siz yakınlarınızın doğum gününü storyden kutlarsanız onlar da sizinkini kutlar genelde.
0
alaimisema
(09.07.24)
sen yaparsan sana da yaparlar.
Çok üzerine düşünülecek bir konu değil.
0
michael_knight
(09.07.24)
Ben bunu yaparlar diye korkuyorum mesela. Niye? Çünkü onlar yapınca alıntılayıp siz de paylaşmak zorundasınız nezaketen. Öyle olunca da sadece paylaşımda gördüğü için yazan bir sürü samimiyetsiz kutlama oluyor. Beni birinin arayp hatta yanıma gelip kutlaması hepsinden daha kıymetli.

Sebebine gelince ben de diğer 15655 cevap gibi düşünüyorum. Sizin bu tarzı sevmediğinizi düşünüyor olabilirler ki ben daha hiçbir erkek arkadaşımın bu şekilde kutlandığını da görmedim. Zaten çok aşko kuşko kızlar bunu yapar.
0
Kediyi üzdün
(09.07.24)
Aşırı keko bi haraket bence bu arada. Bazen kardeşler kuzenler birbirine yapıyor veya belli bir gurup arkadaş kendi aralarında döndürüyorlar, bana böyle salavat zinciri gibi geliyor.

Kesin biri başlatmıştır o yapınca o da yapmıştır sonra adet olmuştur.

Bana biraz sululuk gibi geliyor mesela ben böyle bir şeye özenmem. Beni bilen arkadaşlarım da bana böyle bir şey yapmaz. Ha olur da ben birine yaparım, o da bana yapar herhalde.

Bu tarz şeyleri arkadaşlarını pazarlamak için yapan da var bu arada. Hani yalnızsa biri sorsun da tanıştırırım belki diyen.
0
ananiyimioguz
(09.07.24)
Ben de yaz doğumluyum ama aklına gelip de arayan veya mesaj çeken insan sayısı 3 bile olmuyor bazen. Geçmiş yıllarda kimsenin aklına gelmediğimi bilirim.

Bence bahsettiğin durumlarda biraz menfaat düşüncesi ya da beklentisi rol oynuyor. Onu vurgulayayım ki benim şuyumu unutmasın, onu ön plana çıkarayım ki o da aynısını bana yapsın gibi.

Benim böyle davalarım yok. Unutulmak gerçekten yaralıyor ama karşılık olarak ben de onları unutuyorum, yalnızlaşmaya giden süreç zaten böyle işliyor.
0
muhayyer divan
(09.07.24)
Yani bu yaşadığın şey sana ait bir eksiklik veya yanlışlık değil. Menfaat dünyası bana göre.
0
muhayyer divan
(09.07.24)
(17)

Eski Duyurularınız ve Cevaplarınız

rock n roll
Selam, bazen eskiden verdiğim cevaplara bakıyorum ve kendimi dövesim geliyor. Genelde pişman değilim ama bazıları cevaplarımın gereksiz sert olmuş. Siz arada bir kendinizi eleştiriyor musunuz şöyle bir cevaba ne gerek vardı diye? Bu duyuruda kendimizi esefle kınıyoruz :)
Selam, bazen eskiden verdiğim cevaplara bakıyorum ve kendimi dövesim geliyor. Genelde pişman değilim ama bazıları cevaplarımın gereksiz sert olmuş. Siz arada bir kendinizi eleştiriyor musunuz şöyle bir cevaba ne gerek vardı diye?
Bu duyuruda kendimizi esefle kınıyoruz :)
0
rock n roll
(08.07.24)
Eski duyurularımı okumam da bazen cevabı yolladiktan sonra "Ne gerek vardı şimdi? Had bildirmeye değil haddinizi öğrenmeye geldiniz bu alemeee!" diyorum. Bana kalsa kimsenin canını sıkmak istemem de bazı nüanslar var, aşırı ayar oluyorum. Birinin bir şey demesi gerekiyor. Osmanlı'da savaşa en önde çıkan deliler gibi, kimse ses etmeyince ben patlıyorum.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
Sadece duyuru değil herhangi bir sosyal medya olayında "ne gerek var" diyebiliyorum özellikle böyle net olmayan konularda.

Zaten einstein'i getirsek 5 sene öncesine bakıp "ne gerek varmis" der. Normal
0
logisticsmanager
(08.07.24)
bazen "troll"umsu cevaplarim oldu. ama genelde cok basit anket veya guzin abla sorularina. karsidakini kiracak bisey demedim. sirf mizah olsun diye verdigim cevap. ama faydali cevaplarimin yaninda devede kulak kaliyor bunlar. pisman oldugum belki 1-2 soru olmustur ama sildim genelde onlari.

bi de anket sorusuna verdigim cevabi begenmeyip ozelden hakaret edenler oldu bana. o daha trajikomik :)
0
ermanen
(08.07.24)
Dilimin ucuna kadar gelip yuttugum çok cevabım var ama.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
ya sen mükemmel bir insansın sert cevap versen ne yazar. olumlu ve destekleyici cevapların sayesinde çok kötü anımda bana ışık oldun ekrandan. bence karman çoktan dengelenmiştir :')

duyuru'ya çok katkıda bulunmuyorum ama genel olarak internette bazen gereksiz sinirleniyorum, özellikle reddit'te. sinirli sinirli yazıyorum sonra sinirim geçiyor ve diyorum ki ne gerek var milletin önüne negatif duygu dolu yazılar atmaya. siliyorum. ama evet reddit geçmişime baktığımda utandığım çok cevap atmışım, genelde ağzımın payını da vermişler hshsh
0
mizore
(08.07.24)
iyiyim ben, kendimle barışığım. kimseyi sert bir şey yazacak kadar kaale almam :) daha doğrusu, sinirleri alınmış biriyim. istesem de sinirlenemem. ayrıca kimse beni hak etmiyor :p
0
gabe h coud
(08.07.24)
@mizore; teşekkürler o senin mukemmelliğin :)
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
@gabe h coud; ben de kişilere sinirlenmiyorum aslında, düşüncelere sinirleniyorum. Mesela nasıl böyle düşünüyorlar diye. İnat edince de sinirleniyorum. Her tuhaf düşünceye de değil, bazı düşünceler aslında olmaması gereken gerçekten olmaması gereken düşünceler.
Bu arada bugün komik bir şey yaşadın mı bizimle paylaşmak istediğin?
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
@rock: onun savunma mekanizması o ablası, üstüne varma :p biz onu öyle sevdik.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
Ben @gabe yerine bir fıkra anlatayım o zaman. Temel yurtdışına Amerika'ya çalışmaya gidiyor. Döndüğünde karısını başka bir adamla yatak odasında basıyor. Belinden tabancayı çıkarıp önce adamı vurup sonra kendi kafasına dayıyor. Karısı "Dur Temelum yanma!" diyor. Temel de "Sus ör*spi, sıra sana da gelecek." diye cevaplıyor.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
prole
(08.07.24)
Ben de bakıyorum ama hiçbir şey hissetmiyorum. İyi yazmışım, şimdi olsa yine aynı şeyi yazardım diyorum içimden.
0
Amaranta ursula
(08.07.24)
Sadece duyuru ve cevaplar değil, sözlükte de girdiğim çok eski entryler için aynı şey söz konusu benim için. Ulan ne yazmışım, amma da ergence olmuş, bu ne lan diye çok eleştiriyorum kendimi.

bazılarını sildiğim oluyor ama çoğunu olduğu gibi bırakıyorum.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(08.07.24)
Bende bakıyorum ergence, çocukca yazmışım diyorum.zannedersem 2013'de falan yazmaya başlamıştım duyuru'ya. 11 yıl olmuş ergen mişim o zamanlar.
0
komando kani var bende
(08.07.24)
yazılı olduğu için çok sert geliyor bazen yazdıklarım, aslında okurken hissedildiği kadar sert düşünerek yazmıyorum çoğu zaman. bazen de yumuşasın diye gülücük koyuyorum, o da çok ergence geliyor dönüp bakınca. öyle.
0
hrskrs
(08.07.24)
Gelen onca tepkiye rağmen duyurularımı siliyorum. Alışkanlık oldu.

Verdiğim cevaplardaysa önce mümkün mertebe empati yapmaya çalışıyorum.

@hrskrs+1 bana da bazen yazı dilinin çok yanlış anlaşılır olabileceği geliyor aklıma, sonradan okurken sanki alay etmişim veya sert yazmışım gibi geliyor bazı cevaplarım.
0
numlock
(08.07.24)
Kendinden utandığım için değil, kendimi sevdiğim için eğitim alıp değiştim ben. Arayışta olan, öğrenmeye çalışan, öfkeli çocuk halimi görüyorum 3-5 yıl öncesindeki duyuru ve sorularda. Burada da kalp kırmış dalga geçmişliğim çoktur insanlarla olan iletişimimde. Özür dilerim gençler
0
hasmetizm 2046
(09.07.24)
(6)

sizce ne tip kamp masası lazım?

OgutucuRecep
kamp yapmıyorum bu arada böyle işte sahilde ne bileyim dışarıda üstüne birkaç meze bir şey koyup yiyip içmek için..bu decathlon masaları çok sallanıyor gibi geliyor bana.sizin tecrübeniz nedir?
kamp yapmıyorum bu arada böyle işte sahilde ne bileyim dışarıda üstüne birkaç meze bir şey koyup yiyip içmek için..

bu decathlon masaları çok sallanıyor gibi geliyor bana.

sizin tecrübeniz nedir?
0
OgutucuRecep
(08.07.24)
Outdoor firmalarında çok güzel çeşitler bulursun ama pahalı oluyorlar.

www.ersinoutdoor.com
0
hasmetizm 2046
(08.07.24)
çok pahalı orası ya.
0
🌸OgutucuRecep
(08.07.24)
Öyle kanka. Çoğu vergi ama öyle de bir şey var. Kalite para istiyor. Burada amortisörlü katlanır sandalye denemiştim misal, yok böyle bir rahatlık. Ben bir kere almayı seviyorum o yüzden acımam paraya keyif için.
0
hasmetizm 2046
(08.07.24)
Bizim işimizi fazlasıyla görüyor:

www.amazon.com.tr
0
prole
(08.07.24)
www.amazon.com.tr

gayet memnunuz.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(08.07.24)
Biz de aynı sebeple Hags aldık bkz yazaryazmaz...'ın link'i. Gayet stabil, çok rahat ettik. Hem de hafif.
0
SiyamkedisiZorro
(08.07.24)
(6)

geçmişteki saykolar

alice in potatoland
6 yıldır görüşmediği, hatta hiçbir şekilde haberleşmediği (sosyal medyada da ekli olmadıkları için) eski kız arkadaşı eşinizi durduk yere önce goodreads'ten eklemeye çalışıp, eşiniz bu isteği reddedince email atmasını neye yorardınız?eşim bana söyledi, email atmış diye. görürsem başka bir şey düşünm
6 yıldır görüşmediği, hatta hiçbir şekilde haberleşmediği (sosyal medyada da ekli olmadıkları için) eski kız arkadaşı eşinizi durduk yere önce goodreads'ten eklemeye çalışıp, eşiniz bu isteği reddedince email atmasını neye yorardınız?
eşim bana söyledi, email atmış diye. görürsem başka bir şey düşünmeyeyim diye.
emailde de eşimin halini hatrını soruyor, ailesinin hatrını falan soruyor, uzun zamandır görüşmedik falan diyoe :) eski günleri yad ediyor mal mal.
kendi de 8-9 aydır evliymiş bu arada. ben eşimle üç yıldır evliyim. 6.5 yıldır beraberiz. bizim beraberliğimizi biliyor.
kendi mi mutsuz evliliğinde artık neyse anlamadım. altı sene çok uzun bir zaman, evlendikten sonra mesaj atması da değişik geldi bana.
0
alice in potatoland
(08.07.24)
Merhabalar.
Ben kesinlikle hayra yormazdım. Sosyal medyada gördü ekledi tamam. Hikaye paylaşım bir şey gördü selam verdi hadi ona da tamam.
Ama ulaşamayıp mail atmak demek, seninle kesin konuşmam lazım gibi bir şey.
-seni özledim, senin de aklını karıştıracağım
-kıskançlığımdan çatlıyorum, senin de huzurun kalmasın
-borç isteyeceğim(en iyi ihtimalle)
0
cahs
(08.07.24)
Sayko diyerek nasıl cevap vermemiz konusunda arzunu belirtmişsin ama o iki kişinin zamanında nasıl iletişimleri olduğunu bilmiyoruz. Belli sadece dertleşmek istemiştir eski bir dostu ile. Şaka şaka, mutsuzdur kesin, yoklama çekmiştir.
0
hasmetizm 2046
(08.07.24)
ya eğer değer verdiğin biriyse sosyal medyadan yazarsın nasılsın sağlığın yerinde mi diye, sonra bitirirsin. ama goodreads'ten eklemek nedir? hem de eşiniz reddetmiş, buna saygı göstermesi lazım değil mi?
0
mizore
(08.07.24)
Sizin ilişkinizi bilmesine rağmen yaptığı İyi niyetli bir davranış değil, eski sevgili ile konuşmanın hiçbir anlamı olmaz. Görmezden gelmekte fayda var. Israrcı olursa siz devreye girip rahatsız etmemesini söyleyebilirsiniz. Üstelik kendisi de evliyse ileri gittiğinde eşine haber vermekle tehdit edebilirsiniz. Ama sakin kalın bir süre durumu izleyin derim.
0
bhhs
(08.07.24)
yeni taşındığı ülkede mutsuzmuş (almanya). mesleğini de sevmiyormuş (doktor). kendi anlatmış mailde. almanya'ya taşındıktan sonra da sevgilisiyle evlenmiş.
sanki evlenince hayatında bir şeylerin düzeleceğini beklemiş ama düzelmeyip mutsuzluk devam edince eskileri yoklamaya başlamış geldi bana. yersiz yersiz eşimi övmesi de ayrı bir red flag. tam olarak şudur diye parmakla gösterebileceğim bir şey yok rahatsızlğımı açıklayabileceğim, tarifi güç, ama tecrübelerim doğrultusunda pek güzel kokular da gelmiyor burnuma. bir tür hissikablelvuku bu yani.
eşimden yana bir korkum yok allahtan. o sebeple eşime çok düz bir şekilde yanıt ver, karın ağrısı neymiş görelim dedim.
0
🌸alice in potatoland
(08.07.24)
güzel demişsiniz bence, en azından yaşanmışlıklara saygıdan bir cevap verdikten sonra konuşmayı kesmek en nazik seçenek olur. kötü bir mental durumda belli ki, ve bir çıkış yolu ararken geçmişe gitmiş. ama kurtarıcısı eşiniz değil, bu yanılgıya düşmesin
0
mizore
(09.07.24)
(2)

metal sac plaka bükme işlerinden anlayan var mı aramızda?

istististist
hobi amaçlı, 0.5 mm kalınlığa sahip yumuşak metal malzemeyi, kenarlarından 2 mm kadar 180 derece bükmek istiyorum.bunun için izlenecek en uygun fiyatlı ve en mantıklı yol hangisi olur?masaüstü caka kenet kolları iş görür mü?
hobi amaçlı, 0.5 mm kalınlığa sahip yumuşak metal malzemeyi, kenarlarından 2 mm kadar 180 derece bükmek istiyorum.

bunun için izlenecek en uygun fiyatlı ve en mantıklı yol hangisi olur?

masaüstü caka kenet kolları iş görür mü?
0
istististist
(08.07.24)
Diy sheet Bender
diye ararsan
İşine yarayacak bir video bulursun. Herşey için YouTube da çözüm var
0
hasmetizm 2046
(08.07.24)
www.amazon.com

Özel penseleri de varmış
0
hasmetizm 2046
(08.07.24)
(26)

Son Zamanlarda Katıla Katıla Neye Güldünüz?

rock n roll
Birisi bayramda iskeleden kalabalık sebebiyle çıkamayıp Adalar'a gitmek zorunda kalmış. Röportajda" şu an ben mecburen Adalar'a gonderiliyorum" diyor. Aslında tam Gibi dizisi konseptli :))Sizin?
Birisi bayramda iskeleden kalabalık sebebiyle çıkamayıp Adalar'a gitmek zorunda kalmış. Röportajda" şu an ben mecburen Adalar'a gonderiliyorum" diyor. Aslında tam Gibi dizisi konseptli :))

Sizin?
0
rock n roll
(07.07.24)
Az önce :)
x.com
0
spacevan
(07.07.24)
fleabag.
hem güldürüp hem ağlatıyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(07.07.24)
Bugün arkadaşlarla ormanda yürürken. Yol boyu güldük.
0
gabe h coud
(07.07.24)
@gabe h coud; neye güldünüz? Sorum bu çünkü :)
0
🌸rock n roll
(07.07.24)
Dünya Güzellerim Tatilde'de şınav çeken adamın sırtına Bülent Ersoy oturdu. Gözümün önünden gitmiyor.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
Bir de Banu Alkan'q otelde temizlik görevi verdiler, bin lira verip enerji temizleyici taş aldı. Bülent Ersoy otelin müdürü, Banu Alkan'ın dolu dizgin zorbaladi. Kadın saatlerce ağladı. "Taşı napayım, kova almadın mi, kovaa?" diye bağırıyordu.

Bir de inanılmaz +18 kuaför muhabbeti ceviriyorlar. Banu Alkan "Ben iki tane lady school bitirdim, çok iyi balık yaparım." dedi, Safiye Soyman "Kalkan balığı mı?" diyor.

Uzun zamandır bu kadar kafa boşaltan bir şey izlememiştim.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
Bir çok şeye güldük ama bir tanesi mesela: Arkadaşım eşi ve çocuğuyla bir başka arkadaş grubuyla tatile gitmiş. O arkadaş grubunda da çocuklar varmış. Biri sahilde denizin başlangıcında “anne bokum var” demiş ve saniyesinde şortundan iki parça düşmüş. Bir adım atmış bir kaç parça daha. Bütün gün o boklar denizde dalgayla gidip gidip gelmiş.

Sonra konuşan herkes bir şekilde konuyu boka getirdi, boklu bir hikaye anlattı. Hepimiz biraz story topper’ız, o yüzden. Böyle herkes bok bok bok anlatırken, bir kız arkadaş daha daldı ve benim de şöyle bir anım var dedi. Tamam Ezgi dedim, seninki son boklu hikaye olsun, başka boktan bahsedecek varsa haftaya yine yürüyüş yapacağız, ona saklarsınız, dedim.

Gül gül öldük.
0
gabe h coud
(08.07.24)
@gabe h coud; diğer güldüklerinizden bahset istersen bu hikayeden mimik oynamadı ya :))
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
Gecen baska sehirde oturan bir akrabam geldi, evden berbere diye cikti 2-3 saat sonra dondu. Sabah erkenden acilisa ilk musteri olurum, isimi hemen hallederim diye gitmisti:) Bu gittiginde daha dukkan acilmamis, kapida kendi gibi 2 kisi daha dukkanin acilisini bekliyormus. Bekleyenlerden biri 50-55 yaslarinda adammis, bizimki kafaya bu 55-60 yaslarindaki o adamdan sonrayim diye kodluyor. Gomuluyor, gazeteye telefona. O sirada baska musteriler de geliyor haliyle. Berber seni alayim abi falan diyormus bizimkine arada. Bizimki: "yok yok benden once gelen vardi, sen onlari al once, hak gecmesin falan diyormus, oturuyormus haybeye. O 50-55 yasindaki adam tras olsun sonra ben varim diye kodlamis ya kafaya:) Neyse telefondan, gazeteden kaldirip kafayi etrafi suzmeye basliyor bizimki, megerse o 50-55 yaslarindaki musteri sandigi adam berber ciragiymis, ayak isleri, temizlik, cay kahve hazirliyormus, getir gotur yapiyormus dukkanda:) Bizimki haybeye oturuyor, sirasini veriyor elaleme berberde yani:)
0
tantamount_to_equivalent
(08.07.24)
Boktan bir muhabbetti ama güldük ne yalan söyleyeyim.

Ezgi’nin de kuzeninin küçük bir çocuğu var. Hiç laf dinlemiyor, ne dersen tersini yapıyor. Midpoint’e gitmişler. Kakanı klozete yap demiş annesi. Çocuk bütün tuvaleti, duvarları, karoları, her yeri bok yapmış :)
0
gabe h coud
(08.07.24)
@gabe h coud; neyse artık bir dahaki arkadaş buluşmanızda belki daha komik konular olur :(
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
Fransız bir komedyen var;
David castello-lopes.

Suisse? diye bir serisi var, Çok güldürüyor beni.
0
logisticsmanager
(08.07.24)
Anlatıp @gabe gibi olmaktan çoq korkuorm ama kendi esprime güldüm...
0
abuzer
(08.07.24)
www.reddit.com
biraz eski ama arada denk geliyor, aynı coşkuyla gülüyorum
0
engelbert humperdinck
(08.07.24)
Bim'dr yaşlı bir amca denk geldi. Okuması yokmuş karpuzun fiyatını sordu. 11 dedim çokmuş dedi, devam ettik. Kasada arkamızda denk geldi. 5 litrelik Domestos almış, koydu banta, kutuyu inceliyordu. Bizim alışveriş bitince sordu kasiyere bu domates suyu mu diye :)
Kasiyer de yok amca domestos bu dedi. Neey dedi amca. Çamaşır suyu amca diyince hee dedi. Aldı mı sonra bilmiyorum. Komikti adam.
0
hasmetizm 2046
(08.07.24)
@hasmetizm :((((((( sende hiç mi vijdan yok :((((( buna nasıl güldün agliom şuan
0
abuzer
(08.07.24)
@abuzer; duyurumu silmeyeceğim. @gabe belki bize gerçekten komik şeyler anlatır, insanlara şans vermek lazım. Bir daha arkadaşlarıyla buluştuğunda daha komik şeyler çıkacak ben inanıyorum :))
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
Bir arkadaşım 2 hafta önce Bodrum'a tatile gitmişti.
Gitmişken de yıllardır görmediği üvey teyzesini görmek için aramış, teyzesi de ben otele gelirim demiş. Kapıya çıkıp beklemeye başlamış, beklerken de bir yandan teyzesiyle telefonda. Yolda telefonla konuşan başka bir kadın otele doğru gelince teyzesi sanıp sarılıyor öpüyor hoşgeldin vs sonra teyzesi olmadığı anlaşılıyor ama eşi de hiç durup dinlemeden o da sarılıp öpüyor kadını.
Bizim arkadaş o gün beyaz gömlek ve siyah şort etek giyiyormuş kadın da bunu otel çalışanı sandığı için karşılama yapıyorlar sanmış afsgsjgsj.
Asıl teyze ise otelin arka kapısındaymış.

Bu kıyafetten ötürü otelde çalışan sanılıp kendisinden çay istendiği için gülmem ikiye katlandı.
0
Kediyi üzdün
(08.07.24)
Şu sıralar en çok güldüğümüz şey Ege şiveli teyze taklidi yapmam :/
Kocam bayılıyor bu şive taklidime ve her seferinde kahkahalarla gülüyor. O gülünce ben de gülüyorum.
0
yenibirgüzelnick
(08.07.24)
mizore
(08.07.24)
Uzun zamandır bırakın katıla katıla gülmeyi normal bir şekilde dahi gülmediğimi farkettim. Soruyu görmesem iyiydi görünce moralim bozuldu:)
0
bhhs
(08.07.24)
@bhhs; ben de aslında gülemiyorum. Eskiden daha çok gülerdim. Ama artık biraz kendimi gülmeye zorluyorum. Çünkü gülmek zorunda hissediyorum hasta olmamak için. Moral bozucu çok şey var, umutsuzluk var çok fazla. Öyle işte...
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
Instagram, Twitter gibi yerlerde komplo teorisi paylaşımları altına gelen efsane yorumlara gülüyorum en çok
0
yazdonumu
(09.07.24)
0
Mirket
(09.07.24)
benim boklu hikayeme mimik oynatmayan varsa sorun belki de mimiklerdedir.

botoksu azaltalım.
0
gabe h coud
(09.07.24)
Ben hiç botoks yaptırmadım, yaptırmayı da düşünmüyorum. Kendimle barışığım ve en önemlisi de vegan olduğum için yaptırmıyorum. Benim küs olduğum tek kişi nickini vermek istemediğim o şahıstır. Bir ara zahmet olmazsa beni eklediği mallar listesinden çıkarırsa belki onun bu adımının karşılığını verebilirim.
0
🌸rock n roll
(09.07.24)
(8)

Bana müzik zevki atın

Kahvedesu
Biri ne tarz müzik dinliyorsun diyince, yerin dibine giriyorum. Ne kadar abidik gubudik şarkı varsa hepsini dinliyrum.
Biri ne tarz müzik dinliyorsun diyince, yerin dibine giriyorum. Ne kadar abidik gubudik şarkı varsa hepsini dinliyrum.
0
Kahvedesu
(07.07.24)
Valla hocam zevk nasıl atılıyor pek bilemedim:/

Sevdiğiniz birkaç müziği paylaşirsaniz belki benzer şeyler onerebiliriz. Yine de boş geçmemek adına ben bu ara Blaze'e sarmış durumdayim. Dancehall albümlerini 264664377 kez hatmettim sanırım. Tekno seviyorsaniz Blaze, royksopp, l'impractice güzel olur.
0
Amaranta ursula
(07.07.24)
Tarz eskide kaldı. Belli bir tarz dinliyorum diye bir şey yok. Beğendiğin şarkılar, gruplar aklında olsun. Onların tarzını seviyorum de.

open.spotify.com
open.spotify.com
open.spotify.com
0
gabe h coud
(07.07.24)
"ruh halime göre kulağıma hoş gelen ne varsa dinliyorum, değişiyor" diyorsun, konu orada kapanıyor. illa bir insanın sevdiği 1-2 tarz olmak zorunda mı ki?

olsa olsa "şunu net dinlemiyorum" diyebilirsin. ben mesela keko rap hayatta dinlemem, ruh halim ne olursa olsun.
0
kibritsuyu
(07.07.24)
Altın gün
0
duster
(07.07.24)
kısa bir yol olarak, başarılı örneği fazla bulunmayan müzik türlerine yönelebilirsiniz. böylece sadece birkaç tane albüm dinleyip, ben şu müzik türlerini seviyorum diyebilirisiniz. örnek olarak:
trip-hop: massive attack, portishead
stoner rock: kyuss, queens of the stone age
modal jazz: miles davis, john coltrane
0
lament
(07.07.24)
Basar dikici- ey gönül bakma cihane
0
olsun demekte zor artik
(07.07.24)
Dinlediğin müzikten utandığına göre arabesk fantezi müzik falan seviyor olabilir misin? Bunları sevmekte bir sıkıntı olmamakla birlikte müziğin ruh hali üzerinde güçlü bir etkisi olduğunu bilmende fayda var.
Yabancı dilde şarkıları anlamadığın için rahatsız hissediyorsan sözsüz müzikler keşfedebilirsin.
Kadın veya erkek sesinden birini daha çok seviyorsan vokal ağırlıklı müzikler keşfedebilirsin.
Sevdiğin enstrümanlar varsa onlara göre keşifler yapabilirsin.
Aramaya inanmak güzel bir kavram. Neleri sevdiğini düşün ve YouTube da keşfe çık.

Ek olarak keşif yapmak için tüm müzik türlerinin yazdığı bir site bul ve orada sıradan başla müzik türlerinden örnekler dinlemeye. İngilizce arama yapmak daha çok çeşide ulaşmaya olanak sağlayacaktır. Müzik yaşadığımız hayatın soundtrack'idir.
0
hasmetizm 2046
(08.07.24)
Yada müzik türlerinden bahseden videolar bul ve izle. Bilgi hayatımızı güzelleştirmek içindir
0
hasmetizm 2046
(08.07.24)
(6)

Terapi sürecinde öğrendiğiniz ve bazen uyguladığınız teknikler var mı?

psmstc
İçimdeki çocukla temasa geçme vb. türü sizi iyileştirdiğini hissettiğiniz teknikler var mı? Paylaşabilir misinizŞimdiden çok teşekkürler...
İçimdeki çocukla temasa geçme vb. türü sizi iyileştirdiğini hissettiğiniz teknikler var mı? Paylaşabilir misiniz

Şimdiden çok teşekkürler...
0
psmstc
(07.07.24)
m.imdb.com

Bu filmde aradığın şeyler var, aslında film değil de bir pskiyatr ve arkadaşı ile olan biriyle sohbeti
0
grimavi
(07.07.24)
Geçmişe gidip çocukluğunu teselli et şeyleri beni güldürüyor ve odaklanamıyorum. Daha somut şeylere ihtiyaç duyuyorum:

Otomatik düşünme formu. Zor ama öğrendikten sonra faydasını görüyorsunuz.
Mod tespit formları. Bunun için önce modlar hakkında bilgi sahibi olmanız gerek. Mod terapisi - psikonet yayınları size rehber olabilir.
0
ruhen hastayim ben
(07.07.24)
Yok. Tam tersi terapilerin ne kadar şeytani olduğunu anladım. Terapilerin sizin huzurunuz için değil, çevrenizin huzuru için var olan şeyler.

Hiç büyük konuşmam ama bu konuda benle aşık atacak adam yok, o derece tecrübem var. Gitmeyin.
0
numlock
(07.07.24)
Çok güzel bir soru. Uzun süredir terapiye giden bir psikolog olarak; kendimle konuşma tarzımı fark etmek; başarısızlığımda, utandığımda, tembelliğimde ya da iyi şeylerde nasıl konuşuyorum kendimle, kızarak mı alay ederek mi yoksa şefkatle mi, destekleyerek mi..bir şeyin üzerinde çok çabalamışsam ve olmuyorsa yeni yollar aramak, tekrar başlamak yerine bir süre durmak.. bana iyi gelen bazı rutinleri zor gelse de devam ettirmeye çalşmak.. kötü taraflarım (şeytani bir kötü) olduğunu kabul etmek.. bazen bazı yorumları bir süzgeçten geçirmeden aldığımı fark etmek; çok mantıklı görünse bile bana uygun olmayabilir…bir şeye çok değer veriyorsam, çok yüceltiyorsam (yorum, olay, kişi..) tam tersi şeklinde de bir düşünmek ve genelde tam tersine inandiğımı ve kaçtığımı bulmak eğlenceli derecede şaşırtıcı oluyor. Aklıma gelenler bunlar:)
0
entellektuelmankurt
(07.07.24)
Çocukla temasa geçmenin iyileştirici tarafı elbette var. Çocukluk utançlarımızı, travmalarımızı, çok üzücü anıları veya büyük kayıpları empatik bir alanda paylaşmak çok iyileştirici. Peki nasıl?
Öncelikle yaş tutmuş oluyoruz. Korkmuş/üzgün vb duygulardaki Çocuk halimiz ile bağlantı kuruyor ve çocuk halimize empati veriyoruz.
Nasıl bir empati?
Çocukken yaşadığınız üzücü bir olayı düşünün, paylaşacak kimseniz de yoksa bu bir travma kabul edilir zaten. O ana gidip çocukken ne hissetiginize odaklanınca, o konforsuz duygular çok yoğun canlanır, gerçek hissettirir, işte o an yetişkin haliniz çocuk halinize empati verebilir, yalnız olmadığını güvende olduğunu söyleyebilir.
Meditasyon ve empati alıp verebilme deneyimi gerektirir bu işlemler.
Ne işe yarıyor?
Yetişkin halimizden empati almış çocuk halimiz sakinleşir. Bu aslında yetişkin halimizde karar alırken, düşünür ve konuşurken, otomatik eylemlerimizi sözlerimizi belirlerken çocuk halimizden görevi devir alıp yetişkin halimize vermek içindir.
İçimizdeki çocuğa empati verdiğimizde, o zamanlarda yaşadığımız zorlukların tüm hayatımızda etkisi olan söz, düşünce ve eylemlere dönüştüğünü fark ederiz. Tüm amaç farkındalıktır. Farkında olduğumuz zaman değişmek ve güzelleştirmek için kararlar alıp, güçlü adımlar atabiliriz.
Hayatında bir eksiklik hisseden herkes faydasını görecektir bu kişisel özen çalışmasının.

@numlock sohbet etmek istersen eğer, düşüncenin neden hatalı olduğu konusunda ikna edebilirim seni. İlgini çekerse mesaj at kanki.
0
hasmetizm 2046
(08.07.24)
iyi bir terapistle kuracağın ilişki dışında bir çözüm yok. içimdeki çocuk, aile dizimi, meditasyonlar vs bi sürü şey denedim gitmeden evvel. kendinle temas etmemek için güzel kaçış yöntemleri oluyor gibi geliyo şu anda

@numlock, terapi için değil ama antidepresanlar için aynı şeyi düşünüyorum
0
olmaz
(08.07.24)
(22)

Görücü usulu tanıştırma

füt
Naçizane aktif, meraklı yeni şeyleri uçlarda olmasa da denemetiöseven biriyim ve çevremde böyle tanınıyorum. Aktif iş hayatım var vs. Birisi beni bir akrabasıyla aramızı yapmaya çalıştı, görüştük. Görştüğüm kişi 44 yaşında eyt’den emekli olmuş. Çalışmıyor. Boş zamanında ne yapıyorsun dedin. Playstat
Naçizane aktif, meraklı yeni şeyleri uçlarda olmasa da denemetiöseven biriyim ve çevremde böyle tanınıyorum. Aktif iş hayatım var vs.

Birisi beni bir akrabasıyla aramızı yapmaya çalıştı, görüştük.
Görştüğüm kişi 44 yaşında eyt’den emekli olmuş.
Çalışmıyor. Boş zamanında ne yapıyorsun dedin. Playstation oynuyorum ve kahveye gdiyorum dedi.
Bu durum bende olumsuz olarak yankılandı açıkçası. 75 yaşında insanlar var ve halen çalışıyor. Ne iş yaptığı önemli değil, hayata katılıyor, dışarı çıkıyor, öyle ya da böyle birilerinin işine yarıyor.


Bu yüzden ilk görüşmede aracı olan kişiye “olumsuz” ger bildirm yaptım. İlk başta hiçbir sebep söylemedim ama sonra dayanamadım, geri bildirim in sebebini açıkşamam gerektiğni düşündüm.
Aracı olan kişiye Dedim ki böyle böyle;
“Ne yapıyorsun dedim, playstation oynuyorum kahveye gidiyprum dedi. Ya sen genç insansın, bi iş yap, bi bişi yap, yağmasan da gürle yani dimi”
dedim.


Bunlarınderken biraz fazla mı açık sözlü ve tepkisel oldum ya. Şimdi içim içimi yiyor, keşke daha yumuşal söyleseydim diyprum :(((

Siz be dşyorsunuz, konuşmamın dozu biraz fazla mı olmuş
0
füt
(06.07.24)
Amaan boşver, iyi olmuş.
0
gabe h coud
(06.07.24)
Fazla olmamış bende. 44 yaşındaki adam da hiç mi utanmamış playstation oynayıp kahveye gidiyorum demeye hayret.
0
numlock
(06.07.24)
*bence
0
numlock
(06.07.24)
Çok net konuşmuşsun az bile söylemişsin bana göre.

@numlock +123456789~
0
muhayyer divan
(06.07.24)
O herifi o yaşta hafakanlar basardı, daha bunun andropozu var, erkek olma egolarını ispat etme merakı var... göz açtırmaz o herif kadına. Çok ciddi söylüyorum çok iyi etmişsin, az bile demişsin.
0
muhayyer divan
(06.07.24)
Size sebebini sorduğu esnada söylediyseniz fazla olmamış

Ancak durduk yere dönüp yazdıysanız ya da sorduğunda başta söylemediyseniz ve sonra bunları yazdıysanız biraz gereksiz olmuş.

Neticede herhangi biri, buna çok da gerek yokmuş eğer ikinci senaryo geçerliyse. Yani size ısrar etmemiş belli ki, kendi halinde bildiği gibi yaşıyor. Zaten bir maziniz de yok. Dümdüz birisi işte, gerek yokmuş. Özellikle de "bi iş yap, bi bişi yap" kısmına. Ama ikilemdesiniz diye vurguluyorum, sakın geri dönüp de özür falan dilemeyin kendi kendinize kötü hissedip :D onun bu durumu sizin kadar taktığını sanmıyorum. O da gereksiz muhabbet olur.
0
akhenaten
(06.07.24)
Sizi bu herife nasıl layık gördüler ki en başta buna kızardım
0
Hallegadola
(06.07.24)
Çalışmak istemeyebilir. Alacağı maaş ile yetinmek istiyor olabilir. Daha fazla sömürülmek istemiyor olabilir. Uzun saatler çalışıp buna karşılık olarak az bir maaş alacağıma var olan maaşımla hayatıma devam etmek istiyorum diyebilir. Bazı toplumlarda çalışmaya çok büyük kutsallık atfediliyor. Çok çalışıyorsun , mesela sabah karanlığında işe gitmek için yollara düşüp, akşam karanlıkta işten çıkıp güneş yüzü görmeden ömrünü geçirmek zorunda kaliyorsun. Birilerini zengin ederken sen fakirlesiyorsun. Çok uzun çalışma saatleri sebebiyle kendine ayıracak zamanın olmuyor, ailene ayıracak zamanın olmuyor, eline kahveni alıp bir parka, bahçeye gidip yeşilliklerin içinde oturamiyorsun. Haftada 6 gün çalış, haftada bir gün de artık dinlenir misin, yapmak istediğin bir şeyi yapmaya vakit mi yaratirsin, hastaneye gidip muayene mi olursun vs. Belki daha insani çalışma şartları olsaydı, çalıştığının tam karşılığını alıyor olsaydı çalışmak isteyebilirdi. Tembellik hakkı isimli kitabı okumanızı öneririm. Ama şunu yapabilir kahveye gidip, PlayStation oynayacagina bu kadar boş vakti dolu dolu geçirebilir, vaktini öldürüyor.
0
rock n roll
(06.07.24)
Kitap okuyorum tiyatroya gidiyorum dese daha çekici gelirdi elbet ama kitap ve bilet fiyatları cidden çok pahalı artık. Gerçi kahveye giden insana ön yargı ile bakmamak da zor tabii. Nasıl olsa olumsuz cevap verdim yargılarım da bunlar diye rahatça dile getirmişsin. Sen işteyken evi çekip çevirecek, sana harika yemekler yapacak bir erkek de çıkabilirdi eleman. Tek bir olumsuz eylemi büyütmeye meyilliyiz genel olarak.
0
hasmetizm 2046
(06.07.24)
play station hobi sayılır ama işe yarar bi adamın kahveye gitmesi imkansız hele ki 44 yaşında.. iyi yapmışsınız.
0
tabudeviren
(06.07.24)
@rock n roll

Herifin çalışmayıp kadının parasına sarkmayacağının garantisi yok, mesele bu. Kızdığımız şey de bu. Kutsallık atfetmek falan değil yani.
0
muhayyer divan
(06.07.24)
@muhayyer divan; 44 yaşında emekli olmuş, çalışmak istemeyen, tembel, bak ileri yaşlarda çalışanlar var, birilerinin işine yaraman lazım düşüncesi benim tepkili olduğum konu. O kişi hayata böyle bakmıyor olabilir. Birilerinin işine yaramak zorunda hissetmeyebilir. Kaldı ki çalışmıyor diye eşinin, sevgilisinin parasına çökecek diye bir durum yok.
0
rock n roll
(06.07.24)
rock n roll +1

arkadaş belki adam o yaşa kadar ağır işlerde çalıştı. ofisinizde kahvenizi yudumlarken konuşmak kolay tabi. ayrıca adam emekli olmuş, ister çalışır ister çalışmaz. adı üstünde emeklilik. millet ps oynamasına da takılmış. bekar adam ne yapacak başka, belki başka hobileri de vardır. ne abartmış millet ya.
0
nothing in my way
(06.07.24)
neden tekrar açıklama yapma gereği duydunuz, çalışsa tamam diyeceğiniz biri miydi?

bence adam dümdüz kıvırmadan söylemiş, kişiliği nasıldı, ev işleri yapar mıydı, arkadaş çevresi var mıydı, maddi durumu sadece emekli maaşından mı ibaret daha önemli kriter

o hayatı kendi tercih etmiş, muhtemelen olumsuz etkilenmez
bir de siz muhtemelen çalışmadığını baştan biliyordunuz
0
bir soru sorcam
(06.07.24)
bende diyorum ki bu kadınlar nerede :)

bende aynını yapardım. geçenlerde 28 yaşında bi kız benzer şekilde geldim. kızın yaşama dair 2 gayesi vardı: araba almış ve 8-17 çalışıyormuş. masadan kalkmak için dakika saydım.
0
baldan kaymak
(06.07.24)
Mevzu pra değil, ps oynuyorum kahveyw gidiyorum dedikten sonra onun arkasından
“ama biraz sıkıldım, acil bişiler yapmam lazım” deseydi ha derdim adam tamam demekki bişiler için uğraşacak (bakın hala para demedim) burada anahtar kelime “gayret”

Ama gayet net ps oynuyorum kahveye gidiyorum lafı hayatından memnun ve geleceğiyle ilgili bişeyler yapıcak insan izlenimi vermedi bana.

(Bu arada yaptığının doğruluğunu sormadım,
Benim bunları aracı olan kişiye söylemem sizce ayıp olmuş mudur) bunun derdindeyim.
0
🌸füt
(06.07.24)
Ayıp olduğunu düşünmüyorum ama keşke sebebini söylemeseydiniz. Artık iş konusunda sıradaki adaylara yalan söyleyecek(ler). Evlenince adam ps başında yatacak, kadın mutsuz olacak. Bilmeden evlenecek kişi için şimdiden rip:(
0
gnosis
(06.07.24)
Sebebini söylemeyince de çok snob ve beğenmemiş görünmekten korktum
Of neyse olan oldu artık
Bu duyuruyu da birazdan silicem
0
🌸füt
(06.07.24)
Kahveye gidiyorum tek başına yeterli sebep üzmeyin kendinizi.
0
Kediyi üzdün
(08.07.24)
Playstation oynamakta sıkıntı yok oynasın ne olacak.

Çalışmak istememek de normal ben de erkenden emekli olabilsem keşke çok isterdim.
Ama takıldığınız yeri anlayabiliyorum böyle bakıldığında bomboş bir hayat görüyorum;
Playstation oynamak ve kahveye gitmek birleşince eşittir bomboş bir hayat.

De ki evde Playstation oynarım, bütçeme göre geziler planlarım, görmediğim yerleri görmek isterim.
Şöyle şöyle hobilerim var onlarla uğraşırım. Ne bileyim sallıyorum düzenli yaptığım bir spor var ona zaman ayırırım vs.
Böyle kendine bir şeyler katabileceği aktiviteleri olan biri olsaydı bence çalışmaması da çok göze batmazdı diye düşünüyorum.
Kahveye gitmek ne ya saçmalık.
İyi yapmışsınız.
0
mutekebbir
(08.07.24)
EYT emeklisi değil de ne bilim İstanbul'da iki dairesi olsa kirada, kendi 4+1 dayalı döşeli evinde olsa ve o şekilde Playstation oynadığını söyleseydi acaba gene reddeder miydin ?

Sorun PS falan değil yani her insanın bir hobisi var.
0
Yourcousinmarvinberry
(08.07.24)
adam yol kenarinda biten ot gibi yasiyor ya. hatta ot bile cevreye bir güzellik katar, fotosentez yapar da faydali olur. böyle tipler daha 40'li yaslarda karbon ayak izi birakmaktan baska bir ise yaramiyorlar. sömürülmek falan geciniz. kahvehaneden hayirli adam mi cikmis?
eli ekmek tutan da biriymissin, bence önce seni bu kuruota yakistiranlara gürle.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.07.24)
(4)

gypsy mama look kelimeleri geçen hareketli şarkı?

coca cola
https://voca.ro/14j5eLpHZXGVKayıtta ıslıkla çaldım. Goran bregovic tarzı gibi bi şarkı kadın söylüyor. Başında kadın hatta look look look dancing gibi bir şey söylüyorduİyi geceler:)
voca.ro
Kayıtta ıslıkla çaldım. Goran bregovic tarzı gibi bi şarkı kadın söylüyor. Başında kadın hatta look look look dancing gibi bir şey söylüyordu
İyi geceler:)
0
coca cola
(05.07.24)
Crystal Walters gypsy women?
youtu.be

Bu arada hayatımda gördüğüm en berbat ıslık performansı :) evde kediler bile anlam veremedi çıkan seslere :)
0
numlock
(06.07.24)
@numlock valla şarkı öyle benlik benim ıslıkta problem yok :P maalesef o değil, kıpır kıpır bi şarkı
0
🌸coca cola
(06.07.24)
Barcelona gipsy Balkan orchestra'nın bir şarkısı olabilir belkim.

m.youtube.com
0
hasmetizm 2046
(08.07.24)
Malesef
0
🌸coca cola
(12.07.24)
(13)

sizce Lafı geçireyim karşımdakinin içinde patlasın yoksa?

Zetnikov
sizce Lafı geçireyim karşımdakinin içinde patlasın.yoksa içime atayım kendi içimde mi patlasın?yorumunuzu merak ediyorum. siz olsanız hangisini yaparsınız?bu cevabımını herşeye genelleyebilirsiniz. basit konular yada hardcore farketmez.A tipi mi B tipi mi olmak daha iyi sizce herzaman.
sizce Lafı geçireyim karşımdakinin içinde patlasın.
yoksa içime atayım kendi içimde mi patlasın?

yorumunuzu merak ediyorum. siz olsanız hangisini yaparsınız?

bu cevabımını herşeye genelleyebilirsiniz. basit konular yada hardcore farketmez.

A tipi mi B tipi mi olmak daha iyi sizce herzaman.
0
Zetnikov
(05.07.24)
Ben genelde lafı geçirmiyorum, kendi içimde de patlamıyor. Çünkü hem böyle durumlarda hararetli taraf etkisiz duruma düşüyor hem de eğer şahit varsa insanlardan kredi kaybediyor. Ayrıca bir sonuca varmayacak duygusal tepkiler vermemek olayın gidişini kendi lehinize çeviren en etkili şeylerden birisi.

C tipi yani.
0
akhenaten
(05.07.24)
@akhenaten

hocam insanlarda arlanmma, utanma, çekinme kalmamış millet yüzsüz olmuş. adamın suratına tükürüyorum yarabbi şükür diyor. bende hardcore lafı sokuyorum ve bunu özellikle 3. sahısların yanında yapıyorum daha da bi tatlı oluyor. LAf anlamayan adam zor durumda kalmadıkca kendine çeki düzen vermez. onlar patronun kim oldugunu gösteriyorum ve hazza ulasıyorum. yoksa sürekli beni aşagı cekerler. kafaya takarım tımarhanelik olurum. herkese tavsiye ediyorum geçirin arkadaşlar.
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
Keskin sirke küpüne zarar.
Ben hep sakin kalırım. “The best revenge is a life well lived.”

Kimsenin seni kendi seviyesine çekmesine izin verme.
0
gabe h coud
(05.07.24)
@geveze yazar

normalde cok efendi kimseye karısmayan biriydim. ozellikle son 1 sene ıcerısınde cılgınlar gibi haykırmaya basladım "salın beni, salın beni" diye.
sosyal ilişkilerim cinsel ilişkiler gibi oldu. zevk aldıktan sonra yol verme şeklinde.
ve inanmayacagın bısey soyleyeyım. insanlar karsısındakı ınsanın onu domine etmesinden extra zevk alıyor. aşagılanmayı vs seviyorlar. bu zamana kadar bosuna efendi takılmısım.
gercekten cok mutluyum arkadaslar.
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
Üstünden, bunu yazacak ve cevap bekleyecek kadar zaman geçtiyse içine at, içinde patlasın. Çünkü üzerinden bu kadar zaman geçtikten sonra bir şey dediğinde sen laf soktuğunu sanıyorken, o(nlar) arkandan dalga geçecek. Anlık olarak ver cevabını vereceksen ama Ekşi Sözlük'te troll başlıklara koşan ekşici gibi komik duruma düşmeden, hakkıyla çarp.
0
nawar
(05.07.24)
@gabe h coud

hocam öyle diyorsun da sürekli kullanılmak yada sürekli haksızlıga ugramakta bı sure sonra insanı kucuk dusuruyor.
banka da kuyruktayım mesela davarın bırı gelıp en one gecıyor adamı uyarıyorum sırada 15 kısı var bı kısıde demez mı dogru soyluyorsun kardesım falan destek olmaz mı?
once kaynakcıya gecırıyorum sonra donuyorum sıra bagırarak "essek olursanız semer vuran cok olur" kımse cevap veremıyor. hazza ulasıldı arz ederim.
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
@nawar
dürüst cevap veriyorum yazdıklarından hiç birşey anlamadım. özet geçersen belki yardım etmek isterim
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
Mobildeyim. "A tipi mi B tipi mi olmak daha iyi sizce herzaman." bunu görmemiştim. Bir olay yaşandı da onun üzerine dedin sandım. Yani X kişisi sana bir şey dedi. Sen de gelip "buna cevap vereyim mi, yoksa vermeyeyim de içimde mi patlasın?" dedin sandım. Bağlam orada kopmuş.

Bunun "her zaman" olan hali yok. Genel itibarıyla karşındakilerin seni üzmesine izin vermemeli ve yoksaymalısın. Bunu yapamadığın zamanlarda ise tutman gereken ya da tutmak zorunda olduğun yerlerde tut, içinde patlasın. Geri kalan yerlerde lafı geçir. Tabii ki lafı geçirirken sonda dediğim gibi "Troll'e laf soktuğunu sanan Ekşici" gibi yapma.

Bunu da açayım. Ekşi Sözlük'te bazı tipler etkileşip kovalamak için bazı başlıklar açıyor ya da eski başlıklara entryler giriyor. Baya kalabalık bir grup da koşa koşa cevap verdiğini/laf soktuğunu sanarak aynı şeyleri yazıp duruyor. Oysa ki o başlığı açanın ya da eski başlığı güncelleyenin umurunda değil o yazılanlar. O, etkileşimine bakıp yoluna devam ediyor. Arada bazen göz atıyor, saçmalayan ya da tetiklenen varsa ona tekrar laf sokup yine kenara çekiliyor. Böyle olma. Cidden güzel bir şekilde lafını koy, içine otursun karşıdakinin.
0
nawar
(05.07.24)
@nawar

artık cok gec beni cok uzduler onları affetmeyecegim. yetime acımayacagım.
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
geçirmek bir menfaat sağlıyorsa
0
bir soru sorcam
(05.07.24)
ay bu tamamen karşımdakinin benim neyim olduğuna göre değişir. sevmediğim biriyse direkt sokarım. sevdiğim biriyse de rahatlıkla sokarım. akrabama bile sokuyorum. sanırım yeterli cevap olmuştur :P
0
neira
(05.07.24)
Kötü kişi olmaktan kaçınmamak gerek. İçinde patlamasının hiçbir hayrı yok, zararı çok. Bırak bombayı, diğeri düşünsün.
0
lazor
(05.07.24)
Kişisel gelişim c seçeneğinin de varlığını fark ettirir
0
hasmetizm 2046
(05.07.24)
(16)

Artık Düğünlerde Takı Takmak Anlamsızlaşmadı Mı?

french lover
Yakın arkadaşım evleniyor. Ancak tüm yaptıkları gereksiz bir gösteriş gibi gelmeye başladı. En görkemli düğün salonunda, her şey dahil düğün. Bütün mobilyalar hazır ve en kalitelisinden. Her detay düşünülmüş, daha anlatamayacağım her türlü şımarıklığa para harcanmış, nasıl olsa bir kez evleniyoruz d
Yakın arkadaşım evleniyor. Ancak tüm yaptıkları gereksiz bir gösteriş gibi gelmeye başladı. En görkemli düğün salonunda, her şey dahil düğün. Bütün mobilyalar hazır ve en kalitelisinden. Her detay düşünülmüş, daha anlatamayacağım her türlü şımarıklığa para harcanmış, nasıl olsa bir kez evleniyoruz diye. Ev desen en güzel semtten. Düğünde eşiyle yapacakları dans için bile önceden 1 aylık kursa gitmeye başladılar. Düğün sonrası yurtdışı tatili hazır.

Eskiden evlenenlerin yükünü azaltmak adına takı takardık, şimdi ise iki kişinin şımarıklıkları için para ödüyormuşuz gibi geliyor.
0
french lover
(04.07.24)
şımarıklık ne alaka öyle istemişler öyle olmuş. sizden para talep eden yok sonuçta bu süreçte. evliliği gün gibi düşünmek lazım. sırası gelince herkesin eline toplu para geçiyor. siz de çeyrek takıp çeyrek almak istiyorsanız bu zincire katılabilirsiniz. yok almak istemiyorum diyorsanız da almayın.
0
jelly bear
(04.07.24)
"Eskiden evlenenlerin yükünü azaltmak adına takı takardık, şimdi ise iki kişinin şımarıklıkları için para ödüyormuşuz gibi geliyor."

yok yav, ben yük azaltma veya anlamlı işlere harcanması için değil, yardım olarak takı takıyorum. geri dönmesini de beklemiyorum. maksat evlenenlere yardım olsun.

verdiğim parayı/takıyı nasıl harcayacakları kendilerini ilgilendirir. isterse hepsiyle tabak alıp kırabilirler :)
0
tabudeviren
(04.07.24)
Nasıl evlenseler, oynasalar, tatil yapsalar hoşunuza giderdi ve altınınızı gönül rahatlığıyla takardınız?
Biraz acı çekiyor olsalar, evlilik süreci kavga ve kaos ile geçse, çok borç yaptık balayına gitmeyeceğiz, deseler, evi ikinci el düzdük deseler size daha gösterişsiz mi gelirdi, normal mi kabul ederdiniz?
Yeni evlenen iki insanın şımarıyor olması sizi sinirli mi hissettirdi? Bu sorulara içten cebap verirseniz (bana değil kendinize) rahatsızlık sebebinizi de fark etmiş olursunuz. Hissettiğiniz şey yüzünüze yansır. Gitmeyin daha iyi düğüne.
0
hasmetizm 2046
(04.07.24)
ben zengin, hali vakti yerinde arkadaşlarıma zaten takmıyorum. ufak bi hediye alıyorum, işin geyiğini yaptıklarında da "siktir lan firavundan çok paran var" diyorum.
0
hops
(04.07.24)
Cevaplara bak, hınç dolu. Anladım ki duyuru gerçek hayatta acı çeken loserların insanlara sataşıp onları aşağıya çekerek acılarını dindirdikleri bir platforma dönüşmüş.
0
🌸french lover
(04.07.24)
Eger durum anlattigin gibiyse öyle insanlarin dügününe de gitmene gerek yok. Ben olsam gitmezdim, degil bir sey takmak.
0
Yourcousinmarvinberry
(04.07.24)
@french - katılıyorum,
@hops +1

hiç gerek yok, zaten böyle düğünlere olabildiğince gitmemeye çalışıyorum.
0
ravenudon
(04.07.24)
Haha. Özelden ergen küfürleri etmişsin bana. Loser kanka aynen. Sorularıma cevap verecek cesareti bulursan loser kavramını sonuna kadar yaşadığını fark edersin.
0
hasmetizm 2046
(04.07.24)
"gerçek hayatta acı çeken loserların insanlara sataşıp onları aşağıya çekerek acılarını dindirdikleri"
Soruyu sorarkenki bakış açın da bu çerçevede yorumlanabilir yalnız, tepkiyi de o yüzden almışsın bence.

"Zengin" düğününe ben de sembolik bir destek yapıyorum.
Bir de, önceden planlanınca tahmin edilenden daha ucuza geliyor bu düğün işleri. Sırf buna bakarak şımarıklık demek doğru değil.
0
Bruce
(04.07.24)
yeni verdiğin bilgiye göre benden 6 kat fazla kazanıyormuşsun en az. 300 k falan alıyorsun demek ki. iyi para olmakla birlikte benim için bir şey ifade etmiyor. tespit yapmayı sevmem normalde, insanlar kendi fark etsin isterim ama senin için yapayım. senin durumuna haset duymak, kıskanmak deniyor. mutluluğu kıskandığın çok açık görülüyor. negatif eleştiriye kapalı olman da mutsuz ve öfkeli ruh halinde olduğunun bir göstergesi. benden 6 kat fazla kazandığın para sana mutluluk vermiyorsa sakinleş ve kendine bir bak. hayatını birleştiren iki mutlu insan için neden bu kadar olumsuz düşünüyorum ve yorum yapıyorum diye. küçük bir çocuk gibi bağırıp çağırman seni sadece anlık olarak rahatlatır. kendine bir iyilik yapıp benden 6 kat fazla kazandığın para ile en iyi yardımı alabilirsin. günün güzel geçsin öfkeli kardeşim.
0
hasmetizm 2046
(04.07.24)
Sizinle aynı fikirde olmayanlara takı da takmıyorsunuz tik de atmıyorsunuz :)

Düğüne davet edildiyseniz, durumunuz varsa takınızı takacaksınız. Başka insanların harcamalarını, kararlarını bu kadar irdelemeyin.
0
michael_knight
(04.07.24)
Uçmuşlar. Hiç gerek yok.
Oranlara bakın daha uzun evlilikler az mazraflı ve eğitim seviyesi düşük olanlarla devam ediyor.

Sakat düşünce şu :
- e bir kez evleniyoruz.
Bir kez olsun öyle bir günde uçmamak lazım.
Ardından boşanmanın kılıfı da hazır :
Medeni bir şekilde boşandık.

Peki madem, medeni şekilde evliliği sürdürmeye engel olan neydi ?
0
diyecevaplandı
(04.07.24)
"artık düğünlerde takı takmak anlamsızlaşmadı mı?": Hayır anlamsızlaşmadı. Bir sürü saçma adetimiz var ama evlenen insanlara altın vererek yardımcı olmak güzel adetlerimizden. sizin örneğinizde evlenen çift zengin. dolayısıyla yardım değil gücü nispetinde insanlar hediyelerini verirler, törende yer alırlar. genel olarak düğünlerden nefret etsem de bu geleneği destekliyorum.

"en görkemli düğün salonunda, her şey dahil düğün": imkanları varken en güzelini yapmak istemişler. neden rahatsızlık veriyor?

"bütün mobilyalar hazır ve en kalitelisinden": kim istemez en kaliteli mobilyalara sahip olmayı? ev kuruyorlar ve en güzelini almışlar. sorun nedir?

"her detay düşünülmüş, daha anlatamayacağım her türlü şımarıklığa para harcanmış": her detayın düşünülmüş olması harika bir şey. şımarıklık diye tabir ettikleriniz nedir tabii bilemiyoruz ama şu ana kadar yazdıklarınız bir fikir oluşturdu haliyle (şımarıklık olmadıklarına dair)

"ev desen en güzel semtten": yani? problem?

"düğünde eşiyle yapacakları dans için bile 1 aylık kursa gitmeye başladılar": bu törene verdikleri önemi gösteriyor. ama size bu da batmış tabii.

"düğünden sonrası yurt dışı tatili hazır": yani? gitmesinler mi?

siz gerçekten "yakın" arkadaş mısınız? yakını bırakın bu kişiyi gerçekten arkadaşınız olarak görüyor musunuz? hiç sanmıyorum.
0
pispinti
(04.07.24)
hayir.
0
robert bosch
(04.07.24)
@tabudeviren +1

Fakat sana da katılıyorum, bu kadar rahat harcamalar yapılmış bir düğüne/evliliğe şahsen maddi durumumu zora sokup da altın götürerek destek olmam. Madem maddeten rahatlar, bize de (çağırmışlarsa) en güzel günlerinde alkıl tutmak düşer. Altın beklentisiyle çağırıldığımı düşünüyorsam gitmem.
0
muhayyer divan
(04.07.24)
Hiç bu açıdan düsünmemistim. Haklısın bence.
0
osssy
(04.07.24)
(13)

Haksizliga ugradiginizda ne yapiyorsunuz

Kittie
Nasil sindiriyorsunuz(Olan oldu diye dusunelim)Terapistimle bu konu uzerine egiliyoruz.Eskiden markette sirada onume gecenlere bile sinir krizi gecirirdim icimden.Bi yerde sirayi bozan biri olursa yine ayniydim.Yaya gecidinde durmayan arabalarda arkalarindan bagirirdim sinirlenip.Bunlari biraktim ar
Nasil sindiriyorsunuz
(Olan oldu diye dusunelim)
Terapistimle bu konu uzerine egiliyoruz.
Eskiden markette sirada onume gecenlere bile sinir krizi gecirirdim icimden.
Bi yerde sirayi bozan biri olursa yine ayniydim.
Yaya gecidinde durmayan arabalarda arkalarindan bagirirdim sinirlenip.
Bunlari biraktim artik.
Ama kisisel haksizliklari yani ciddi seyleri sindiremiyorum hala.
Bu durumlarda siz ne yapiyorsunuz?
O kisiyi cezalandirma egilimde oluyorum ben ve kendi kendimi yiyorum ona ulasamadikca da.
0
Kittie
(03.07.24)
Büyüklük bende kalsın deyip devam ediyorum.
0
hops
(04.07.24)
Herkes kendi karmasini yaratıyor.
0
sekizdokuzon
(04.07.24)
Neye göre haksizlik yasadigima bagli.

Önemsiz biri ve benden bisi alip götürmediyse ilisigi kesmekle yetinirim.

Yok eger maddi-manevi kayip söz konusuysa bedelini misliyle öder, yanina komam.
0
Yourcousinmarvinberry
(04.07.24)
Bir şey yapmadan önce yatıp uyuyorum.
Sprintli koşu ve ağırlık antrenmanı (normal planıma göre) yapınca hiç sinir kalmıyor. Gerçi ben çok zor sinirlenirim. Sinirleri alınmış gibiyim ama duygu dalgalanması bile kalmıyor spor sonrası.
0
gabe h coud
(04.07.24)
Yüzleşmezsem ara ara keyfimi kaçırır durur. Bir şekilde tepkiyi muhatabına göstermek iyi geliyor
0
her giriste sifresini unutan adam
(04.07.24)
x.com

böyle oluyorum gülerken ağlıyorum, ağlarken gülüyorum sonra sinirden bağırıp çağırıp intikam yemini ediyorum, sakinleşiyorum
0
Hallegadola
(04.07.24)
Ahlakcilik }
doğruculuk } meli malı zorundalık düşünceleri

Doğru olmanın ve haklı olmanın kendini nasıl ifade ettiğin ile ilgisi yok. Tüm sorunun kendini ifade ile ilgili olduğunu fark ettiğim zaman iletişim eğitimi almaya karar vermiştim. Ben de Doğruculuk bakış açısına sahibim, yaşadıklarına benzer şeyleri ben de yaşadım. Hak arama mevzusunu iki çeşide indirdim, bir kişisel çıkarım yoksa haklı olmakta akışa bırakıp hayatımdan geçip gitmesine izin veriyorum yani yorum ve değerlendirme yapmıyorum(örn yaya geçidinde durmayan arabalar). Ek olarak süper kibar davranmayı tercih ettim kişisel kazancım olmayan hakliliklar için(örn metro kapısında çıkanlara yol vermeyenlere iltifatla ricada bulunmak)
Kişisel çıkarlarımı ilgilendiren hakliliklar da ise sankince kendimi ifade etmeyi seçtim. Tetik ilk geldiği anda öfke duyabiliyor insan bazen, biraz hava alıp sakinleşince kendimi rahatça ifade edecek hale geliyorum, kızgınlığım devam etse dahi kendimi nasıl ifade edeceğimi bildiğim için uygun dille dinlemesini istiyor ve anlatıyorum. (Örn, saygısızlık deneyimi, hakaret, mobbing vb)
İletişim eğitiminin bana katkısı
1. Gözlem yapmayı biliyorum. (Suçlama ve değerlendirme yapmadan olayı anlatmak) (Sen bana hakaret ettiğinde)
2. ne hissettiğimi biliyorum.(Kendimi üzgün, Kızgın ve hayal kırıklığına uğramış hissettim)
3. neye ihtiyacım olduğunu biliyorum. (Saygı ve eşitlik ihtiyacım karşılanmadı)
4. Nasıl rica yapacağımı biliyorum. (Benimle iletişim kurarken küfürsüz konuşmanı istiyorum)
5. Geri bildirim almanın duyulduğumdan emin olmaya yaradığını ve karşı tarafa da ifade alanı açtığını biliyorum. ( Söylediğim şeyleri duyduğundan emin olmak istiyorum neler duyduğunu tekrar eder misin, ve duydukların hakkında ne düşünüyorsun?)

Şiddetsiz iletişimin 4 adımı ve sonrasında geri bildirim almayı öğrenmek hayatımı güzelleştirdi benim. Kafamın içinde suçlamalar, yorumlar yapmaktan, kim haklı diye aramaktan, cezalandırma veya şiddet fantezileri kurmaktan daha işlevsel olduğu kesin. Öğrenmesi zor ama işe yaradığı kesin.
0
hasmetizm 2046
(04.07.24)
Ek bilgi.
Şiddetsiz iletişimin jargonu ilk duyana farklı gelecektir. Ben utanıyordum açıkçası garip garip konuşmaya. İşe yaradığını görünce devam ettim. Karşımdaki insana göre elbette dili biraz daha doğallaştırma yaparak kullanmak gerekebiliyor. Kendini ifadede rahat olduktan sonra da kişiye göre kelime seçimleri yapmak çok da zor olmuyor. Tavsiye ederim. Hayatınız değişecektir
0
hasmetizm 2046
(04.07.24)
Genelde tokadi patlatirim ve enerjimi atmis olurum
0
Zetnikov
(04.07.24)
Bahsettiğiniz gibi bir konuda, mesela markette önüme geçenlere gibi, direkt sesli olarak itiraz ediyorum. Çünkü artık herkes imtiyazlı olduğunu düşünüyor. Herkes kendisinin bir ayrıcalığı hak ettiğine can-ı gönülden emin. Yaya geçidinde geçen arabalara da kızıyorum. Sinyal vermeyenlere de. Bu insanlara toplumsal olarak ses çıkartmanın gerekli olduğuna inanıyorum yoksa bu davranışları pekiştiriyorlar. Herkes kendi kanununa bağlı sanki memlekette.

Yerel seçimlerde bir kadın kucağında yaklaşık 3 yaşında çocuğuyla gelip anne olduğu için en az 30 kişilik sıranın en önüne geçmek istedi. Sıra bende. Ben itiraz ettim. Seçim görevlileri müsaade ettiler beni dinlemeyip kadını aldılar. Kadın oy verip çıktı, bu sefer kocası girmek istedi. Ben de ortalığı ayağa kaldırdım. Arkamdaki hiçkimse bana destek olmadı, sandık görevlileri benim geçmeme müsaade ettikten sonra adamı aldılar. Sandık görevlileri orada yetkili kişiler olmasına rağmen söz geçirmekle uğraşmayıp birinin kendilerinin yerine hır gür çıkartmasını bekliyor.

Herkes kendi hakkını savunmak zorunda artık. Hiçbir şey eskisi gibi değil, kimse iyi niyetli de değil. Bütün millet inanılmaz arsızlaşmış halde. Eskiden mülayim ve uyumlu davranırken artık "siz çirkinseniz ben daha çirkinim"ci yaklaşıyorum. Yoksa yaptığımız iyilik değil apaçık enayilik oluyor maalesef.
0
silverleaf
(04.07.24)
@silverleaf

Bu sirada olup onumuze gecen kisiye yaptiginin yanlis oldugu soyledigin zaman dedigin gibi kimse destek olmuyor 1 kisi daha destek olsa kimsenin hakki yenmemis olucak belki de ve o davar haksizlik yapamiyacak. Kusura bakmada kardesim millet koyun olmus sesini cikartmiyor.
0
Zetnikov
(04.07.24)
Hayat adil bir yer değil. Bu gerçekle yüzleştiğimden beri artık çok üzülmüyorum. Evet üzücü ama maalesef böyle. Bu hayatta haksızlığa uğramak da var, haksızlık yapmak da var. Ben bilinçli olarak kimseye haksızlık yapmam ama farkında olmadan belki yapmışımdır. Bana da yapıldı. Yani ben haksızlığa uğramadım ya da kimseye haksızlık yapmadım demek bence çok doğru değil. Canımı çok yaktıysa eğer haksızlık yapan kişi uzaklaşmaya çalışıyorum, o kişiden kendimi soyutlayıp iletişimi kesiyorum. Yani o kişiyi uzaklaştırıyorum bir anlamda kendimi korumak için. İntikam düşüncem hiç yok çünkü bu zaman kaybı. Sen hayatını dört dörtlük yaşa ona en büyük ceza zaten.
0
rock n roll
(04.07.24)
o anki ruh halime gore degisiyor, mesela bugun biri onume gecti birsey demedim cunku halim yoktu.

is hayatinda ugrasabildigim kadariyla ugrasiyorum. ele gune rezil eder, itibar suikasti yaparim.
gucum yetmemisse, hergun bedduami ederim.
kucuk suprizlerle karsilasirlar ama benim yaptigim anlasilmayacak sekilde olur.

bir de bu haksizlik tek bana yapilmiyorsa, ama ben itiraz ettigimde digerlerinin sartlarininda duzelecegi bir ortam varsa, hayatta itiraz etmem. ikiyuzlu olmanin bedelini odesinler diye dusunurum.

ben affediyorum diyen kimseyede inanmam.
0
durgunfoton
(05.07.24)
(5)

Klinik Psikolog - Ücretlendirme ve Platform için Fikirleriniz

entellektuelmankurt
Merhaba sevgili yazarlar,Ben klinik psikoloğum. Mezun olalı 9 yıl oldu. Çok değerli hocalardan çok değerli eğitimler aldım. Aralıksız 8 yıldır da psikodinamik ekolü ile danışan görüyorum. Bu zamana kadar terapinin ulaşılabilir olması gibi bir değerim vardı ve bir de tecrübemi biliyordum bu yüzden he
Merhaba sevgili yazarlar,

Ben klinik psikoloğum. Mezun olalı 9 yıl oldu. Çok değerli hocalardan çok değerli eğitimler aldım. Aralıksız 8 yıldır da psikodinamik ekolü ile danışan görüyorum. Bu zamana kadar terapinin ulaşılabilir olması gibi bir değerim vardı ve bir de tecrübemi biliyordum bu yüzden hep ücretleri piyasanın çok altında tuttum. Ancak artık bir güncelleme yapmak istiyorum.

Tam burada sizden fikir almak istiyorum.

1) Klinik psikolog ile yetişkin-ergen seansları için (haftada bir ve uzun sürecek çalışmalar) sizce makul düşündüğünüz ücret aralıkları nedir?

2) Kullandığım bir platform yok (hiwell, salus, psikolog merkezi gibi) daha önce denedim ancak komisyon aldıkları için ücreti arttırmak durumunda kaldım ve işime gelmedi. Tavsiye edilerek kendi ağımı oluşturdum ancak biraz hareketlendirmek istiyorum. Hangi platform üzerinden ( youtube, instagram ya da online terapi appleri) tanıdığınız uzmana gitmek isterdiniz?

Fikirleriniz değerli şimdiden çok teşekkürler...
0
entellektuelmankurt
(03.07.24)
1. Soruya cevap veremiyorum.
2. Soruya cevabım ben YouTube videolarını gördüm ilk. Sonra biraz araştırıp gitmiştim. Çok da severim kendisini.
0
rock n roll
(03.07.24)
youtube videoları terapi yapan kişi hakkında bilgi almak için güzel bir yol danışan için. ücretsiz ilk seans şansı olmadığı için güven duygusuna önem verenler için ve/veya terapistin nasıl konuşup anlattığına önem veren insanlar için de güzel bir bilgi kaynağı. hayatımda ilk gittiğim psikolog kadın ağzını şaplatarak konuşuyordu. onun yönlendirdiği psikiyatrist kadın beni dövecek gibi üstüme gelmişti. dili hiç sakin ve kibar değildi. sizin olay süreklilik üzerine sonuçta ve memnun olmayan çok insan var terapistinden.
popüler olmak için sosyal medyada parlamak ve bunun için pro destek almak yardımcı olacaktır. bir de memlekete özgü kişisel gelişim kitabı yazarsan tanınırlığın çok artacaktır.
fiyat konusuna bir şey diyemem. 4k yapmış benim doktor. neyse ki 2 ay sonra gel artık dedi. terapi almaya başlamak çoğu insan için başlıca utanç kaynağı zaten. belki bu konuda da ilk adım nasıl atılır konusunda insanları cesaretlendirecek projeler tasarlayabilirsin.

hayatınızı güzelleştirmek için ilk tanı seansı ücretsiz.

bu slogan dikkat çekerdi işte.
0
hasmetizm 2046
(04.07.24)
Merhaba, bir psikolog olarak cevap vereyim :)

9 yıllık tecrübe sahibi birinin, ekolüne ve eğitimlerine bakardım, ne kadar süpervizyon almış, kendi sürecine devam etmiş mi, bunlar benim o kişiyi seçmem için önemli olurdu. Eğer tüm bunlara sahipse ve 9 yıllık tecrübe de varsa, min 2.500 tl+kdv diye düşünmekteyim.

Onun dışında @hasmetizm’e katılıyorum; danışanlar sizleri görmek, tanımak istiyorlar, dolayısıyla uzun videolar oldukça makul. YouTube videoları gibi… ama orada da iyi bir görüntü kalitesi yakalamak, etiket oluşturmak gibi teknik meseleler canınızı sıkabilir. İlk başta instagram’da yazı yazmak, en kolayı fakat gerçek anlamda, arayan sizi buluyor bir şekilde :) basit ve ulaşılabilir içeriklerle sizi daha çok buluyorlar ama bulan kişiler terapi hamurunda pek olmuyor, terapistin tatminini düşürebilirler diye düşünüyorum.
0
damba
(04.07.24)
1-bence 1600-1700. yapmayacaksınız, piyasaya göre düşük farkındayım ama bu seans ücretleri bizi birbirimizden çok ayırdı...
2-hiçbirini kullanmayan birine giderdim. fakat istekli olduğunuz için instagram diyebiliriz, jung çevirileri yapan bir terapist var onun ig kullanımını beğeniyorum. populist paylaşımlar yapmıyor, işinde gücündeyken önemli gördüğü kısımları yazıyor. @jungsever hesabı.
bir de görkem aypar da güzel kullanıyor bence.
twitter'da genelde lacancıları takip ediyorum, çok da faydalanıyorum. aslında orası daha işlevsel olabilir fakat sizin tam olarak ne istediğiniz önemli.
0
anna sun
(05.07.24)
Teşekkür ederim fikirleriniz için. 1600 u geçeceğimi sanmıyorum :) benim terapistim psikiyatr ve analizan yeni 1700 yaptı. Ben de 1000 i geçmedim online da henüz. Danışan kitlem geniş ancak supervizyon, egitim, kendi terapim derken baktım ki elimde kalan iyice az. Tekrar tesekkur ediyorum çok sevgiler
0
🌸entellektuelmankurt
(06.07.24)
(4)

Çamaşır makinesinde yıkanan para

surekliyorguninsan
çamaşır makinesinde yıkanan dolar kullanılır mı 10bin dolar yıkandı makinede. biraz yazıları silikleşti
çamaşır makinesinde yıkanan dolar kullanılır mı 10bin dolar yıkandı makinede. biraz yazıları silikleşti
0
surekliyorguninsan
(02.07.24)
"10bin dolar yıkandı makinede"

dostum nasil gozden kacar o kadar banknot. bankaya gotur paralari ve hesapta birak bundan sonra.
0
hot potato
(02.07.24)
tl yıkanınca kullanılıyor ama dolar bilemedim.
0
gabe h coud
(02.07.24)
Para sayma makinesinden geçiyorsa kullanılır. Makineden geçiyorsa ama kullanılmaz diyen olursa gidip 30-40 bin dolar daha bulun, yıkanmışları iskambil gibi aralara karıştırın, en üstte ve en altta sağlam banknot olsun, götürüp bankaya yatırın. Fırrrr diye makineden geçerken aradaki siliklere kimse dikkat etmez.
0
kibritsuyu
(02.07.24)
Üzerinde geçersiz yazıyorsa düğünlerde kullanabilirsin hala.
0
hasmetizm 2046
(02.07.24)
(22)

Ennnn sevdiğiniz şarkı

hops
Yerli yabancı fark etmez, ömrümün sonuna kadar tek hakkım olsa şu parçayı dinlerim dediğiniz şarkı nedir?
Yerli yabancı fark etmez, ömrümün sonuna kadar tek hakkım olsa şu parçayı dinlerim dediğiniz şarkı nedir?
0
hops
(02.07.24)
Steve vai - tender surrender
youtu.be

Bu şarkıyı ilk keşfettiğimizde üniversitesi zamanları, çok güzel gitar çalan bir arkadaş var grupta, şarkıyı çıkartmış dinleyerek, bir kısmını yapamıyorum sadece çok zor diyordu. O zamanlar YouTube yok tabii. Ben bir yerden klibi buldum sonra. Toplandık, izlemeden önce tekrar bahsetti çok merak ediyorum nasıl yapıyor acaba diye. Heh geliyor şimdi dedi adamı izliyoruz elleriyle ne yapacak diye, adam saçını düzeltti bizim elemanın merak ettiği yerde haha. Ne gülmüştük. Gitara küstü sonra uzun zaman çalmadı xd
Güzel şarkıdır arada açar dinlerim mest olurum.
0
hasmetizm 2046
(02.07.24)
Way down we go
0
Kittie
(02.07.24)
Mirket
(02.07.24)
Free bird
Ikincisi de heralde fortunate son.
0
logisticsmanager
(02.07.24)
dream theater - pull me under
0
robert bosch
(02.07.24)
Bohemian Rhapsody sanırım.
0
auroraaurora
(02.07.24)
in my darkest hour
0
spirit crusher
(02.07.24)
no leaf clover - metallica
0
patronaj1
(02.07.24)
lapaz
(02.07.24)
dream theater'dan a change of seasons olabilir. biraz hile gibi aslında.. 23 dakika olduğu için 3 dakikalık şarkıya göre daha az sıkılırım herhalde.
0
co2s2
(02.07.24)
Bu sorunun yanıtına çok farklı şekillerde ulaşabiliyoruz aslında bi şarkıyı niye sevdiğimizin gerekçesi çok. İyi kötü müzik dinleyen birinin "bu favori şarkım" demesi çok zor bişey.

Ama ben de bu soru geldiğinde ne söyleyim lan diye düşünüp zamanında depeche mode policy of truth olmasına karar vermiştim. Daha çok sevdiğim şarkılar elbette vardır gelir, geçer, kalıcı olanı da vardır ama en sevdiğim şarkı sorusunun yanıtı policy of truth :D
0
hedep
(02.07.24)
Starsailor - Poor misguided fool
0
kumandanim
(02.07.24)
Françoise Hardy - Tous les garçons et les filles
0
gabe h coud
(02.07.24)
günden güne değişmekle birlikte bu aralar bu:
www.youtube.com
0
hrskrs
(02.07.24)
A Perfect Circle - The Noose
0
pispinti
(02.07.24)
Ulan biriniz de Türkçe dinlemiyor mu aldkfkkaldka
0
🌸hops
(02.07.24)
seni mi kıracağız, hadi bir tane de türkçe yazalım :) www.youtube.com
0
hrskrs
(02.07.24)
micheal fugain-une belle histoire
Chris isaak-wicked game
0
Dormicumm
(02.07.24)
Nessun dorma
0
Zetnikov
(02.07.24)
alf leila wa leila. imrahim maalouf ve oun kayhloum. hangisi secemiyorum
0
ala09
(03.07.24)
Bu aralar...
Kayahan kara saplantim. Şahane sarkiya berbat bi klip cekmisler.
Mfö sen ve ben. Ilk hali
Teoman git
Emre aydın surpriz. Teoman dan daja guzel söylüyor.
0
halk
(03.07.24)
guns and roses - november rain
0
unalub
(03.07.24)
(10)

Bizde internet niye böyle bir yere dönüştü?

duygusalatasi
Bir miktar doldum ve konuşalım istiyorum, gönül işlerine açacağım o yüzden soruyu.Twitter'da veya Instagram'da gayet normal bir yorum yapıyorsun, altında onlarca kişi sana "espri" olarak küfrediyor. Bilimsel bir konuda bir çıkarım hakkında bir şeyler soruyorsun, "yanlış anlamışsın amk eziği, senin b
Bir miktar doldum ve konuşalım istiyorum, gönül işlerine açacağım o yüzden soruyu.

Twitter'da veya Instagram'da gayet normal bir yorum yapıyorsun, altında onlarca kişi sana "espri" olarak küfrediyor. Bilimsel bir konuda bir çıkarım hakkında bir şeyler soruyorsun, "yanlış anlamışsın amk eziği, senin beynini s*" yazıyorlar. Düzgün bir şey paylaşıyorsun, kadınsan altına 45 kişi (erkek) kahve emojisiyle "women" yazıyor falan. Tam tersi de oluyor tabii ki.

Ekşi'de bir müzisyen, sunucu, televizyon programı, gazeteci vb. hakkında küfürsüz hakaretsiz kendi yorumunu yazdığında bile üç beş küfürlü mesajla yeşilleniyorsun. Biri onun taptığı müzisyenin son şarkısını son derece yapıcı bir şekilde eleştirdim diye önce bana küfürlü mesaj atmış ve sonra da nick altıma ezik, boş çar falan yazmıştı mesela. Çar diyen birinden fazla bir akılcı beklentim yok zaten, o da ayrı konu.

Çok takipçili yabancı hesapların yorumlarına bakıyorum, insanlar saygılı bir şekilde tartışıyor veya birlikte gülebiliyorlar ya.

Biz niye böyle olduk? Halkın niteliğindeki düşüş bol yankılı mı yansıyor internetteki davranışlara? İnternetteki kimliksizlik insanların ortak yaşamdaki mecburi sınırlarını rahatlıkla yok etmesine mi sebep oluyor?
0
duygusalatasi
(02.07.24)
Bu bizde değil dünyada.
Bu sosyal medyanin getirdiği bir hiyarlik var. Hani bir tweet vardi, hiç dayak yememis, o temkinlilik yok diye. Genel sorun bu.

Misal hate comments falan var Instagram'da. Sisman birine yürüyen diyabet yaziyorlar, tipsiz birine exorcism diyorlar vs.

Kimliksizlik + dayak yememek yapıyor bunu.
0
logisticsmanager
(02.07.24)
Bazı insanların iletişim kurma şekli bu ne yazık ki. Burada da var bunlardan. Keşke, yeni düzenlemeler yapılsa duyuruya. İstemediğimiz kişileri bloklasak, mesela diğer sosyal medyalarimizda bunu yapabiliyoruz. Burada da olsa keşke, herkes diyor toplasan 30 kişiyiz engelle tek tek diye. Fakat bu tiplerin tek hesabı yok. Bir de bu kişi sana mesaj atacak ki engelleyebilesin. Gerek yok, herkesin bize istediği gibi ulaşamaması lazım. Mesaj alımına kapatabilme özelliği sözlükte var, diğer mecralarda da var burada da olsun. Herkesin profili olacak baktın yoğun saçmalama halinde bu kişi engelle butonuna basacaksın mis.
0
rock n roll
(02.07.24)
avam yükselişte.

dönüp dolaşıp konu yine ekonomiye geliyor.
insanlar parasızlık (ve benzeri kısıtlı imkanlar) yüzünden zamanın çoğunluğunu sosyal medyada geçiriyor. bu yaşam biçimi haline geliyor. başka işi gücü güzel bi hayatı olsa bile sosyal medyaya kayıyor. mutlu bi hayatı olsa bile (ki büyük çoğunluğumuzun yok ülkece) yine de olumsuz duygularla, nefretle doluyor. çünkü internet koca bi sirk.

hal böyle olunca insanlar bilhassa iki şeye yöneliyor. nefret ve kıskançlık dolu eleştiri.

kimliksizleşme en büyük faktörlerden biri. adam kendini "hayko cepkin fanı" olmakla inşa etmiş mesela. hayko cepkin'in son şarkısı iyi değil desen, kendine hakaret sayıyor bunu.

yukarıda saydığım insan profilinden ayrı yere koyuyorum kendimi (ekonomik ve sosyal olarak olarak nispeten rahat bi konumdayım) bazen kendimi gözlemliyorum ve söylenen şeyleri ben de ofansif olarak alıyorum. bi çeşit toplumsal virüs belki de.

Halkın niteliğindeki düşüş bol yankılı mı yansıyor internetteki davranışlara. bence çok doğru bi ifade bu. insanlar birbirini çok dert ediyor, birbiri hakkında çok konuşuyor. mind your own business kavramı bizde pek oturmamış.

bu bizde değil tüm dünyada böyle kısmına kısmen katılıyorum.
herkes kirleniyordu birinciliğe bize verdiler meselesine benziyor biraz. redditte yabancı sub'larda uzun uzun güzel yanıtlar okurken türkçe içeriklerde sanki herkes 13 yaşında.
0
biseysorcaktim
(02.07.24)
Yükselen narsizm dalgası bana göre. Herkesin doğrusu en doğru, herkesin lafı bir hikmet. Avamlik hep vardı, bu yeni bir şey.
0
sekizdokuzon
(02.07.24)
Bazen Reddit'te India sub'ına giriyorum. Paragraflarca medeni tartışmalar dönüyor bizde çoğu kişinin fikirsel olarak itip kaktığı Hindistan, Pakistan ve Nepalliler tarafından. Çok modern biz Türklerse birbirini dürtüp kaçıyor gibi, en normal fikrin altında ergenlere özgü cümle ve küfürler gırla. Şaşırtıcı değil aslında, ülkedeki artan kalitesizlik ve varoşa eğilim kendini internette de gösteriyor.
0
moonie
(02.07.24)
Toksik bir toplumuz. Eğitim, ekonomik seviye vb. farketmiyor, genel özelliğimiz toksik olmak.
0
kumandanim
(02.07.24)
90 sonrası nesil (-2,+2) çok basit olaylarda bile nedensellik bağı kuramıyor, düşünemiyor, popüler 5-6 kalıp cümleyle hayatını sürdürüyor

Z kuşağına sallıyormuş gibi olacak ama asıl lafım z kuşağı bir başka geliyor, iş yaşamı tersine dönecek diye çocukları gazlayıp, genç görünmeye çalışan yetişkinlere, gençlere imkan verilmedi ki farklı sonuç olsun, harcanacakları belliydi, sırada alfa kuşağı var
0
grimavi
(02.07.24)
yazdıklarınız doğru, insanlar kalitesiz, cehalet revaçta...

ama.. bu şekilde saldırı almanız kadın olduğunuz için olabilir.

bende 10.000 üzeri entry var.
çok nadiren sataşma mesaji geliyor. onlar da siyasi entryler üzerinden.
sanat sepet bir sürü entryim var. sanatçılar şarkılar hakkında bir sürü. ama henüz sataşan olmadı.

size saldırıyor ki cevap alabilsin.
bi de normalde yanina yaklasamaz böyle tipler ama sosyal medyada sana bulaşıp aşağılayabilir ve bununla kendini tatmin edebilir. bundan zevk alanlar var. reelde yemez ama.
0
tabudeviren
(02.07.24)
biseysorcaktim +1

Ayrıca bkz.Idiocracy
0
hasmetizm 2046
(02.07.24)
ekşide çaylaklara mesaj alımım kapalı. yazarlar başlık altlarından korktugu için öyle abuk subuk mesaj atmıyorlar.
atan olursa çözümü basit. engelle geç. twitterda da engellerim abuk subuk yanıt verenleri.
0
abelardo
(02.07.24)
(5)

Youtube'da video kapakları neden bu kadar saçma?

biseysorcaktim
thumbnail'lerde çok saçma yüz fotoğrafları oluyor. hepsi aptalca, çocukça. yazı tipleri ve efektleri de çok çirkin. hatta normal kapakları olan içerik üreticileri bile büyüdükçe bu aptal "cringe youtube face" akımına katılıyorlar. "soy face" de deniyormuş bu tarz yüz ifadelerineaptalca surat ifadesi
thumbnail'lerde çok saçma yüz fotoğrafları oluyor. hepsi aptalca, çocukça. yazı tipleri ve efektleri de çok çirkin. hatta normal kapakları olan içerik üreticileri bile büyüdükçe bu aptal "cringe youtube face" akımına katılıyorlar. "soy face" de deniyormuş bu tarz yüz ifadelerine

aptalca surat ifadesi olan videolar diğerlerinden %20-30 daha fazla görüntüleme alıyormuş. bu kısmen sorunun cevabı ama yine de anlayamıyorum. nasıl ve neden başladı bu akım? yıllardır böyle ama son zamanlarda istinasız bir hal almaya başladı bu.

ya da, fazla görüntüleme alınıyor diye böyle yapılıyorsa bunun sebebi nedir?

örnek:
i.hizliresim.com
0
biseysorcaktim
(01.07.24)
Bir çeşit görsel hashtag işte. Çok acayip kanka yazmak yerine şaşırmış suratını koyuyor herkes. Etkileşim demek ün demek para demek vs
0
hasmetizm 2046
(01.07.24)
zaman ilac degil insanlar unutkan
(01.07.24)
ben şeye de çok sinir oluyorum. Kafaların kocaman ama vücutların normal olduğu kapak görsellerine.

bazen bi de kocaman göz yapıyorlar falan

i.ebayimg.com şunun gibi oluyorlar. 10 yıldır da kullanılan bir şey azalarak biter umarım.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(01.07.24)
Sorunun cevabı çok basit çünkü etkileşimi arttırmak ki çoğu işe yarıyor. Bunu acayip kurumsal haber kanalları bile yapıyor
0
olaylar olaylar
(01.07.24)
mr beast ve onun gibi bir kaç kanal ne yaparsa hepsi aynısını yapıyor işte.
0
brkylmz
(01.07.24)
(6)

yüzerken nabız takibi yapabilen fitness tracker / smart watch

inheritance
mi band 7 kullanıyorum, yüzme programı var ama nabız ölçmüyor. yüzerken serbest stil programını açıyorum ama bu programda nabız ölçüyor ama doğru ölçtüğünü sanmıyorum, 180leri buluyor ölçümü. kalbimin o kadar hızlı attığını hissetmiyorum. telefonum samsung olduğu için bu cihazın da samsung olmasını
mi band 7 kullanıyorum, yüzme programı var ama nabız ölçmüyor. yüzerken serbest stil programını açıyorum ama bu programda nabız ölçüyor ama doğru ölçtüğünü sanmıyorum, 180leri buluyor ölçümü. kalbimin o kadar hızlı attığını hissetmiyorum.

telefonum samsung olduğu için bu cihazın da samsung olmasını tercih ederim ama şart değil. kibritsuyu'nun huaewi watch gt 4 önerisini görmüştüm önceki duyurularda.

mi band'ı denizde, havuzda, duşta, vs. şarj dışında hiç çıkarmıyorum. bu akıllı saatler de aynı şekilde kullanılabiliyor mu?

bir de kendiliğinden gpsi olan, telefon olmadan izlediğim rotayı gösterebilecek bir cihaz var mı? denizde yüzdüğüm mesafeyi görmek istiyorum. denize telefon götürmüyorum, götürsem bile oldukça açılıyorum bağlantı kuramaz telefonla.
0
inheritance
(01.07.24)
huawei watch gt4'ten aşırı memnunum. ben de yüzme için kullanıyorum. havuzda da açık denizde de test ettim.

mesafe ölçümü hatasız. havuzda net olarak ölçüyor. denizde de net olarak ölçtüğünü zannediyorum, başka şekilde şansım olmadığı için doğruluğunu teyit edemiyorum (havuzda kaç tur attığımı kendim de saydığım için doğru mu yanlış mı teyit edebiliyorum).

açık denizde gps ile yüzülen güzergahı kaydediyor. telefona yaklaşınca senkronize oluyor. kulaç sayısı, swolf, tempo, hız falan hepsini sayıyor. nabız ölçümünü de dilim dilim zaman ve grafik halinde gösteriyor 80-100 arası 2 dakika, 100-120 arası 30 dakika, 120-140 arası 15 dakika gibi. bu dilimleri kendiniz ayarlayabiliyorsunuz. stili de kendi tespit ediyor, serbest, kurbağalama, karşılık falan diye. şu dakikalar arası serbesti bu dakikalar arası kurbağalama diye tutuyor.

samsung cihaz ile kullanıyorum, %100 uyumlu, hiçbir sıkıntısı yok.

yani ben çok memnunum, gözüm kapalı da öneririm. yüzme dışındaki diğer egzersizler ile ilgili yürüyüş dışında denemedim, ama onları da doğru çalışacağını düşünüyorum.

havuz: i.imgur.com
deniz: i.imgur.com
0
kibritsuyu
(01.07.24)
aradığınız şey garmin hrm pro nabız bandı.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(01.07.24)
YouTube da tüm akıllı saatleri aktiviteler dahil karşılaştıran bir eleman vardı. Garminler oldukça alt sıralarda açıkçası. Huawei pahalı model ile dandik modelinde aynı sensörü kullanıyordu. Apple en iyisi çıkıyordu tüm saatler arasında. İphone kullanıyor olsam alırdım. Ben nabız ölçümü açısından degerlendirdim bu arada. GPS ölçüm kalitesi saatin kaç uydu ile bağlantılı çalıştığına bağlı genel olarak. Bilgilerinde yazar. 1000 TL Lik saatim de düzgün GPS verisi veriyor ama nabız göstergesinden memnun değilim.
0
hasmetizm 2046
(01.07.24)
yalnız garmin hrm pro bir akıllı saat değil. garmin akıllı saatler düzgün nabız ölçebilsin diye saate bluetooth ile bağlanabilen bir nabız sensörü. tek başına işe yarayacak bir şey değil. bir de garmin saatiniz olacak ki, bu bant nabzınızı ölçüp saate yollasın.

bu arada huawei bana para mara vermiyor, #reklam #işbirliği falan değil yani. benim amacım millet faydalansın. garmin'e de bakmıştım bunu almadan önce, 10-15 bin lira sırf saatin fiyatı.
0
kibritsuyu
(01.07.24)
hepinize teşekkürler, huawei gt4 ü sipariş verdim.
0
🌸inheritance
(01.07.24)
@kibritsuyu'nun şöyle bir yanlışı var. özellikle pro olanı dedim çünkü saat bağlantısı olmadan bütün veriyi içinde loglayıp daha sonra bağlı olduğu telefona yolluyor.

son mesajınızdan ürünü aldığınızı anladım. güle güle kullanın.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(01.07.24)
(8)

Sokak kedisi yavrusunun iltihaplı gözüne ne yapabilirim?

adriana lima poposu yaglayicisi
Elime alamam, tutamam. Bir gözü tamemen kapalı, iyice şişmiş. Soğutulmuş çaylı su döksem işe yarar mı? Bir kere dökebilirim, bi daha da yanına yanaştırmaz
Elime alamam, tutamam. Bir gözü tamemen kapalı, iyice şişmiş. Soğutulmuş çaylı su döksem işe yarar mı? Bir kere dökebilirim, bi daha da yanına yanaştırmaz
0
adriana lima poposu yaglayicisi
(01.07.24)
eline alıp tutamayacaksan gözüne nasıl dökeceksin yani uzaktan fışkırtarak denk getirmeyi mi planlıyorsun?

normal şartlarda evet işe yarar ama bir kerede yaramaz. takip etmek lazım. terramicyn göz de sürülebilir.
0
elorelia
(01.07.24)
Evet elime alamam, biraz yabani gibi, ısırır mısırır, aşılarla uğraşamam şimdi, inşallah kör olmaz yavrucak
0
🌸adriana lima poposu yaglayicisi
(01.07.24)
Tutturmuyorsa yapabileceğin bir şey yok ama tutabiliyorsan çaylı pamuk iyi gelir evet.

Burada bi kedi vardı maalesef çok denedik üstüne örtü falan attık yakalayalım da gözü kurtulsun diye ama hep kaçtı şu an tek gözle hayatına devam ediyor.
0
chicha_v2
(01.07.24)
yakalayabiliyorsan yakala eldivenle falan. doğrudan veteriner. aynı şey başıma geldi. götüremediğimiz için bir gözü kör şu an.
0
paintov
(01.07.24)
Eski havluyu alın üstüne atın, altında hareket etmez, sonra havluya sarıp kundak yapın, gözlerini çaylı pamukla temizleyin, göz damlalarını veterinerden alabilirsiniz 150-200 lira bir şey aldı 2 hafta önce veterinder, bu şekilde 4 yavruyu temizledik kurtardık tertemiz oldular. En az 3 gün damlatmak gerekiyor
0
atom karincanin torunu
(01.07.24)
Üzerine bir havlu atıp yakalayın. Sonra en yakın veteriner. Pansuman yapıp, ilaç damlatır. En fazla 50 - 100 alır,
0
mesuta
(01.07.24)
İlaç Tobrased, nasıl vereceğinizi bilemedim ama üzerine battaniye atmak olabilir bi' ihtimal.
0
kumandanim
(01.07.24)
İş yeri kedi dolu bizim. Her dönem bir kaç kedinin gözünü açıyorum. Gözün dışı çapak ile kapanır genelde tamamen. Çapağı gözün buruna yakın tarafından biraz kaldırırım önce, iltihap varsa hafifçe baskı yapar çıkartırım, iltihap zaten kendi çıkıyor hemen çapak kalkınca, çapağı tamamen temizlerim, teramisin göz sürerim, ertesi gün tekrar bakarım biraz daha çapak olur genelde, temizler bir tur daha teramisin sürerim. Düzelmiş olur sonra. Hiç göz kaybetmedim.
0
hasmetizm 2046
(01.07.24)
(20)

Nişan arifesinde sevgiliden soğumak

sasailic
4 senelik kız arkadaşımla 3 hafta sonra nişanımız var. Mekanda yapacağız, davetiyeler basıldı insanlar davet edildi, hazırlıklar bitti. Ama bu hazırlık sürecinde soğudum. Hep kendi istediği şeylerin olmasını isteyen, en ufak bir sorunda refleks olarak beni suçlayan birine dönüştü. Kendimi yanında ra
4 senelik kız arkadaşımla 3 hafta sonra nişanımız var. Mekanda yapacağız, davetiyeler basıldı insanlar davet edildi, hazırlıklar bitti. Ama bu hazırlık sürecinde soğudum. Hep kendi istediği şeylerin olmasını isteyen, en ufak bir sorunda refleks olarak beni suçlayan birine dönüştü. Kendimi yanında rahat hissetmiyorum artık her an bir sebepten bana kızacak gibi hissediyorum. Şimdiye kadar da bir sorun olduğunda alttan alan veya sorun çıkmasın diye susan taraf bendim ama son dönemde yaşadığımız şeyler beni evlilikten de kız arkadaşımdan da soğuttu. Zaman geçmesin diye dua ediyorum. Başka ne önerirsiniz?
0
sasailic
(01.07.24)
Boyle seylerin evlilik veya nisanda olma sebebi, sana fazlasiyla alismasi ve bunun sonucunda artik rahatça isteklerini dile getirmesinde yatiyor.

Çünkü flört ve sevgililik sürecinde adi konmamis bir perde olur seninle karsi taraf arasinda. Evlilik vs is ciddiye binince bu perde kalkiyor haliyle.
0
Yourcousinmarvinberry
(01.07.24)
valla sen sen ol, açık açık bu rahatsızlığından bahset.

belki strestendir bilinmez ama karakteri böyleyse eğer, evlilikten sonra geçmiş olsun, cehennemi yaşarsın.
0
hops
(01.07.24)
Bunlar nişanlılık dönemlerinde normal bence. Sizinle ciddi bir yola girdiği için böyle davranıyor,

+1Yourcousinmarvinberry
0
komando kani var bende
(01.07.24)
vakit bitmeden ayrıl. şimdi böyle yapan düğün ve sonrasında kök söktürür. unutma evlenmek kolay boşanmak zor.
0
jelly bear
(01.07.24)
Bir erkek arkadaşım sırf bu yüzden nişan attı. Şimdiden böyleyse ömür boyu çekemem diye. Sürekli kararları o alıyor, emir verir gibi onu yap bunu yap şuraya gel bu alınacak şu alıcan falan diye baya topa tutar olmuş.

Kıza sorduk, e ne yapayım o da aksiyon almıyor ben yönlendiriyorum demişti.

Ama çocuk da kendimi toni köpeği hissediyorum tarzında bişey demişti, kaçar vaziyet ayrıldı bir anda herkesi hayatından çıkardı.

Kız biraz sorunlu bir tipti bu arada ben kızı daha uzun süredir tanıyorum hatta nasıl kandırmış boylu poslu efendi çocuğu diyorduk. Çocuk yeni tanıdığı için tam idrak edememişti sonrada dank etti demekki.
0
ananiyimioguz
(01.07.24)
Yapmaniz gereken nisanlinizla bu rahatsizliklarinizi acik acik konusmak ancak muhtemelen bu yuzlesme olsa da sadece ustunu orteceksiniz.Nisanliniz en ufak streste evlilikten sonra da bu sekilde davranacak. Uzgunum ama bu sizin acinizdan bu kadar rahatsiz edici onemli bir seyse simdiye kadar onu tanimis olmaliydiniz.Nisani ertelemenizi tavsiye ederim.
0
turkuaz
(01.07.24)
Hem kendi mutsuz olan hem de çevresine mutsuzluk yayan bir insanla evlenip bir ömür geçiremezsin, yol yakınken ayrıl.
0
iwasbornonamountainside
(01.07.24)
üniversitede hocam " nişanlandığın kişiyle evlenemezsin " demişti.
gerçek yüzünü sonra gösteriyor insanlar birbirine , sen ucundan azıcık görmüşsün
0
devilone
(01.07.24)
Evlilik hazırlıklarında bu tarz gerginlikler olur, doğaldır. Özellikle kadınlar bu dönemde biraz "şirret" bir hale bürünebiliyorlar.

Siz geçen sene de ilişkinizde sık sık tartışmalar yaşadığınıza dair bir soru sormuşsunuz. Bence o dönemki davranışlar ve yaşadıklarınız daha önemli.

Ne yapacağınıza en iyi siz karar vereceksiniz ama içinizde "bu saatten sonra nasıl ayrılırım, yapamam, olmaz" tarzında bir düşünce olmasın. Ayrılın demiyorum, ama şüpheleriniz varsa ayrılmanız için en uygun zaman şu an. Bir bakalım evlenince düzelir, yoluna koyarız diye düşünmeyin. Bir şey aklınızı kurcalıyorsa ve size problem yaratıyorsa evlilik o sorunu yok etmez, aksine sorunu çözmenizi zorlaştırır. İyi düşünün, emin olup karar verin. Bu hayat sizin. Kimsenin gönlü olsun diye istemediğiniz şeylere zorlamayın kendinizi. Bol şans.
0
pispinti
(01.07.24)
Arkadaşım da katlanıp nişandan 2 gün sonra nişanı attı.
0
Kahvedesu
(01.07.24)
''sorun olduğunda alttan alan veya sorun çıkmasın diye susan taraf bendim''

bu bence bir problem.

sonunda senin de sabrının bir sonu var.
bulunmaz hint kumaşı gibi sanıyorsa kendini sanmaması lazım.

oturup konuşmak gerek. eğer stresten kaynaklı böyle davranıyorsa bilmem ama evvelden beri devam ediyorsa sıkıntı var demektir.

bu arada eski duyurunda kesin bu konuyla alakalı bir şey vardır diye baktım sen 1 senedir zaten bu sorunu yaşıyormuşsun.

her gün geriliyorum demişsin.

o yüzden bence ayrıl. yoksa çok çok daha zor olacak.
0
OgutucuRecep
(01.07.24)
susmayip kendi sinirlarinizi belirlemeyi ve bunlarin arkasinda durmanizi ve nisanlinizla konusmanizi oneririm. aman sorun cikmasin diye kendinizden odun vererek yasayamazsiniz zaten kadin ya da erkek, insanlar buna saygi duymuyor, insanlar ozgun, kendi degerlerine bagli insanlara saygi duyar, baskalarini memnun etmek icin her seye evet diyen insanlara karsi zaman icinde saygi azaliyor. kendinden odun vermek baska orta yolda bulusmak baska bir sey. kendinizden odun vermeyin demek okuz gibi olur, cat cut dan dan biri olun, karsinizdakine kopek gibi davranin demek degil, sizin kirmizi cizgileriniz neler, bir iliskiden ne bekliyorsunuz, korumak istediginiz bagli oldugunuz degerler neler vs. bunlari belirleyip bunlara sagdik kalmak onemli. eger zaten halihazirda her gun gerildiginiz kisiyse bu kisi, isleri daha da agirdan almakta fayda var.
0
kassiopeia
(01.07.24)
Sorunun yaşadığın hikayeden ziyade tepkisiz kalmayı seçmen gibi. İletişim problemini çözmezseniz zamanla birbirinizden soğumanız büyük olasılık. Evlilik zamanı streslidir evet. Birlikte Profesyonel destek almayı deneyin sürecimiz zor geçiyor diye. Düğün masrafının yanında hiç kalır, kendinize yapacağınız yatırım olarak düşünün.
0
hasmetizm 2046
(01.07.24)
nişanda kızın istedikleri olur, abartıyor olabilir misiniZ?
0
nuisance2
(01.07.24)
Nişan öncesi ve sonrasında bunun gibi bir sürü şey yaşayacaksınız çok normal.

Bence oturun bir konuşun derdinizi anlatın. Alttan almak güzel bir şey ama hep siz almayın.
0
Hallegadola
(01.07.24)
kadınlar nişan nikah düğün vb etkinliklerde "bir kere yaşıyorum" moduna giriyor (sözlükte başlığı da var).. hayatının en hayati etkinlikleri. evli değilim, evlenmedim, birkaç evlilik sürecine tanık oldum. insanı dinden imandan çıkarıyorlar. sabrını zorluyorlar. ama ayrılma kararı almak biraz saçma olur. bu süreç harici duruma bak.. suyuna gitmeye çalış, sinirlendiginde dilini ısır:)
0
tabudeviren
(01.07.24)
Son durum ne hocam nişanı atmamışsındır inşallah.
0
komando kani var bende
(17.11.24)
çift terapisi alın boşuna kavga etmeyin
0
bir soru sorcam
(17.11.24)
inşallah atmıştır ya, belli ki anlaşamıyorlar
0
titanyum22
(17.11.24)
olayın nişan ile alakası yok ki. sen geçen eylül ayında da aynı şeyden şikayet ediyormuşsun. kız şirret, sen de eziksin. geçinemiyorsunuz işte. daha ne olması lazım anlaman için

"Ciddi düşündüğünüz adı henüz konulmamış bir ilişki de olabilir veya evlenmiş olabilirsiniz. Ne kadar sıklıkla tartışıyorsunuz? Ne kadar sıklıkla birinizin özür dilemesi gereken bir şey oluyor? Uzun süreli ciddi de düşündüğüm bir ilişkim var ama neredeyse her gün geriliyoruz ve çok sıkıldım bu durumdan. Çevremde bu konularda fikir alabileceğim birisi yok size sormak istedim."
0
abelardo
(17.11.24)
(6)

Birlikte bir hikaye yazalım mı?

sekizdokuzon
Şimdi ben birkaç cümle yazacağım, siz de devam ettirir misiniz? Birbirimizin gözünü oymaktan daha hayırlı bir şey yapmış oluruz şu sitede. Başlıyorum:Sabah kalktığımda yatağın içinde telefonu bulmaya çalıştım ilk olarak. Gözlerim henüz net görmüyordu, bir ton gereksiz e-mail ve bildirim arasında bir
Şimdi ben birkaç cümle yazacağım, siz de devam ettirir misiniz? Birbirimizin gözünü oymaktan daha hayırlı bir şey yapmış oluruz şu sitede. Başlıyorum:

Sabah kalktığımda yatağın içinde telefonu bulmaya çalıştım ilk olarak. Gözlerim henüz net görmüyordu, bir ton gereksiz e-mail ve bildirim arasında bir mesaj dikkatimi çekti, üst üste üç büyük bardak türk kahvesi içmiş gibi ayılttı beni.

...
0
sekizdokuzon
(29.06.24)
Hayır
0
pavlis
(29.06.24)
Gözlerime inanamadım. Yıllardır beklediğim mesaj nihayet gelmişti. Dedemden kalan servetin 45 evlat ve 157 torun arasında paylaştırılması için verdiğimiz hukuk mücadelesi sonuç vermişti. 2045 yılında başlayan bu mahkeme 2087 yılında karara bağlanmıştı. Sonuçta bana kalan bir ufak gezegen ve bir astereoidin kaynaklarını işletme hakkıydı. Bu hiç yoktan iyiydi, çünkü tek dünya devleti kurulduğundan beri dünyada yaşam çok zorlaşmıştı. İnsanlar böceklerle besleniyordu, tüm sular kirlenmişti ve ömründe bir kere et yemiş insana rastlamak bile piyango kazanmak gibiydi. Dedem elon ise bu düzene rest çekmiş ve uzayda farklı bir yaşam tarzı benimsemişti. Ancak kütüğü Dünya gezegeninde olduğundan miras davasına da orada bakıldı.

...
0
emirleblebikemir
(29.06.24)
@emirleb: yatakta doğruldum ve rahmetli dedem Elon'un zihninin upload edildiği servera girip durumu teyit ettim. Tabii hemen edemedim, dedem yazdığım mesaja uzun süre cevap vermedi. Dünya ya da uydu gezegenlerde canlı ya da kendi gibi zihnini upload ettiren kadınlı-erkekle bir grupla birtakım etkinlikler peşinde olduğu belliydi. Chat penceresini titrettim. Bayağı arkaik bir teknolojiydi bu, sanırım 2000 lerin başında kullanılan bir yazışma uygulamasında kullanılmis en son en son. Ama dedem severdi böyle şeyleri, dünyadaki biyolojik gençliğinde yaşadığı her şeye ne kadar ilkel olsa da sapkınlık seviyesinde tapardı. "Dede!" dedim, "Dava sonuçlandı!"
0
🌸sekizdokuzon
(29.06.24)
Dedem o sırada 21.yüzyıl milyarderlerinin hayaletleri ile kafes dövüşü yapmakla meşguldü. Hayattayken yapamadığı şeyleri hayat sonrasına bırakmıştı. Bulunduğu yer vikinglerin valhallası gibiydi. Sürekli olarak kavga ediyor, politik tartışmalara giriyor ve ardından bol şaraplı ziyafete oturuyorlardı. Bana göre hava hoştu, nihayetinde sosyete hayaletinin tantanası kimseyi ürkütmüyordu. Ancak dedem beni tanıyamadı. En son görüştüğümüzde tüm organlarım eksiksizdi, ki bu 30 yıl öncesine denk geliyor.
0
emirleblebikemir
(29.06.24)
Başlık: Birlikte bir hikaye yazalım mı?

Arkadaşım madem aksi bir yanıta diğer oe ve bvyaoe gibi tik atmayacaksın baştan söyle de yazmayalım.
0
pavlis
(29.06.24)
Ben dili ile hikaye yazmak çok sıkıcı.
0
hasmetizm 2046
(30.06.24)
(10)

İzahımı geliştirecek tavsiyeler arıyorum

funl
Kendimi açıklarken rahatsız hissetmesem de, son zamanlarda anlatmak istediklerimi yeterince karşı taraflara iletemediğimi fark ettim. İkna konusunda da başarılı olmayınca söylediklerim havada kalıyor. Ayrıca sorunlar karşısında bazı şeyleri o an düşünsem bile dile getirmeyebiliyorum. Bu yüzden hem k
Kendimi açıklarken rahatsız hissetmesem de, son zamanlarda anlatmak istediklerimi yeterince karşı taraflara iletemediğimi fark ettim. İkna konusunda da başarılı olmayınca söylediklerim havada kalıyor.

Ayrıca sorunlar karşısında bazı şeyleri o an düşünsem bile dile getirmeyebiliyorum. Bu yüzden hem kendi düşüncelerimi toparlamam hem de bu düşüncelerimi net bir şekilde ifade etmem gerektiği kanaatindeyim. Bu konuda gelişmek için neler yapmamı önerirsiniz ? Kitap, video, terapi vs her şeye açığım.
0
funl
(28.06.24)
Retorik diyorsun. Bence güzel konuşan insanları dinlemek ve kelime haznesini geliştirmekten geçiyor. Zihnini sürekli aktif tutman lazım.
0
sekizdokuzon
(28.06.24)
Bir de bu işlerde duygudurum kontrolü önemli. Onun için de meditasyon öneririm.
0
sekizdokuzon
(28.06.24)
Öncelikle konunun uzmanı değilim. Kendi başıma gelenlerden yola çıkarak cevap yazıyorum:

Herhangi bir şeyi açıklarken ben "ya şu kısmı nasıl olsa anlarlar, zaten çok bariz" diye düşünüp yeterince vurgulamadığımı fark ettim. Bunu anlarlar eşek değiller ya dediğiniz bir çok şey bir şekilde anlaşılamayabiliyor. O konuda belki biraz daha Bilal'e anlatır gibi bir yol çizmek lazım.

Bazı şeyleri o an düşünsem bile dile getirmiyorum demişsiniz. Peki bunu sonra dile getiriyor musunuz? Yoksa unutuyor musunuz? Ben aklıma gelen şeyleri sürekli olarak not tutma uygulamasına yazarım. "Asla unutmam bunu" dediğim şeyleri bile unutabiliyorum çünkü.

p.s. "anlayamadım" cevabı harikaydı. neden silindi ki? :)
0
pispinti
(28.06.24)
Belki yapmışsındir ted konuşmalarını gözlemle. nasıl başlıyor nasıl sürdürüyorlar dikkatli izlersen biraz fikir verebilir
0
pembediken
(28.06.24)
İletişimde karşı tarafla konuşurken bakışın şekli ve ilgili konuya dair kelime, bilgi dağarcığı, terminolojinin kullanılması önemli.

Kararlılık ifade eden bakış ve istenen bilginin (maalesef) dışarıdan ithal kelimelerle kullanımı bu zamanda oldukça yaygın.

Yine de genel manada karşı tarafa güven vermek, özel manada ise ilgili kişinin konuya yakın olan hobileri ve diğer önemsediği şeylerle araya bağ kurulabilirse çok şey aşılabilir.
Konuşma esnasında, kendi ses tonumuz diğer çevresel etkenler de kişinin kararında önemlidir.

İletişimden önce karşı tarafı en başta görünümünden tanımak için anahtar kelime : fizyonomi
0
diyecevaplandı
(28.06.24)
Sözlü ve yazılı ifade kabiliyetini geliştirmenin birinci adımı çok okumaktır. Ne kadar çok okursan o kadar gelişir.

İkinci adım münazaradır. Bunun için maalesef oltam bulmak sıkıntılı. Arkadaş gruplarında onların aklına yatmayan bir tez ileri süreceksin ve onları iknaya çalışacaksın.

Birinci adımda mesafe katetmeden ikinci adımın faydasını göremezsin. Rus klasikleriyle işe başla. Oku. Çok oku.
0
Mirket
(28.06.24)
Belki mükemmel işe yaramaz ama kesinlikle denemeye değer ve zaman kaybı değil.

ChatGPT'ye bir iş yaptırmaya çalışın.
Çünkü ondan istediğinizi tam olarak tarif edemezseniz yanlış yapıyor veya tahmin ediyor. Yeterince iyi açıklamadığınızı farkediyorsunuz.

Bu hem sizin istediğiniz yönde sizi geliştirebilir hem de yapay zekadan faydalanmaya erkenden başlamış olursunuz.
0
michael_knight
(28.06.24)
bir paragraf okuyup sesli şekilde özetlemek, farklı kelimeler kullanmak
kendi ses kaydını dinlemek
0
mantık
(28.06.24)
Para verip iletişim eğitimi de alabilirsin. Kabiliyetine göre Bir veya iki sene vakit ve emek harcaman gerekir ama iletişimden çok daha fazlasını öğrenmiş olursun. Vücut yapmaktan daha kolaydır. Ha bir de evet, bol bol okusan güzel olur. Boş günümde 300 sayfalık kitap bitiyorum ben.
0
hasmetizm 2046
(28.06.24)
karsi tarafi ikna etmenin yolu az konusup, cok dinlemekten geçer. dinleyeceksin ki karşı tarafın hem sempatisini kazanacaksın hem de hakkında veri toplayacaksın. Daha sonra çok detaylarda boğulmadan, meseleye fokuslanarak hazirlikli sekilde konuşacaksın. Konustugun ortam, yer, zaman, ortamdaki kisi sayisi, ses tonu, giydigin kiyafet bile etkili.
0
tekdir ile uslanmayan kiz
(28.06.24)
(9)

Yıllar sonra evlilikte heyecanı, ilgiyi, neşeyi nasıl canlı tutuyorsunuz?

psmstc
Bizim 5-6 sene oldu. Çocuktan ve zor yaşam koşullarından sonra Bir yüz eskimesi karşılıklı heyecanı ilgiyi yitirme kayıtsızlık durumları var.Nasıl aşarız? Aşanlar nasıl yapıyorsunuz?
Bizim 5-6 sene oldu. Çocuktan ve zor yaşam koşullarından sonra Bir yüz eskimesi karşılıklı heyecanı ilgiyi yitirme kayıtsızlık durumları var.

Nasıl aşarız? Aşanlar nasıl yapıyorsunuz?
0
psmstc
(28.06.24)
Aşmak yok, uyum sağlamak var. Kimse kendini kandırmasın, anlık yükselmeler olur da bundan sonrası monoton.

Kim kimi her gün görür de bıkmaz ağa düşününce bile bunaldım.
0
pavlis
(28.06.24)
Hevesi ve merağı canlı tutmak için oldukça emek sarf etmek ve zaman ayırmak gerekiyor. Ben macera ve keşif hislerini canlı tutmanın önemli olduğunu düşünüyorum bu konuda. En basit yolu da doğada yürüyüş yapmak ve bisiklet sürmek, tercihen dağ zirvelerine ulaşmak. Konfor alanından çıkıp fiziksel bir mücadeleye ekip olarak girmek yanında eğlence ve başarı tatmini de getirecektir. Herkes doğayı sever. Yarışmacı olmak da çok keyiflidir. Challenge'ları tiktok yerine gerçek hayatta gerçekleştirmek tamamlanmış hissettirir.
0
hasmetizm 2046
(28.06.24)
Youtube-Dr. Gülcan Özer. Güzel tespit ve uygulanabilir önerileri var.
Beniö tecrübelerim; birbirimizi ihmal etmemek önemli. Çocuk, ezber bozduran bir durum. Güvendiğiniz biriyle işbirliği yapıp, çocuksuz bir hafta sonu iyi gelir diye düşünüyorum. Aranızdaki bağa dikkat çekmek istiyorum bir de. Zayıfladığında ya da koptuğunda, ilişkideki konumunuzu konforsuz duygular eşliğinde görebilirsiniz. O bağı canlı tutmak için tüm şeffaflık ve kırılganlığınızla kalbinizi açmak güven duygunuzu tazeler. Özlem duyduğunuz günler ya da spesifik bir gün seçip; serzenişte bulunmadan sadece o güne dair hislerinizi ve özleminizi dile getirmek, bir başlangıç olabilir.
0
from where i ride
(28.06.24)
beraber aktiviteler +1

mumkunse cocuksuz. cocuk kucukse neneye dedeye teyzeye vs. birakilabilir mesela veya basbaba biseyler yapilir. cocukla da tatil yapilabilir tabii...

gulumsemek, el tutusmak, kucuk surprizler gibi basit seyler de guzel. Turk kulturunde insanlar bu konularda daha "kasinti" oluyor ve muhafazakarlik da var. daha rahat olmak gerekiyor bazen. ya da yapabildiginiz kadar.

not: evli degilim. cocugum yok :)
0
ermanen
(28.06.24)
ilişkide heyecan olması durumunu anlamıyorum. aynı heyecan döngüsünü yaşamaya devam etmek istiyorsa bir insan zaten evliliğe hazır değil demektir (sorunun yanıtı değil gibi ama). tekdüzelik de güzel bir şey.
0
deartheodosia
(28.06.24)
Eger ingilizceniz varsa Esther Perel ve Gottman Institute cok guzel kaynaklar yayinliyor bu konulara iliskin, ozellikle uzun sureli iliskiler ve evliliklerle ilgili.
0
kassiopeia
(28.06.24)
ortak aktivite vs. yalan dolan o işler. kısa vadede işe yarar, sabun köpüğü gibidir.

ilişkilerin doğası bu, bi noktadan sonra monotonluk kaçınılmaz. sevgi geçer, saygı baki kalır lafı var ya, çıkış noktası bu gibi durumlar işte.

ya bunu kabulleneceksin ya da bu diyardan göçeceksin. sanma ki herkes ilk günkü heyecanında, aşkında yaşıyor. hele çocuk olduktan sonra.
0
hops
(28.06.24)
saygı çok önemli.
0
kumandanim
(28.06.24)
bizde çocuk yok, başladı böyle şeyler :D

bazen birlikte aktivite yapıyoruz.
bazen libido tavan yapıyor evden çıkmıyoruz.

ama genellikle ev arkadaşı gibi takılıyoruz herkes kendi kabuğuna çekiliyor.

normalde önceden daha sık birlikte vakit geçirirdik ama tükettik sanırım.

dedikleri gibi sıkılmak kaçınılmaz gibi duruyor. yani ilişkiler de hayat gibi sinüs dalgası gibi inişli çıkışlı. insan bazen kendinden bile sıkılıyor, sürekli gördüğün bir insandan da sıkılmak normal bence.

o yüzden başka arkadaşlar, hobiler falan olmalı.
0
ananiyimioguz
(28.06.24)
(23)

Her işyerinde mutlaka bulunan karakterler

sekizdokuzon
Burada birlikte bir toparlayalım bunları, görünce şaşırmayız. Ben başlıyorum: Borsada sürekli hisse senedi kovalayan erkek.
Burada birlikte bir toparlayalım bunları, görünce şaşırmayız.

Ben başlıyorum: Borsada sürekli hisse senedi kovalayan erkek.
0
sekizdokuzon
(26.06.24)
klima savaşlarına neden olan kadın.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(26.06.24)
Astroloji vb. şeyleri fazla ciddiye alan biri.
0
auroraaurora
(26.06.24)
Alaylı, ulu bilge
0
pavlis
(26.06.24)
Patron yalakası. Onun yerine sen yerin dibine girersin. Onun o davranişlarını, konuşmalarını gördükçe, küçüldükçe küçülürsün en sonunda bir bakmışsın nokta kadar kalmışsın ama o hâlâ aynı şekilde yalakalığına devam ediyor. Başkası adına utanmak çok kötü.
0
rock n roll
(26.06.24)
bütün dedikodulara hakim çaycı-idari personel
sürekli aynı hikayeleri anlatan yaşlı amir
0
Hallegadola
(26.06.24)
Çalışma hayatında bir bilemedin iki kere geç saat mesaiye kaldığı halde sanki uzun bir dönem öyle geçmiş gibi "ohoo biz sabahlara kadar çalışıyorduk burda" diye yerli yersiz sürekli bundan bahseden tip. Çalıştığım 3 yerde de vardı.
0
akhenaten
(26.06.24)
Hiçbir şey bilmeden işte tutunanlar.

Yılın yarısını hasta geçirenler.
0
kimlanbu
(26.06.24)
beyaz yaka silkeleme odaklı ürünleri öve öve bitiremeyen tipler.
0
hops
(26.06.24)
klimayı sürekli açık tutmak isteyenler klimanın hiç açılmamasını savunan iki kişi.
0
liberal
(26.06.24)
şadan abi. her şeyden bahseden adam/kadın.
0
Improbable
(26.06.24)
Libidosu yüksekler
Mutsuz evliliğiyle yüzleşmemek için hibrit çalışma ortamında her gün ofise gelip, mesaiye kalarak haber okuyanlar
Gizli işsizler
0
gabe h coud
(26.06.24)
Birbirini anında bulan dedikodu sevenler. Komik tarafı en çok da birbirlerinin dedikodusunu yapmaları. Arada bana da gelip bir dedikodu bilgisi verir ve benim de onlara başka dedikodu aktarmamı beklerler, benden karşılık bulamayınca dışlarlar sonra.

Bir de şehir/iş değişikliği öncesi hoşlandığı erkeklere açıkça asılan evli kadınlar var.

Güne futbol sohbeti ile başlayıp, ikinci el araba bakarak devam edip, Facebookta okudukları gerçek olmayan bilgileri paylaşarak tamamlayanlar.
0
hasmetizm 2046
(26.06.24)
Ben burdayim demek icin hareketleriyle, sesiyle surekli kendini gosterenler. Yuksek sesle konusur, herkesle bi muhabbeti vardir, her ortami bilir, sirketteki tum giybetlere hakimdir, her seyin en dogrusunu o bilir. Sen neymissin be abi hesabi ama kadin da olabilir bu.

Isi onemsiyormus gorunup aslinda ona buna is cakmaya calisan, surekli ustunden is atarken kendi yaptigi sacma seyleri de bir kilifa uydurmaya calisan, saat 5 oldu mu sivisan, surekli “bana ne yeaa” modunda yasayan tip.
0
mor oje
(26.06.24)
sabahları kahve içmeden ayılamıyorumcular
0
jülsezar
(26.06.24)
şortla gelenlere “oohh tatile mi geldin” diyenler
0
respect
(26.06.24)
Surekli sikayet edip enerji emenler, dilinde birakip gidicem diyenler.
0
Feriyaanim
(26.06.24)
Aslinda bunlardan her ortamda var; cok arkadas canlisi, samimi davranip, kuyunu kazanlar.
durmadan cocugundan, kocasindan bahsedenler.
0
durgunfoton
(26.06.24)
Ağzı ya da teni kokanlar.
0
gabe h coud
(26.06.24)
Arkadaşlarına yıllardır evinden dışarıdan hiç bir şey getirmeyen ikram etmeyen tiplerin, yenilecek bir şey söz konusu olduğunda yiyicilikte ve bedavacılıkta anında ilk sırada olmaları, lokmaları götürmeleri.

Böyleleri ortamda olmadığında ikramlarınızı yapmanız tavsiye edilir.
0
diyecevaplandı
(26.06.24)
her boka muhalefet eden, gevezeliği ile sohbet adı altında cinayete teşebbüs eden ama hiçbir iş yapmayan, başkalarına iş yaptırmaya çalışan fosil, yaşlı çalışan.
0
wilhelmwasmuss
(26.06.24)
geç gelen personele ''bizde yemeğe çıkıyorduk'' diyen biri mutlaka vardır :')
0
since1907
(26.06.24)
Birileri için sürekli para toplayıp altın almak isteyenler ve buraya ait olmadığını düşünen, kendini geri plana atmış zeki mi yoksa asosyal mi olduğu belli olmayan tip.
0
ruhen hastayim ben
(26.06.24)
Boynerden sürekli kargo bekleyen kadın.
0
🌸sekizdokuzon
(26.06.24)
(10)

Dövme yaptırmış kişiler sorular aşağıda?

ulukayin
Dövme yaptırırken o anın acısını eşdeğer bir acıyla tarif edebilir misiniz? Son zamanlarda Ankara’da dövme yaptırmış kişiler minimal dövme fiyatları hakkında bilgi verebilirler mi? Cevap veren herkese teşekkürler.
Dövme yaptırırken o anın acısını eşdeğer bir acıyla tarif edebilir misiniz? Son zamanlarda Ankara’da dövme yaptırmış kişiler minimal dövme fiyatları hakkında bilgi verebilirler mi? Cevap veren herkese teşekkürler.
0
ulukayin
(25.06.24)
İgnenin dövdüğü yerlerde gerçek yanma hissi. Sıcak demir gibi işte ama ince uçlu hali.
0
pavlis
(25.06.24)
yapılan bölgeye göre ve kişinin acı eşiğine göre değişiyor acı. en az acıyan yerin acısı (bence omuz) benzetebildiğim bir acı yok. herkes yaptırabilir gibi geliyor. bir de küçük dövme için acı yok diyelim bence
büyük alanlar ve özellikle gölgelendirme çok acıtıyor. bitmeyen çılgın bir yanık acısı gibi. sürekli kaynar su döküyorlar gibi.
fiyat konusunu bilmiyorum, son dövmem yapılalı10 yıl olmuştur. ilki ise 27 yıl oldu
0
1980
(25.06.24)
Iki kolumda (biri ust kol, digeri alt kol) 2 dovmem var. Aci pek hissetmedim, minik cizikler atilmasi derdim ben. Oyle cok acimadi ama kemik ustu daha fazla aciyormus sanirim.
0
mor oje
(25.06.24)
Mobildeyim editleyemedim 2. dovmemi ankara’da yaptirdim, kendi tasarimimi dovmecimle yorumladik. 2 sene once 3.000 tl idi. Siyah (baska renk yok) ve ince cizgili, isaret parmagi uzunluguna yakin.
0
mor oje
(25.06.24)
Acısı pütürlü duvarda bir yerini çizmek gibi, bazısı dayanamıyor ama çok hassas bir yere yaptırmazsanız tatlı bir acı. Bence esas problem 1 hafta sonra öyle bir kaşınıyor ki yolup atasınız geliyor. Güncel fiyatlar hakkında bilgim yok.

Ucuz diye dandik bir yere yaptırmayın, ömür boyu taşıyacaksınız.
0
kimlanbu
(25.06.24)
@kimlanbu çok iyi tarif olmuş.

(burada da diğer sosyal medya platformları gibi " @ " mi kullanıyorduk unutmuşum. çok uzak kalmışım ben buralardan :)
0
1980
(25.06.24)
ust kolumun arka tarafinda var, dirsekle omzumun ortasinda.
sekli cizerken cok bisey hissetmedim, duvara surtunmek gibi belki ama aci diyemem, sahsen kas almak bence daha cok can yakiyor ozellikle gozlerin dis kisminda. lazer epilasyon da daha kotuydu.

bunda bi tek golgelendirme yapilirken epey bi acimisti, o da golgeleme yapilan yer tam kol derisinin inceldigi yere denk geldigi icin. onda da ayni anda 8 tane fln igneyle deldigi icin daha cok aciyor, sert bir kazima hissi gibi, ama yanma hissi de var beraberinde.

2019 da Kadikoy'de bilindik duzgun bir yere 800 lira varmistim 7-8 cm minimal olmayan dovme icin. dovmenin uzerini strec film gibi bir bantla kapatmislardi, 1 hafta sonra banti cikarip hayatina devam et demislerdi. ne kasindi, ne kabuk bagladi, ne dokuldu, ne yikayip bakim yapmam gerekti, tertemiz bur surecti. hatta o bandi cikarmak dovmeden daha cok acimis olabilir.

yeni dovme yaptiracak olursam asla bant kullanmayan yere yaptirmam.
0
taurina
(25.06.24)
en önemli kriter nerene yaptıracağın. kol bölgemde iki dövme var, acısını hatırlamıyorum bile.
0
sir gawain
(25.06.24)
bildiğim kadarı ile (tamamen hatalı olabilirim) ayak bileğinin altındaki yer (soket çorabın kapladığı alanlar) pek dövme tutmuyor, deri çok çabuk yenileniyor ve dövme zamanla kayboluyor. o bölgeye bir nokta yaptır acısını öğren. sor tabii ama emin olmadan yaptırma, belki yanlış biliyorumdur.

başka bir çözüm, dövmeciye gidip herhangi bir renk kullanmadan boş iğne ile makineyi gezdirsin derinde ne kadar acığıdığını öğrenmiş olursun, zaten iki çizgi atacak, renk de yok dolayısı ile ustalık gerektirecek de bişi yok, zaman + malzeme parasıyla ne kadar acıdığını öğrenirsin. kötü oldu iyi oldu diyecek bir durumda yok. her hangi bir izde kalmayacak.
0
selam
(26.06.24)
Kumsalda sıcak kumlara basmak gibi tarif ediyorum ben. İğneyi çekince gölgeye girmiş gibi, krem sürünce de denize girmiş gibi. Hangi bölgenin ne kadar acıdığı grafikleri var nette ama herkes için geçerli değil elbette. Bence en çok kemiğe yakın yerler acıyor.
0
hasmetizm 2046
(26.06.24)
(8)

sinir patlaması

kondansator
alakalı alakasız konularda gereksiz, sonradan pişman olacağınız tepkiler vermemek adına nasıl bir yol izliyorsunuz? her adımınızı filtreden mi geçiyorsunuz?
alakalı alakasız konularda gereksiz, sonradan pişman olacağınız tepkiler vermemek adına nasıl bir yol izliyorsunuz? her adımınızı filtreden mi geçiyorsunuz?
0
kondansator
(24.06.24)
Söyleyeceğim her söze, göstereceğim her davranışa dikkat ediyorum. Sonradan pişman olmamak için mecburen dikkat ediyorum. Bir de bu sinirlendiğim şey zaten 1 saat sonra bile sinirimde ciddi fark yaratıyor yani daha sakinleşmiş oluyorum. Belki de ertesi gün hatırlamayacağım bir şey için ne kendimi yıpratırım ne karsımdakini.
0
rock n roll
(24.06.24)
Bu işler bazen pek nasihatla düzelmiyor. Önce sütten ağzın yanması gerekebiliyor.

Sonrada pişman olmamak için pişmanlığa sebep olabilecek kişi ve hususlardan en baştan olabildiğince uzak kalmak önemli adımlardan biridir.
0
diyecevaplandı
(24.06.24)
Bu sorunu çok yaşıyorum özellikle pms döneminde. Psikiyatriye gittim anlattım. Öfkeli günler için bir ilaç verdi. Kendini kötü hissettiğinde kullan dedi, sakinleştirici gibi bir şey.
0
turuncu tonlarda
(24.06.24)
O derece sinirlenmiyorum ya. Hayatımda hiç böyle öfke patlaması yaşamadım, sadece filmlerde falan olur sanıyodum ben bunları :/

En fazla kendi içimden söverim geçerim, 10 dk sonra unuturum
0
nundu
(24.06.24)
Evet, bende var. Duzelmiyor. Terapi alacağım.
0
prole
(24.06.24)
ben haklı olduğum konularda itiraz da geliyorsa eğer karşı taraftan, çok ağır tepkiler verebiliyorum işyerimde. yani elimde ne varsa o an fırlatıyorum, maddi değerine bakmaksızın. üstümdeki yeleği falan yırtmışlığım var.
şantiyelerde senelerdir, en cahil insanlarla uğraşıyorum. bende psikolojik bir sıkıntı yarattı sanırım. sonradan tabiki hep pişman oluyorum, ama o an patlamazsam kalp krizi falan geçiririm sanırım.
takip edeyim önerileri dinleyeyim ben de.
0
artci sarsinti
(24.06.24)
bir iki olayda karşımdaki insanları korkuttuğum için sonrasında çok üzülmüştüm. bu tecrübeye ek olarak bu toplumda sinirlenip elde edeceğimiz hiçbir şeyin kazanımlarımızla kıyaslanacak bir şekilde sinirlenmeme değmeyeceği hissiyle 5-6 yıldır sakin sakin geçiniyordum. önceki gece arabamın yanında ağaç dallarını yükleyen kamyon şoförüne "geri al da çıkayım, siz devam edin" dedikten sonra sırıtarak "bi şey olmaz yeae" yanıtını alınca yine bir mafya babasına dönüştüm. iş makinalarını falan postaladım ama durduk yere mahalleye reklam oldum muhtemelen. bu pişmanlık bi 5 sene daha götürür:)
0
her giriste sifresini unutan adam
(24.06.24)
Uzun güzel bir cevap yazmıştım otomatik çıkış yapınca silindi. Kısaca başlıkları yazayım merak eden mesaj atarsa anlatırım gerisini.

1. Duygularımızdan kendimiz sorumluyuz. İnsanların söz ve eylemlerine kızdığımızı düşünürüz ama bizi asıl kızdıran bu söz ve eylemleri nasıl düşündüğümüzdür.

2. Öfkeyi pik noktasında durdurmak imkansızdır, yapılacak en iyi şey öfkeleneceğimizi farkedince uzaklaşmak nefes almak ve sakinleşmeyi beklemektir.

3. Konforsuz duygularımızı nelerin tetiklediğini bulmak için bizi kızdıran/öfkelendiren şeylerin listesini yapmak bir sonraki çatışma için farkındalık yarayacaktır.

4. Konforsuz hissederken neler düşündüğümüzü anlamak için basit bir çalışma yapabiliriz. Bizi 10 üzerinden 5 şiddetinde kızdıran bir anıyı hatırlayıp odaklanalım hikayeye, sonra da kafamızdan geçenleri yazalım. Özgürce yazın. Sonra bu yazıyı inceleyip içerisindeki suçlamaları yargıları haklılığı tespit edelim. Bu konforsuz hissederken genel düşünce yapınızdır.

5. Düşünce yapısı karakteri, karakter de kaderi belirler.

6. Hayatımızı güzelleştirmek için kendimizi konforsuz hissederken de ifade etmeyi öğrenebiliriz.
0
hasmetizm 2046
(24.06.24)
(2)

Erkek spor kıyafeti

kararsızataletfilozofu
Artık slim fit medium beden giyemediğim için yeni spor kıyafetleri parça parça almayı planlıyorum.Kilo 88 , boy 1.78 regular fit tarzı, basketbolcu kıyafetleri gibi biraz bol giyinmeyi planlıyorum.İnsanlar sporda bile güzel giyiniyor özeniyorum millete, ben normalde bile düz t-shirt giyip çıkıyorum
Artık slim fit medium beden giyemediğim için yeni spor kıyafetleri parça parça almayı planlıyorum.
Kilo 88 , boy 1.78 regular fit tarzı, basketbolcu kıyafetleri gibi biraz bol giyinmeyi planlıyorum.

İnsanlar sporda bile güzel giyiniyor özeniyorum millete, ben normalde bile düz t-shirt giyip çıkıyorum dışarı
Önerdiğiniz marka/modeller var mı ?
0
kararsızataletfilozofu
(21.06.24)
Türk insanının alışkanlıklarına bakmayın siz onlarda sosyal medyada markaların pr'ına göre hareket ediyorlar. Sorsan bir de açız derler. Hani ''yurtdışı'' güzellemesi yapılıyor ya yurtdışında insanın dış görünüşüne arabasının markasına göre değil kişiliğine ve karakterine değer verilir yurtdışında çok zengin insanlar bile alalade arabalara biniyor basit telefonlar kullanıyor ucuz kıyafetler giyiyor Tavsiyem siz düz t-shirt'e giymeye devam edin kendiniz olun. Nerede ucuzsa oradan alışveriş yapabilirsiniz hem paranız cebinizde kalır illa marka olacaksa LCW, Defacto, Koton, Colins gibi Türkiye'nin global markalarını tavsiye ederim.
0
doharkoman
(22.06.24)
Pamuklu t-shirt ile spor yapmayı seven insanlar da var elbette ama sırılsıklam oldukları da bir gerçek. Under armour gibi kaliteli ve pahalı markalar üstün kaliteli sentetik iplikler ve özel dokunma teknikleri kullanarak hem 4 yöne esneyen hem de çok hızlı kuruyan hem de yumuşak olabilen kumaşlar üretir veya kullanır. Benim onlarca kıyafetim ve ayakkabım var bu markadan. Sadece İç çamaşırını dâhi öve öve bitiremem. 5 senedir rengi bile değişmedi, ilk günkü gibi, tanesi 500 TL.
Spor yapmayan insanın sportif giyimi saçma bulup amacı anlamaması gayet doğal.
İndirim zamanlarını takip etmek önemli böyle pahalı markalarda. Daha yeni %30 indirim yaptılar bir kaç şey ben de aldım kendime. Decathlon da bu sezon kaliteli ürünler getirmiş. Daha uyguna fena olmayan kalitede spor ürünleri alabilirsin. Önemli olan nokta esnek, hızlı kuruyan ve yumuşak rahat kumaşlı olması. Ne kadar ekmek o kadar köfte açıkçası.
0
hasmetizm 2046
(22.06.24)
(2)

Bel/göğüs çantası alternatifi

Tisatiaşer
Merhaba. Tshirt altına şort giydik. Tempolu yürüyüş yapıcaz, belki otururuz bir yerde de. Şortun cebi yok veya eşyaları koymaya uygun değil. Anahtarlar, sigara, cüzdan, telefon, peçete taşımak istiyoruz. Şu göğse çaprazlama takılan çanta yerine alternatif ne kullanalım da daha şık olalım? Teşekkürle
Merhaba. Tshirt altına şort giydik. Tempolu yürüyüş yapıcaz, belki otururuz bir yerde de. Şortun cebi yok veya eşyaları koymaya uygun değil. Anahtarlar, sigara, cüzdan, telefon, peçete taşımak istiyoruz. Şu göğse çaprazlama takılan çanta yerine alternatif ne kullanalım da daha şık olalım? Teşekkürler
0
Tisatiaşer
(21.06.24)
10 litrelik mini sırt çantası olabilir decathlonda satılan. Ben (E) o tarz durumlarda kullanıyorum.

www.hepsiburada.com
0
jülsezar
(21.06.24)
www.decathlon.com.tr

Bu torba matara kullanılan model

www.decathlon.com.tr

Bu daha genişi

www.decathlon.com.tr

Basit iş gören model fakat kumaşı kalın.
0
hasmetizm 2046
(22.06.24)
(7)

Doğada yürüyüşe çıktım en fazla kaç km yürünür?

hasmetizm 2046
Kamp malzemesi almadım yürüyüp döneceğim. Tecrübem yok ne kadar zorlayayim bilemedim kendimi. 2 saatte 10 km yürüdüm. 15km daha rota var. Geri dönebilir miyim bilmiyorum git gel 50km olacak. Yemeğim suyum çig çerezim magnezyumum ve powerade im var. Kondisyonum güzel ama bacaklar pes eder mi bir yerd
Kamp malzemesi almadım yürüyüp döneceğim. Tecrübem yok ne kadar zorlayayim bilemedim kendimi. 2 saatte 10 km yürüdüm. 15km daha rota var. Geri dönebilir miyim bilmiyorum git gel 50km olacak. Yemeğim suyum çig çerezim magnezyumum ve powerade im var. Kondisyonum güzel ama bacaklar pes eder mi bir yerden sonra? Teşekkürler
0
hasmetizm 2046
(12.06.24)
öncelikle bir başkası nerede olduğunu bilsin. rotada çok önemli bir şey yoksa, aynı dağ tepe ise toplam 30km'yi geçme derim. ama tamamı da yapılır. dinlenirsin arada. tecrübe olur.
0
gabe h coud
(12.06.24)
Yemegini ye don guzel kardesim. Epey yol yapmissin, bu sefer az gelirse bir sonrakine biraz daha arttirirsin. Pes eden yer pes eder, yururken de sakatlanilabilir.
0
osssy
(12.06.24)
Osssy+1

Daha dönüş yolu var, belki yorulacaksınız dönüşte. İlk seferde zorlamanın manası yol ve gereksiz riskli
0
jülsezar
(12.06.24)
Tek başınaysan ve daha önce yürümediğin bir rotaya gidiyorsan ya @gabe'in dediği gibi konumunu, rotanı başkalarıyla paylaş ya da boşver bu seferlik böyle olsun de zorlama.

50 km güzel mesafe bisiklet falan da sürüyordun sen hatırladığım kadarıyla ama ultra maraton yürümüş olacaksın daha önce o mesafeleri yürümediysen bacakların bir yerden sonra olmuyor agam diyebilir :)
0
chicha_v2
(12.06.24)
2 saatte 10 km hiç fena değil, dönüşle beraber toplam 20 km bence ilk sefer için gayet iyi.
0
kumandanim
(12.06.24)
Magnezyum varsa ötesi önemli değil, akşama kadar yürürsün de :) ilk sefer için abartma bence de. Dönüş her zaman daha zordur.
0
Mirket
(12.06.24)
Cevaplar için teşekkürler.

Bildiğim rota daha önce bisiklet sürmüştüm. Baraj kenarında toprak yol. leylekler, kara bataklar ve ördeklerin çam ağaçlarındaki yuvalarda takıldığı efso manzaralı bir rota kendisi. 26 km mesafe, 850m toplam yükseklik ile 5 saatte bitirdim rotayı. Bacaklar sağlamdı hala ama ayaklarım bitti güzel patika koşu ayakkabısına rağmen. Quadricepslerim hiç bu kadar pump olmamıştı. Yürüyüş güzel spormuş. Dönüşte otostop yaptım. Sıcak çok etkilemedi çünkü daha yeni uv 50 korumalı şapka, pantolon ve uzun kollu t-shirt almıştım Decathlondan. Meraklısı varsa tavsiye ederim hiç hissettirmedi 38 derece sıcağı.
0
🌸hasmetizm 2046
(12.06.24)
(6)

Sosyal fobisi olanlar bunu çözebildiniz mi?

psmstc
Şöyle ki bende bu problem eskiden yoktu sadece ufak çekingenliklerim vardı işte toplu ortamda söz alarak konusamama gibi ama 30 yaş sonrası ne hikmetse çıkıverdi. Biryandan ağır depresyonla birlikte seyrediyor.İlaç ve diğer maruz kalma terapi vs ile çözüm bulabilen var mı? Şimdiden teşekkürler.
Şöyle ki bende bu problem eskiden yoktu sadece ufak çekingenliklerim vardı işte toplu ortamda söz alarak konusamama gibi ama 30 yaş sonrası ne hikmetse çıkıverdi. Biryandan ağır depresyonla birlikte seyrediyor.


İlaç ve diğer maruz kalma terapi vs ile çözüm bulabilen var mı?

Şimdiden teşekkürler.
0
psmstc
(12.06.24)
evet ben terapi ve ilaçla çok ciddi yol aldım.

yapı olarak hep çekingendim ama sosyal fobi boyutunda bir şey yoktu. 18 yaşındayken sevgilimden depik yiyip yeni yerleştiğim bambaşka bir şehirde yapayalnız, ağır depresyon geçirince çok kötü oldum, hepsi birbirini tetikledi ve 2-3 yıl süren, zaruri ihtiyaçlar dışında sokağa çıkmayı bile zorlaştıran felaket bir sosyal fobi oluştu.

o dönem imkanım olmadığı için sadece ilaç tedavisine devam edebilmiştim, o bile çok yardımcı olmuştu. daha sonra çeşitli sebeplerle depresyon tetiklendiği için bu sefer terapiye gittim, sosyal fobi mental olarak kötü durumda olmama rağmen pek yoktu.

terapi ve tekrar ilaçla şimdi hiç yok. bu arada anksiyete, kaygı bozukluğu, depresyon da semptom itibariyle sosyal fobiyle karıştırılabiliyor. belki sosyal fobiniz yoktur ama insan içine çıkmak mental olarak yorucu, tahmin edilemez, ürkütücü geliyordur. çünkü bana başta sosyal fobi denmişti ama terapistim sonrasında sosyal fobim değil de çok yoğun anksiyete/obsesif kompülsif bozukluktan muzdarip olduğumu söylemişti, öyle değerlendirdi yani.

kendi adıma benim için en önemli şey meşguliyet ve sürekli dışarı çıkmak için sebep olması. eğer depresyona meyilli biriyseniz zaten eve kapanmak veya sosyal yaşamdan soyutlanmak ister istemez tetikler bu tip şeyleri. ama işte okul, iş, arkadaş ortamı vs. bi şekilde devamlı sosyallik ortamı varsa hem azalıyor hem de daha kontrol edilebilir hale geliyor. tabii önce terapi ve ilaç gerekebilir, sosyal fobili adam ha deyince topluma karışamıyor, onu yapacak seviyeye gelebilmesi lazım önce.

velhasıl karakteriniz değişmez, yine çekingen ve biraz ürkek gibi olmanız olası ama çok ciddi mesafe kaydedip bunu sorun olmaktan çıkarabilirsiniz elbette. ben 30 adım ötedeki bakkala giderken akla karayı seçiyordum, düşünün nasıl berbat bir yaşam. şimdi mental olarak süper durumda değilim ama don atlet şehir turu bile atarım, o konuda kafam çok rahatladı.

***

bu arada "kendine zorla" tavsiyesine hem katılıyorum hem katılmıyorum. yazdığım gibi iki ucu da görmüş biriyim, bu açıdan değerlendirme fırsatım oldu. bir yandan evet, bilinçli ve aktif mücadele etmeniz gereken süreç olacak elbette ama ilaç ve terapi desteği bence çok önemli. kolunuz kırıkken basketbol oynamaya kalkmazsınız. en başta doktora gidersiniz, tetkikler yapılır, koldaki problem tespit edilir, alçıya alınır, iyileşme süreci olur vs... sonra yavaş yavaş tekrar kolu güçlendirmeye ve fiziksel aktiviteye dönersiniz. kolunuz kırıkken basketbol oynayamadığınız için ağlayıp salak veya beceriksiz olduğunuzu, bi haltı beceremediğinizi vs düşünür müsünüz? bu da öyle. kendinize yüklenmeyin. o zaman daha kötüye gidiyor.
0
mark greg sputnik
(12.06.24)
Bu tamamen sana bağlı, kendini zorla. Gerçekten hiç kolay değil biliyorum. Kendimden biliyorum. İnsanlarla konuşmaya kendini zorla. Ben de bir zamanlar senin gibiydim. Buraya ilk hesap açtığımda cekingenliğimden sorulara cevap veremiyordum, sanki beni görüyorlar:))
Okey falan oynuyordum internette, tanımadığım okey arkadaşım özelden soruyor taşlarımı, taktik falan veriyor, soru soruyor cevap veremiyordum, beni görmüyor ya görmüyor ona rağmen tövbe tövbe :))
O yüzden sana bağlı konuşmak zorundasın insanlarla. Başka türlü düzelmez. Bazen kendimizi zorlamak dışında cozemiyoruz durumu.

Tek başıma dışarı çıkmaya çekiniyordum. Şimdi en sevdiğim aktivite tek başıma dışarı çıkmak.
0
rock n roll
(12.06.24)
İlaçlarla vesaire çözemezsiniz. Benim gördüğüm kadarıyla Türkiye'de en büyük sorun aileler çocuklarını birey olarak yetiştirmiyor özgüvensiz kişiliksiz karaktersiz köle gibi yetiştiriyorlar okullarda da, askerlikte de bu böyle gidiyor. Bu yüzden insanlar farklı olmaktan (burada asla milli manevi değerlere saygısızlık yapan sapkınları ifade etmiyorum) çekiniyor. Hemen herkes başkasının ağzına bakıyor toplum tarafından onay bekliyor kabul görmek istiyor. şu forumda açılan başlıklara bakın mesela Türkiye'de insanlar başkalarının fikirlerini çok önemsiyor kendi kararlarını kendileri düşünüp karar vermek yerine toplumdan dışlanmak veya kabul görmemek korkusuyla toplum onayına sunuyorlar.

Çözüm olarak bakış açınızı değiştirin kimseden onay beklemeyin. Spor yapın kendinizi her alanda geliştirin ibadet edin. İnsanlarla aranıza mesafe koyun.
0
doharkoman
(12.06.24)
İletişim eğitimi alarak çözdüm. Utanç ile ilgiliydi benimkisi, tecrübeme göre diğer insanlar da farklı değil.
0
hasmetizm 2046
(12.06.24)
iş ya da belli bir tema varsa sosyalleşebildiğimi
normal ortamda çekingen olduğumu fark ettim

ufak adımlarla small talk tan muhabbete geçmeye çalışıyorum özellikle yeni ortamlarda
terapi sürecinde fark ettim bu eksiğimi
0
bir soru sorcam
(12.06.24)
sosyalleşirken stres sonucu terleme yaşayan/yaşamayan var mı?
normal bir süreç midir
0
bir soru sorcam
(23.06.24)
(18)

Birlikte çalıştığınız insanlar

sevilen progressive türkücü
İş arkadaşlarınız ya da birlikte çalıştığınız insanlar zeki mi? Bazen bir şey konuşurken saçmalıyorlar. Bazen de anlatılanı anlamıyorlar. Hepsi öyle değil tabii zekiler de var. Normal düzeyde olabilir tabii ki ama bazen anlam veremiyorum.Sizin çalışma arkadaşlarınız da böyleler mi?
İş arkadaşlarınız ya da birlikte çalıştığınız insanlar zeki mi? Bazen bir şey konuşurken saçmalıyorlar. Bazen de anlatılanı anlamıyorlar. Hepsi öyle değil tabii zekiler de var. Normal düzeyde olabilir tabii ki ama bazen anlam veremiyorum.
Sizin çalışma arkadaşlarınız da böyleler mi?
0
sevilen progressive türkücü
(11.06.24)
Cogunun zeka seviyesi dusuk. Bi seyi elli kere anlatmak zorunda kaliyorum. Bi de bu dediklerim yillardir ordalar, yetkin gorunumluler. Salaga anlatir gibi skypetan yaziyorum cumle cumle, net sekilde, ilkokul cocugu okusa anlar ama bunlar guya konu uzmani olmalarina ragmen gene anlamiyorlar. Bi de en sinir oldugum sey seni salak yerine koymaya calisiyo bizimkiler. Anlamadikca bileniyorlar sana karsi.
0
Kittie
(11.06.24)
Çoğunluğunda zeka seviyesi düşük. Şirketin yarısının ortalama ve ortalamanın biraz altında. Birkaç tanesi çok zeki. Biraz da ortalamanın biraz üstü var. Kalanı epey düşük.
0
nawar
(11.06.24)
benim altımda müdürler var. şu anda beraber çalıştığım müdürlerin hepsi, benim kadar olmasa da :P, çok zeki. bu müdürlerin altındaki ekipler karışık. zeki de var, boş insan da var. onun dışında, mesela aktüeryal danışman ile çalışıyorum, denetçi ile çalışıyorum, it uzmanlarıyla çalışıyorum, stratejistlerle çalışıyorum. bunlar zeki olmazsa buralara gelemez.
0
gabe h coud
(11.06.24)
Zekilerdir herhalde yani bunun kararını verebilecek bir uzmanlığım yok. İnsanlar bazen saçmalayabilir ya da anlatılanları anlayamayabilir bu zekasının düşük olduğunu göstermez. Bunun bir çok sebebi olabilir. Hatta belki zeka konusunda herkesi şaşırtabilir durumda da olabilirler
0
rock n roll
(11.06.24)
@rock n roll sadece ben demiyorum. Başka çalışanlar da benimle aynı şeyi düşünüyor.
0
🌸sevilen progressive türkücü
(11.06.24)
Pek değil. Mühendislerde sosyal zeka çok düşük mesela. Galiba benim de sosyal zekam düşük.
0
yenibirgüzelnick
(11.06.24)
Ben hiç kimseye gerizekalı demem mesela. Bunun 1 - 2 belirteci yok çünkü. Anlatılanları anlamıyor dedin ya belki ileri derecede depresyon ve anksiyete bozukluğu olabilir kişide? Belki dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu var? Gerizekalı olduğu düşünülen insanlar, belki kaba bir tabir olacak ama herkesi donunda sallayabiliyorlar. Yine de sen ve başka çalışanlar bu ihtimalleri gozardı etmeyin bence :)
0
rock n roll
(11.06.24)
Mevcut işimde muhatap olup algılama sıkıntısı çektiğini düşündüğüm birkaç kişi oldu sadece. Sebebin zeka seviyesi olduğunu düşünmüyorum. Üç aşağı beş yukarı hepimiz statü, eğitim, gelir düzeyi vb. etkenlerden bağımsız olarak aynı zeka seviyesindeyiz. İş yapma biçimleri ile ilgili bir değişiklik istediniz diyelim ki; bazı insanlar hemen pasif direnişe geçiyorlar. Siz de derdinizi anlatamadığınızı, karşınızdakinin "aptal" olduğunu düşünüyorsunuz. Başka bir konuda konuştuğunuzda veya yazıştığınızda haksız olduğunuz ortaya çıkabiliyor.
0
auroraaurora
(11.06.24)
ben devlet memuruyum, devlette özellikle düşük zekalıları alıyorlar bence. yani işinin ehli değil de bu bir şey olamaz torpille memur yapalım demişler. bir sürü böyle insan var, farklı bir şey konuştuğumda yabancı muamelesi görüyorum. ha ben zeki miyim? değilim ama salakta değilim. artık uğraşmıyorum anlatmaya susup geçiyorum.
0
mikahakkinen
(11.06.24)
ay vallahi bazen anlamamazlığa getiriyorum karşımdaki sevgilisini 7/24 anlatmasın diye, böyle bişey olabilir mi?

iş ile ilgili konularda nasıl anlama kabiliyetleri?
0
eja
(11.06.24)
Zekayı fark etmek zor değil ama eleştirmek de hoş değil. Beni üzen şey heves ve merak duygularının olmayışı. Materyalist merakları saymazsak zombie reality show gibi ortam.
0
hasmetizm 2046
(11.06.24)
zekiler. zekadan sogudum diyebilirim. zekilik buysa ben aptal olmak istiyorum.

eski is arkadaslarim cok rahat, hirssiz insanlardi. onlarla calismak daha iyi. su ankiler hem cok zeki, cok caliskan, hirs küpü ve dedikoducular.
eski sirkette de dedikodu olurdu ama hep goygoy icin. bunlarin tek derdi kim ne lisansi almis, ne terfi almis falan.
0
robert bosch
(11.06.24)
Benim çalıştığım insanlarda fark ettiğim zeka düşüklüğü değildi hiçbir zaman. Sanki farkında olmadığım bir şeylerin peşindeler ve ben olayı hiç idrak edemiyormusum gibi hissederdim. Hep alttan alta başka senaryolar döner işyerlerinde. Ben bunları anlamadığım için bulunduğum yerlerdeki zekasız bendim belki de.
0
sekizdokuzon
(11.06.24)
Bir de zekasını en çok vurgulayanlar en savunmasız olanlar oluyor. Bizim bir müdür vardı mesela, adamın yaşama amacı çevresindekilere ne kadar zeki, farklı, ayrı bir insan olduğunu göstermek. İngilizce'de "overdo" diye bir kelime var ya, çok seviyorum ben o kelimeyi. Evet kesinlikle zekiydi,. kesinlikle çok yetenekliyd. Oranın en kıdemli çalışanıydı. Bizler gelip geciciydik,.o kaliciydi orada, kendini kanıtlamıştı. Ama artık kendini mi ikna edemiyordu zeki olduğuna, bilmiyorum, sürekli dilinde2, tavrında bu. Karşısında azıcık saçmalasan, lafı cevirsen ya da ne dediğini anlamasan afedersiniz b*ka bakar gibi bakardı yüzünüze. Adamla konuşmak istemezdiniz.

Başka bir arkadaş vardı aynı işyerinde. İnanılmaz kurnaz bir tip. Sürekli bu adamın huyuna gider,.pohpohlar, manipüle ederdi. Kız bir ara bildiğin çalışmıyordu. Ara sıra evden çalışma opsiyonu oluyordu bizde. Kız sürekli evden çalışıyorum diyor ama çalışmıyor. Bizim müdürü görüyorduk, kulaklarından ateş çıkararak "Nerede bu kız ya, yeter ya! Yapmamış falanca işi, bugün son demiştik ya!" diye kızı arıyordu, kedi gibi kapatıyordu telefonu.
0
sekizdokuzon
(11.06.24)
Hepsi çok zekiler, bir kısmı da hem zeki hem de çalışkan. İnsan insanın kurdudur derler ya sürünün içindeki alfalar benim iş arkadaşlarım.
0
gnosis
(11.06.24)
uluslararasi bir sirkette calisiyorum. turkiye ofisinde calisanlarin en zeki olmayani bile ortalama turk zekasinin cok ustunde. ha buralarda daha zeki olanlar vizyonerlikleriyle parliyor. ya ust yonetimde oluyor yada baska yerlere zipliyor. dusunuyorum da kamu, belediye, havalimani vs.. gibi yerlerde vasifsiz, torpilli, vizyonsuz bir suru insan var. herkes zeki olmak zorunda degil; ama bunlarda hem zeka yok hem kendi, cevre ve ulkeye fayda saglayacak hicbir yeti yok. piril piril universite mezunu gencler heba olurken bir suru vasifsiz kurumlari doldurmus.
0
buenosdias
(11.06.24)
hepsi çok bilgili, görgülü, kültürlü insanlar ama zeki değiller.
0
nic cage
(11.06.24)
Zekası yüksek olanlar, etraflarındaki insanların zekasının düşük olduğunu düşünür,
zakası düşük olanlar da, etraflarındaki insanların zekasının düşük olduğunu düşünür. Aman dikkat.
0
burfak
(11.06.24)
(1)

Bisikletin arka tekeri hafif sürtüyor - disk fren ayarı

hayirsiz
Yeni bir bisiklet aldım. Ayarlarının hepsi tam yapılsın diye bisikletçide yaptıracağım ama arka teker dönerken frene sürtüyor, en azından onun sürtmesini engelleyip öyle vereyim diyorum çünkü yolda giderken hasar veririm diye endişelendim.Nasıl yapabilirim? Buradan neyi gevşetmem gerekiyor?https://i
Yeni bir bisiklet aldım. Ayarlarının hepsi tam yapılsın diye bisikletçide yaptıracağım ama arka teker dönerken frene sürtüyor, en azından onun sürtmesini engelleyip öyle vereyim diyorum çünkü yolda giderken hasar veririm diye endişelendim.

Nasıl yapabilirim? Buradan neyi gevşetmem gerekiyor?

i.imgur.com

Şimdiden teşekkür ederim.
0
hayirsiz
(07.06.24)
Disk yamuk olabilir. Jant ayarı kaçık olabilir. Fren pabuçları ayarsız olabilir. Senlik bir olay yok. Diski de gevşetme kanki nabion. Bırak ustası yapsın. Pabuç ayarı dışında yapamazsın gerisini.
0
hasmetizm 2046
(07.06.24)
(20)

Zorla evlendiriliyor olabilir miyim? + dertleşme duyurusu

top_secret
Bir sevgilim olsun, onunla gezip tozayım hayatı paylaşayım çok isterdim.Uzun zaman olmadı bu, olanlar kısa sürdü çünkü ben sıkılıyordum.Yani ilişki bir süre sonra, "o kızı gezdirmeliyim, o kızla buluşmalıyım, onu mutlu etmeliyim" e dönüyor. Ben hiç zevk almıyorum ve bir iş bir ödeve dönüyor ilişki,
Bir sevgilim olsun, onunla gezip tozayım hayatı paylaşayım çok isterdim.
Uzun zaman olmadı bu, olanlar kısa sürdü çünkü ben sıkılıyordum.
Yani ilişki bir süre sonra, "o kızı gezdirmeliyim, o kızla buluşmalıyım, onu mutlu etmeliyim" e dönüyor.
Ben hiç zevk almıyorum ve bir iş bir ödeve dönüyor ilişki, üstümde baskı hissediyorum.

Sonra bir arkadaş vasıtasıyla bi kızla tanıştım. İyi gibi görünüyor uzaktan her şey.
Akıllı, sevecen ve beni çok seviyor.

Ama iletişimimiz konuşmalarımız he geçen gün kötüye gidiyor.
Bana göre o; sürekli dediği olsun isteyen, kendi bildiğinin doğru olduğunu sanan biri.
Mesela "şu beyaz desem; bunun doğru olmadığını kendinin doğru olduğunu söyler ama sonuçta bu beyaz der.

Ona göre kendi; çooook görmüş geçirmiş, hayatın her aşamasını geçmiş biri. Ben daha ergenim, ilişki ne bilmiyorum, evlilik ne bilmiyorum, hatta bi ara arkadaşımın olmadığını filan söyledi yani ben içine kapanık asosyal bir tipim demek istiyor.

Son zamanlar her telefon konuşmamız tartışma, ses yükseltme, onun ağlaması, gerginlikle bitiyor (ona göre normalmiş)

Farklı şehirlerdeyiz biraz uzak mesafe yürütüyoruz.

Birlikte güzel şeyler yapıyoruz, buluştuğumuzda mutlu oluyoruz, ten uyumumuz iyi gibi fakat ne zaman bir gezi vs yapsak sonunda bir tartışma ve gerginlik (ona göre normalmiş) yaşıyoruz.

Ayrıca ben onu çok eleştiriyormuşum, ama yanlış olana yanlış diyorum ama bunu deyince kızıyor ağlıyor beni suçluyor.

Tüm bunlar ışığında biz ciddi düşünüyoruz, tanışalı 6 ay filan oldu, aileler tanıştı, yüzük takıldı sanırım nişanlandık.

Sanırım diyorum çünkü her şey öyle hızlı ve kendi kendine gidiyor ki.

Kız şöyle şöyle yapalım diyor tadımız kaçmasın diye tamam diyorum dediği oluyor.
Tatil ayarlıyor şu tarihte gideceğiz diyor tamam diyorum gidiyoruz.

Bir akarsuda öylece ilerliyorum. Hayır dersem gerginlik oluyor tadımız kaçıyor ben bundan nefret ederim. Kimseyle laf dalaşına girmek istemem ben.

Artık evlenme aşamasına geldik.
Bana gün al salon tutalım diye sürekli söylüyor.
Arkadaşları sürekli soruyormuş ne zaman evleneceksiniz diye cevap veremiyormuş.

Kimse bana neyi ne zaman istediğimi sormuyor.
Evlenmek istiyor muyum veya sürekli tartıştığım biriyle evlenmek istiyor muyum bilmiyorum. Hayır diyemiyorum. Demekten korkuyorum, beni azarlamasından korkuyorum. Bana kızmasından korkuyorum.

Biraz karışık anlattım ama inanın çok sıkışmış durumdayım. Lütfen kendinizi benim yerime koyun ve bana fikirler verin buna çok ihtiyacım var.

Ben zorla mı evleniyorum? Ne yapmalıyım?
0
top_secret
(05.06.24)
Jason bourne gibi bu ortamı arkana bakmadan terket
0
grimavi
(05.06.24)
Koca adamsın. Karşına al ve hislerini açıkça söyle. Sakın evlenme. Gerekirse kötü ol, ne kendine ne de ona bunu yapmaya hakkın yok.
0
gabe h coud
(05.06.24)
Oha amk dünyaya 1 kez geliyorsun ve ayıp olmasın diye 65 yılını sürekli didistigin biriyle mi gecircen
0
abuzer
(05.06.24)
nişanın maksadı zaten budur. bak ciddi bir yola giriyorsun, köprüden önce son çıkış, kesin ve net kararını ver aşamasıdır.

ben ortada evlenmesi gereken bir çift göremedim. bütün evlilikler dört dörtlük olacak, her iki taraf da çok sevecek veya her şeyde anlaşacaklar diye bir kural yok ama siz asgari şartları bile karşılamıyorsunuz bence.

ya 3 gün sonra boşanırsınız ya da cesaret edemeyip senelerce mutsuz mutsuz yaşarsınız gibi duruyor.

iyice ölçüp biçip kesin karar verme aşaması sizin için. geç değil ama erken de değil. birkaç gün içinde karar verin bence.
0
candide
(05.06.24)
"Kimse bana neyi ne zaman istediğimi sormuyor.
Evlenmek istiyor muyum veya sürekli tartıştığım biriyle evlenmek istiyor muyum bilmiyorum. Hayır diyemiyorum. Demekten korkuyorum, beni azarlamasından korkuyorum. Bana kızmasından korkuyorum."

Kesinlikle evlenmemen gerekiyor. Henüz kendini dahi yönetemiyorsun, hayır demenin gereklerini yaşayamıyorsun, ikili ilişkinin dengesini oluşturabilmek için gereken gerilim seviyesini, bunu yönetmeyi öğrenmemişsin, gerilimden korkup kaçtığın için akıntıya kapılmış gidiyorsun.

İşin kötüsü bunların hiçbiri zorla olmuyor, sadece hayır diyemediğin, iletişimi yönetemediğin için oluyor.

Bence ayrıl. Rahatla. Sevgi başka bişey, sevmeden evliliğe girişme. Sıkılıyorsan sevmemişsindir, oradan pay biç. Seven insan -kadın erkek fark etmez- emek verir, sıkılmak şöyle dursun özler, egodan uzak bir kaybetme korkusu yaşar. Yani bağımlılık değil sağlıklı bir bağlılık yaşar. Kendini gözlemlemelisin, sıkılmak sevmediğinin göstergesi, hayır diyememek travmatik bir durum, kendini koruyamadığın iletişimde karşındakini hiç koruyamazsın vs. Bu ilişkide nişanlık anne sen de 5 yaşındaki çocuk durumuna gelirsiniz, gerçekten gerek yok.
0
muhayyer divan
(05.06.24)
Evlilik şakaya gelmez. Yani şöyle gelmez; evlenmek çok kolay ama boşanmak çok zor olabilir. Maddi-manevi çok yıpranabilirsiniz. O yüzden ciddi bir şekilde kendinize sorun: bu insanla birlikte yaşamaya hazır mısınız? İstiyor musunuz? En ufak şüpheniz varsa "kusura bakma ben yapamayacağım" diyin ve bırakın.

"Beni azarlamasından korkuyorum" tarzı lafları yakıştırmayın kendinize. Çocuğu değilsiniz onun. Lütfen.
0
pispinti
(06.06.24)
kontrolü eline al. Sana yanlış gelen bişeyi söylediğinde sinir krizi + ağlama krizi oluyorsa zaten sevgililiğe bile devam etmen sıkıntı, bir de evlilik diyorsun.

"Tadım kaçmasın diye tamam diyorum" bu da çok yanlış. Sürekli ortayı bulmaya çalışmak yerine, normal hayatın akışında benzer düşünüp benzer planlar yaptığın birini bulursan o zaman evlen.
0
nhk ni youkosu
(06.06.24)
İnsan ilişkide yaptıklarını zorunluluk olarak görmemeli.

Görev gibi hissettiğin şeyleri kendinin zaten seve isteye yapacağı bir ilişki bulman lazım. Karşı taraf için de aynısı geçerli.

Bunlar kişiden kişiye değişir, o yüzden uyuşan kombinasyonda birisini bulmalısın.

Eşim de bazen salıyor sadece senin istediğini yapıyoruz çünkü evlilikti şehir değişikliğiydi vs. bunların tüm yükünü bana atıyorsun sanki kafana silah dayayıp yapmışım gibi, onların suçunu bana attığın için psikolojik baskı hissediyorum, hayatı yaşarken sadece senin merak ettiğin şeyler alınıyor, sadece senin merak ettiğin yerlere gidiliyor, kimse fikrimi sormuyor diyor.

O da böyle bir hayat istemiyormuş. Çünkü genelde onun fikirleri çok para harcamaları yerler oluyor ben orada eleniyorum.

O yüzden gönül isterdi ki kimse böyle hissetmesin, iki tarafın da gönlü olduğu şeyler yapılsın.

Ben de mutlu olmuyorum ki çok gönlü olmayan bir şeyi yaptığımızda. Zaten yüzünden anlaşılıyor yani. Motorla gezsek nee, pleysteyşın oynasak ne... yok ki hanım orada.

O yüzden ona bırakmayı deniyorum, fakat kendisi bir plan-program yapamıyor. Sonra iş yine başa düşüyor. Bu sefer de diyor senin istediğini yapıyoruz hep sdfksdgk saçma bir kısır döngü.

Kadınların arzuları bitmiyor. Benim tek beklentim sorun çıkmasın, koşullar neyse uyum sağlansın, mutlu olunsun, pozitif olunsun... Ama hanımlarımız pek öyle olmuyor.

Hatta şöyle söyeyim öyle gibi yaşayanlar da (mutlu gibi, pozitif, bir şeylere katlanır halde vs.) öyle sürdürdükleri için mutsuz. Yani aslında öyle de mutlu değiller. Sen de zannediyorsun ki ne kadar da anlayışlı bir karım var :)))) Meğer o katlanmak olarak görüyor. Eeeey efendi katlanmak deyince biz nelere katlandık diye çıkışırsan, savaş çığırtkanlığı gibi oluyor, o da aynı söylüyor ortalık kan gölüne dönüyor.

O yüzden seçtiğiniz insana dikkat edin. Benim sütten ağzımın yandığı kriterlerim başkaydı. O yüzden eşim beni tavlayabildi. Ama çok önemsemediğim diğer bu tarz konular, zaman ilerledikçe canımı sıkmıyor değil.
0
ananiyimioguz
(06.06.24)
bu mutsuzluğun yeni ortaya çıkmadıysa ayıp olmasın diye nişanlandın yani? tadımız kaçmasın diye nişanlanılır mı hocam bu hareketin ciddiyetinin farkında değilmiş gibi konuşuyorsun ya da aslında bir yandan da böyle bir yola sokulmanın seni tatmin eden tarafları var karşındaki kişi olmasa da burada sana biçilen rol hoşuna gidiyor. bana sanki ikincisi gibi geldi çünkü bu durumdan o kadar mutsuz olsan onunla tadınızın kaçmasından da korkmazsın tam tersi esas istediğin şey tadınızın kaçması ve sonunda ayrılmak olur. belki hoşuna giden o kocalık rolüyle seni mutsuz eden kişi arasında kaldın. esas istediğin ve istemediğin şeyler neler iyi düşün evlilikten önce de karar ver. nişan atmak da sıkıntı yaratan bir şey tabi ama boşanmak kadar değil öyle düşün.
0
semaforo de medianoche
(06.06.24)
Mutsuz edecek bir ilişkide ısrar edip üstüne bir de ömür boyu nafaka ödeme isteğiniz neden bu kadar yüksek? Kaçın.

"Bir sevgilim olsun, onunla gezip tozayım hayatı paylaşayım çok isterdim."

Bu isteğinizi her önünüze gelenle yaşayamazsınız. Azıcık cesaret lazım ki zaten herkes yazmış.
0
kimlanbu
(06.06.24)
Hayatına giren kadınlar çok da farklı olmayacak ikili ilişkiler her zaman böyledir. İlişkiler karşılıklı fedakarlıklar ister yani ikinizde zamanla değişeceksiniz. Bir yola girmişsiniz o yolu bitirip evlenin bence
0
respect
(06.06.24)
yan yana olsanız 2 ay sürmeyecek ilişkinin 6 ay devam etmesi ve nişanlanmanız...
0
elorelia
(06.06.24)
"Ona göre kendi; çooook görmüş geçirmiş, hayatın her aşamasını geçmiş biri. Ben daha ergenim, ilişki ne bilmiyorum, evlilik ne bilmiyorum," Duyurunun tamamnına bakınca burada biraz haklılık payı var gibi nişanlınızın.

Bir kere ilişkilere "o kızı gezdirmeliyim, o kızla buluşmalıyım, onu mutlu etmeliyim" şeklinde bakıyor olmanız sıkıntılı bir bakış açısı. Buluşmadığınız kişiyle mi sevgili olacaksınız? Enerjiniz yoksa belki de siz ilişkide olmak için doğru zamanda değilsinizdir nerede kaldı evlenmek...
Lütfen karşınızdaki insanı sırf ideal olduğu için bir maceraya sürüklemeyin. Kendinize zaman tanıyın ve ne istediğinizden emin olana kadar da kimsenin zamanını çalmayın.
0
Kediyi üzdün
(06.06.24)
Sanırım nişanlandık mı? Yok canım ne alaka.
0
Kahvedesu
(06.06.24)
- Birlikte güzel şeyler yapıyoruz, buluştuğumuzda mutlu oluyoruz, ten uyumumuz iyi gibi fakat ne zaman bir gezi vs yapsak sonunda bir tartışma ve gerginlik (ona göre normalmiş) yaşıyoruz.

-> Karşındaki kişi üzgünüm ama bir kezban. Serbest bir gezme ortamında bu gerginliği çıkartan, evde yaşarken en küçük bir sorun anında nasıl davranır ben düşünmek istemiyorum. Üstelik bu gerginliği çıkarmayı kendisi için bir "hak" olarak görürken, bu gerginliği sona erdirmeyi sana "görev" olarak vermiş. KOŞARAK KAÇ.

- Arkadaşları sürekli soruyormuş ne zaman evleneceksiniz diye cevap veremiyormuş. Kimse bana neyi ne zaman istediğimi sormuyor.

-> Kadınlar birbirine bu konularda baskı yapmayı sever. Göreceksin biraz daha cevap vermezse "bu çocuk seni oyalıyor" geyiği yapacaklar, o da sana çemkirecektir.

- Ona göre kendi; çooook görmüş geçirmiş, hayatın her aşamasını geçmiş biri. Ben daha ergenim, ilişki ne bilmiyorum, evlilik ne bilmiyorum, hatta bi ara arkadaşımın olmadığını filan söyledi yani ben içine kapanık asosyal bir tipim demek istiyor.

-> Daha yeni tanışıyorsunuz ve seni aşağılıyor, sürekli suçluyor, küçük görüyor.

- Yani ilişki bir süre sonra, "o kızı gezdirmeliyim, o kızla buluşmalıyım, onu mutlu etmeliyim" e dönüyor. Ben hiç zevk almıyorum ve bir iş bir ödeve dönüyor ilişki, üstümde baskı hissediyorum.

-> Yine bir ofsayt argüman. İçinden gelmiyorsa, mutlu olmuyorsan, bunu bir görev gib görüyorsan bir ömür bunu nasıl sürdüreceksin?

Anlattıklarından anlaşılan sen ZORLA EVLENİYORSUN VE MUTSUZ OLACAKSIN. İnsaf, bu kadınla aynı eve girdikten sonra hayatın cehennem olur.

Bir ve tek hayatın var, onu da kaprisli, seni aşağılayan bir kadınla ziyan edeceğine kafanı topla. Dünyada tek kadın o değil, daha düzgün, anlayışlı, kültürlü birine illa ki denk gelirsin. Kimse kimseyi bu kadar idare etmek zorunda değil. Bir an önce bitirip yoluna bak derim.
0
Lethe
(06.06.24)
Uzak mesafe ilişkisi yürüttüğünüz için şimdilik birbirinize tolerans gösterebiliyorsunuz.

sen daha alttan alan taraf olduğun için bazı şeyler gözüne batmıyor veya birşey söylemiyorsun çünkü sabır eşiğin daha yüksek.

bunun diğer sebebi de yeteri kadar bir arada vakit geçirmemiş olmanız. mümkünse bir arada minimum ardışık 7-10 gün kadar birlikte vakit geçirin.
artık aynı evde mi kalırsınız veya tatile mi çıkarsınız veya aynı şehirde bulunup günün büyük kısmını birlikte mi geçirirsiniz bilmem.

yakından tanıyıp olacakları görmenizin başka yolu yok anladığım kadarıyla
0
joooper
(06.06.24)
Okurken Peep Show'un Mark karakteri aklıma geldi, o da ayıp olmasın diye evleniyordu yanlış hatırlamıyorsam;)
0
blue rebel motorcycle club
(06.06.24)
İstemediğin şeylere Hayır diyemiyorsun

Tartışma çıkacak korkun var ve tartışmadan kaçınıyorsun

Meli malı düşünce yapısına sahipsin; o öyle olmalı bu böyle yapılmalı bu böyle söylenmeli vb düşünüyor ve bu düşüncelerini ciddiye alıp tavsiye veriyorsun.

Bol bol sempatiye düşüyorsun, empati yeteneğin çok zayıf

İhtiyaçlarının sorumluluğunu alacak cesaretin yok

İhtiyaçların konusunda da net değilsin, elinden tutan seni sürüklüyor, işleri başkasının sürüklenmesi bir bakıma rahat da geliyordur

Normal konuşmaları ima olarak duyuyorsun

İnsanların senin hakkında ne düşündüğünü de tahmin edip düşünüyor olabilirsin tahminim

sosyal ortamlarda kendini ifade etmekten de geri duruyor olabilirsin ek tahminim.

Kanka evlilik seni çok kötü çarpar şu an. Kendine gelemezsin.
Hayatının kontrolü içindeki utangaç çocukta hala. Terapi alıp yetişkin haline bırakmalısın sorumluluğu. Ayrıntı istersen mesaj at brocum.
0
hasmetizm 2046
(06.06.24)
light selami gibi bir ilişki anladım anlattıklarından

ayrılmalısın

tadımız kaçmasın diye her şeye evet denilmez

evlenilmez
0
jülsezar
(06.06.24)
Ailenle iyi kötü bir iletişimin varsa önce onlara aç konuyu. Ana fikir ayrılık olmayabilir ama "Biz daha birbirimizi tanımıyoruz, aceleye geliyor her şey" tarzında konuştuğunda belki onlardan da destek gelecek. Büyük ihtimalle gelir. Sonra gözünü karartıp kıza söyle. Burada anlattığın gibi biriyse "Beni yarı yolda bıraktın, Allah senin belanı versin, ben sana ne yaptım? Zaten hiç sevmemissin. Asıl ben senden ayrılıyorum." falan diyebilir. Bunlara hazır ol. Cevap verme. Söylediğin tek şey olsun, "Daha erken.", "Evlenmek için daha erken." Evet seni hirpalayacak, hakaret edecek, suçlayacak, kendini acindiracak. Ama bunları göze al. Eninde sonunda ne demek istediğini anlar. Kimse kimseye zorla bir şey yaptıramaz ya. O arkadaşlarına mahçup olmasın diye iletişim kuramadigin bir kadınla evlenmek zorunda mısın? Sinirleniyorum cidden bak, yine geliyorlar bana. Hayırdır ya?

Lütfen tavrını koy, olmaz öyle şey.
0
sekizdokuzon
(06.06.24)
(5)

Bisiklet tekeri şişirme

hayirsiz
https://www.decathlon.com.tr/p/van-rysel-rc-120-16-vites-yol-yaris-bisikleti/_/R-p-302301?mc=8619132&c=soluk-griŞu bisikleti aldım.Setini tamamla diyordu, alttaki pompayı da aldım, ama tekeri bir türlü şişiremiyorum.https://www.decathlon.com.tr/p/100-bisiklet-presta-dunlop-schrader-uyumlu-el-pompasi
www.decathlon.com.tr

Şu bisikleti aldım.

Setini tamamla diyordu, alttaki pompayı da aldım, ama tekeri bir türlü şişiremiyorum.

www.decathlon.com.tr


Nerede hata yapıyorum acaba?

i.imgur.com
0
hayirsiz
(05.06.24)
Sibopa iyice sokuyor musun? Sokunca başta hava kaçırıyor mu?
0
numlock
(05.06.24)
Hocam pompada gri bir çember var ya onu pet şişe kapağı açar gibi döndürerek aç, içinde ufak bir plastik parça olmalı onu çıkarıp ters çevirip yerine tekrar tak ve gri çemberi sıkarak kapat

Neden böyle bir şey yaptık dersen schrader ve presta farkı diye google dan arat :)

youtu.be
Bu videonun 15. Saniyesinde yazdığım şeyin görsel hali, ilk bisikleti pompanın schrader tarafıyla şişiriyor, ikinci bisikletin valfi presta, parçayı çevirip ona uyumlu hale getirdikten sonra hava basıyor

Birebir aynı pompa değil ama mekanizma aynı bu video da detaylı anlatıyor
youtu.be

Özetle senin bisikletin presta çeşit valf kullanıyor, pompanın o küçük parçasını da senin presta valfine göre ayarlayacaksın

Bisikletini iyi günlerde kullan :)
0
grimavi
(05.06.24)
presta ayarlı kalmıştır. onların iç parçalarını ters çevirmek gerekiyor.
bir ihtimal de mandalı kalkık olarak takmaya çalışıyor olabilirsin. önce sok sonra mandalı kaldır.
0
lazpalle
(05.06.24)
Grimavi çok güzel tarif etmiş ama bence sen pompayı göstergesi olan bir modelle değiştir. Senin lastik 100+psi hava ister, o pompa ile işin çok zor. Bu ufaklar yanında taşımak için sadece. Güzel bir pompa al her sürüş öncesi havayı kontrol edip çıkarsın.

www.decathlon.com.tr
0
hasmetizm 2046
(05.06.24)
Herkese teşekkür ederim.

Ters çevirmeyi unutmuşum.

@hasmetizm 2046, önerin için teşekkürler. Şimdilik tekerleri şişirdim ama dediğin linkteki pompa daha iyiymiş, ondan alırım.
0
🌸hayirsiz
(05.06.24)
(2)

Katlanır bisiklet zor katlanıyor

hedep
Kron marka standart mekanizması olan bir bisiklet aldım.Açıp kaparken YA HAK YA ALLAH diye bağırmadan olmuyor resmen :DBu normal mi mukavemet için böyle mi olması gerekiyor yoksa menteşeye azcık bi yağ gres falan bişey süreyim mi?
Kron marka standart mekanizması olan bir bisiklet aldım.
Açıp kaparken YA HAK YA ALLAH diye bağırmadan olmuyor resmen :D

Bu normal mi mukavemet için böyle mi olması gerekiyor yoksa menteşeye azcık bi yağ gres falan bişey süreyim mi?
0
hedep
(05.06.24)
Sallanma yapmıyorsa gres ile yağlamak yetecektir. Zamanla aşınır zaten yağlamazsan
0
hasmetizm 2046
(05.06.24)
Aynı marka bende de var. Dün başıma geldi. wd40 sıktım katlanan yerlerine. Fena değil şimdi.
0
nickini vermek istemeyen uye
(05.06.24)
(24)

Birinin ölmesini istediniz mi hiç?

sekizdokuzon
Ben bugün istedim ve 37 yıllık hayatımda ilk kez birinden iliklerime kadar nefret ettim. Odadaki sineği peceteyle öldürmeden dışarı atan bir insanım ama sanırım bu insan yeryüzünden eksilse herkesin hayrına olur.Negative vibe için özür dilerim, iki buçuk senedir hayatımı alt üst eden, benden her tür
Ben bugün istedim ve 37 yıllık hayatımda ilk kez birinden iliklerime kadar nefret ettim. Odadaki sineği peceteyle öldürmeden dışarı atan bir insanım ama sanırım bu insan yeryüzünden eksilse herkesin hayrına olur.

Negative vibe için özür dilerim, iki buçuk senedir hayatımı alt üst eden, benden her türlü faydalanan bir anası vesikalı sinirlerimi allak bullak etti. Bazı insanlar sanırım ölmeli ya. Özellikle bunları niye seviyoruz, kurtarmaya falan çalışıyoruz? Dümdüz ölsün.
0
sekizdokuzon
(04.06.24)
Yok istemedim. Ölmekten beter etmek tercihim genelde. Hayırdır sana noldu?
0
numlock
(04.06.24)
Anlatırsam ne kadar aptal bir insan olduğum anlaşılır. Kısaca bahsettiğim zaman zarfı boyunca fiziksel ve psikolojik şiddete uğradım, ülke değiştirmeme rağmen peşimi bırakmadı ve beni hala bir şekilde kullanmaya yüz buluyor. İnanamıyorum ya. İnanamıyorum. Üstelik beni güzel ve çekici bulmuyor bu adam. Paramı yiyor, aşk vaadiyle kandırıyor. Ya çok özür dilerim, sabahtan beri sinir krizlerindeyim. Çok özür dilerim ama kafama s*çayım ya, kimse mi sevmedi seni. Lanet olsun şu çocuklarınıza ilgi, sevgi gösterin. Her sevgi vaadine tuzlukla koşmasınlar. Kahroluyorum kendime, lanet olsun cidden.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
evet. buna hayir diyen yalan söyler.

keske hic olmasaydin hayatimda, keske seni hic tanimasaydim demek bile keske yok olsaydin in mild versiyonlari.
0
robert bosch
(04.06.24)
çoook
0
jülsezar
(04.06.24)
Evet istedim ben de sıradan kendi halimde zararsız bir insanım oysa

Senin durumun için de aptallık ettiysen ettin, her insanın hayatta farklı tekamül anları var, sen de bunu aştın, bundan sonra hem onun hem başkasının ekmek kırıntılarını farkedip önemsemezsin
0
grimavi
(04.06.24)
Yasadiklarinizda, size dusen sorumlulugu almayi deneyip, sefkatle ve durustlukle kendinize bakarsaniz karsinizdaki insanin olmesini istemek yerine kendiniz icin daha saglikli bir yasam istemeye baslayabilirsiniz.
0
kassiopeia
(04.06.24)
Ben yine daha sağlıklı bir verisyonuma dönüşeyim o başka birine zarar vermeden ölsün istiyorum ya. Hümanistlik buraya kadarmış. Ne geldiyse başıma herkesi eşit düzeyde iyi ya da kötü sanmaktan geldi. Ama öyle insanlar varmış ki, aklım havsalam almıyor bu kötülüğü. Neden? Burada onda öyle görmüş, öyle çevrede yetişmiş, o ihtiyaca cevap versin diyeceksiniz ama bu insanlar sistemli manipülasyon ve beyin yıkamayla onlarca insanın belki de hayat ışığını söndürüyor. Bununla evlendiğimi düşünsenize, öldürülebilirdim. Gerçek kötüyl3, gerçek tiranla gözünüzü seveyim empati yapmayalım. Bunlardan besleniyorlar. BU söyledikleriniz onları daha iyi bir insan yapmıyor, sizi daha kolay av haline getiriyor. Çok büyük paradigma sarsıntısı yaşıyorum.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
Kimin kime zarar verdigine, verecegine siz karar veremezsiniz. Bir insanin size iyi gelmemis olmasi, onu yuzde yuz kotu biri yapmadigi gibi, sizi de iyi biri yapmaz. Size kotu gelen baskasinin o anda tam ihtiyaci olan sey olabilir. Karsinizdakinin yaptiklarina siz nasil bir kolaylastirici rolu oynadiniz onu bilmiyoruz, kendinize bakiniz. Bir iliskide iliskiyi etkileyen en az 2 kisi vardir.

Biri size iyi gelmiyorsa hayatinizdan cikarip yasama devam edin, kendi gucunuzu baskasina teslim etmis burada hic tanimadigimiz birinin olmesini istiyorsunuz.

Ne o yuzde yuz kotu olabilir, ne de siz yuzde yuz iyi. Zaten kotu ve iyi sizin kendi tanimlariniz, kendi deneyimlerinizden ve alginizdan gelen tanimlar. Yasam siyah beyazdan degil, grilerden ibaret.
0
kassiopeia
(04.06.24)
İnşallah bahsettiğim tipte insanlarla karşılaştırmazsin. Gerçekten böyle ponçik kal hayatın boyunca. Tanrıdan dileğim budur.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
Yaşam bazen siyah ve beyaz, fakat biz bu basitliği kabullenemeyecek kadar kibirliyiz. Hayat bazen basit, iki kere iki dört. Dediğim gibi umarım o zone'da kalırsın, düne kadar ben de oradaydım ama dışarıda gerçek kötüler, avcılar, yırtıcılar var. Umarım sana ve kimseye yanaşmazlar.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
Yaşadığın bu öfkeye tutundukça kendi ihtiyaçlarını görmezden gelmeye devam edersin. Şimdiki zamandan yani şu andan bahsediyorum. İntikam soğuk yenen bir yemektir derken lezzetsiz olmasına gönderme vardır. Kafanızın içinden geçen intikam tiyatrosunun sizi daha da öfkelendirdiğinin farkına varın. O kişi kendi ihtiyaçlarını karşılamak için (fiziksel temas, maddi güvenlik vb) sizin hatta belki de tüm dünyanın etik kurallarına uymamayı seçmiş olabilir. Bu veriyi hayatınıza yük yapmak yerine hayatınızı güzelleştirmek için kullanma seçeneğiniz de var. Haklı bulmanız, onay vermeniz gerekmiyor; neden bu davranışları sözleri gerçekleştirdiğine dair empati yaparsanız (şu an zor, öfkenin kızgınlığa dönüşmesini bekleyin) en azından netlik ihtiyacınız karşılanır. Hayat devam ediyor, yeni ilişkilerinizde incinebilirliğinizi kontrol altına almak sizin elinizde. bunun için güzel eğitimler var, insanların duygularını tanıyıp, ihtiyaç karşılama stratejilerini tespit etmek oldukça kolay neye baktığını bilirsen. Duygusal güvenliğe yatırım yaptığını düşün.
0
hasmetizm 2046
(04.06.24)
@hasmetizm2046: tüm bu iki buçuk yıllık süreç boyunca dediğiniz taktiği (deminki arkadaşa sen dediğim için kusura bakmasın) uyguladım. Vardır bir nedeni dedim, kim kötü olmak ister, bu da hayat dersidir dedim. Bir ya da iki kez dışında uğradığım onca şiddete rağmen ne suç duyurusunda bulundum ne de helallik istendiğinde geri çevirdim. Bizim bence biraz nasıl diyeyim yumuşak kaldığımız nokta şu: Bu insanlar bu deliklerden içeri sızıyorlar. Sanki artık bir kaç gün öfkeden deliye dönmem ve bu nesneden ölesiye nefret etmem lazım ki (insanıkamil değilim) henüz, İçim soğusun. Tekrar kapımı çaldığında bu öfkeyi hatirlayayim. Ya ben bana yaptığı onca kötülüğü unutuyorum. Bu aptallık olmuyor mu? Ben hayatıma zaten boyle bir öğeyi katarak çok da üst kalibrede bir hayat yaşamadığımı, patolojik düzeyde davranış örüntülerine sahip olduğumu görüyorum. Şu an aziz taklidi yapamam. Acemilik yaptım ve yem oldum. İstismar edildim, maddi, manevi sömürüldüm. Fiziksel şiddete uğradım hatta rızam dışında olduğunu şu an fark ettiğim birlikteliklere zorlandım.

Elbette kimseyi öldürecek değilim, biri gelse elinde silahla "Vur dersen vururum!" dese vur demem. Ve buradan alır yükümü yola devam ederim. Ama ölsün ya, lütfen ölsün.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
Anlatmaya calistigim tam olarak da bu, karsinizdakinin size ne yaptigina takilmissiniz ok, ama kendi yasam oruntunuzun farkina varir, neden sinir koyamadiginiza sefkatle bakarsaniz ztn derdiniz artik karsinizdakiyle degil, kendinizi iyilestirmekle ilgili oluyor. Bana karsi dilediginiz dilekleri vs de hic uzerime alinmadim acikcasi, benimle ilgili olmadiginin farkindayim. Emin olun tek aci yasayan siz degilsiniz, hic tahmin etmediginiz insanlar hic tahmin etmediginiz yollardan gecip kendine bakmayi ogrenmis olabiliyor. Bunun hayata 'poncik' bakmakla degil, kendi davranislarimizin sorumlulugunu almakla ilgisi var. Kimse size yapilani inkar etmiyor, ancak derdiniz baskasini degistirmek ve bana neden bunu yapiyor oldugu surece pek bir yere gidemezsiniz. Asil soru ben buna neden izin verdim, benim ihtiyaclarim neler ve bu ihtiyaclarimi karsilayabilecegim insanlarla nasil saglikli iliskiler kurabilirim. Buraya yaklastikca, sikayet ettiginiz insanlari hayatiniza almamayi ve yasami saglikli bir yerden yasamayi ve kendinize (iyisiyle kotusuyle tamamen) sahip cikmayi ogreniyorsunuz. Ayrica birinin davranislarinin kokenini anlamak, vardir bir nedeni demek ya da ona empati gostermekle onu hayatiniza kabul etmek birbirinden bagimsiz seyler, biri digerinin tamamlayicisi degil.
0
kassiopeia
(04.06.24)
Tabii. Kimisinin ağzı çalışır, gerçekten düğmeye basınca ölecek deseniz düğmeye basamaz. Benim düğmeye basacağım bir kaç kişi oldu.
0
gabe h coud
(04.06.24)
Çok güzel konuşmuşsunuz, yüzde yüz katılıyorum. Böyle bir soruya büyük ihtimalle ben de böyle cevap verirdim ama gerçek hayatta kaç kişi bu ideallikte? Arada bir, üç beş kişinin girip göz ucuyla baktığı yerde birinin ölmesini tüm kalbinle ölmesini istediğini yazmak da gerçek, hayatın içinde. Yarın sabah kalkicam ve söylediklerinizi yapicam ama kimseye zarar vermeden bugünlük öfkemi doya doya yaşamak istiyorum. Yoksa kanser olurum. Yoksa kendime zarar veririm, yoksa bu yoğun duygular içimde gidecek bir yer bulamaz ve bir yıl sonra "Lan ben niye mutsuz uyandım?" derim.

İdealin hastasıyım, ben de yoga yapıyorum, ben de balık burcuyum ama insanlar ara sıra çok da ideal olmayan hislerini de ifade edebilmeli bana göre ya. Yoksa hayat cidden çok yavan bir şey oluyor. Handbook'undan oku yap. Bırakalım insanlar negatif, kabul görmeyen şeyler hissetsinler. Manyak falan değilse uyur uyanır sakinleşir zaten. Onu demeye çalışıyorum.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
Bir de acımı başkalarının acilariyla karşılaştırmaniz hiç uygun kaçmadı. Belirtmek isterim.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
Malum şahıs ve tayfası için her gün. Ayrıca dayım halam falan sevmediğim kişiler
0
the sound and the fury
(04.06.24)
cok, kimil zararlisi tanidigim bir suru tip var.
ama kotuler kolay kolay geberip gitmiyor.
0
cooperr
(04.06.24)
İstedim. Hatta çok fazla kişi için istedim. Bunların bir kısmı acısız, bir kısmı kıvranarak ölüm şeklinde. Bunun dışında ölmekten beter olmasını istediklerim de var. Böyle insanların hiçbirini sevmiyorum. Kıvranarak ölmesini ya da ölmekten beter olmasını istediğim kimseyi de kurtarmaya çalışmıyorum. Dümdüz ölsünler işte.
0
nawar
(04.06.24)
suçlular dahil, buna karar veremeyiz.

çok olmuştur azalarak bitse dediğim
0
baldan kaymak
(04.06.24)
ÜSt kat komşum, bir de duyurularımı sabote eden tipler. ÜSt kat komşumu polisler gelmese öldürebilirdim ama.
0
Kahvedesu
(04.06.24)
çooook
0
sizofren06
(05.06.24)
Yan komşular, üst komşular, bazı ev arkadaşları, yurtta bazı oda arkadaşları.
0
aloha snackbar 3
(05.06.24)
bizzat tanıdığım insanlar için hayır. nefret düzeyinde hissim zaten birkaç kişiye olmuştur hayat boyu. onların da ölmesinden ziyade kafalarını gözlerini patlatma isteği ağır basıyordu. çok şükür şu ana kadar ölmesini istetecek kadar beni çaresiz bırakan ve üzen birisi olmadı, umarım olmaz da. öyle bi şey olsa kendim öldürmeye kalkabilirim çünkü jdfjd
0
mark greg sputnik
(05.06.24)
(17)

Sizce normal mi?

Cenk Daniels
Merhaba, yaklaşık 9 aylık bir ilişkim var. Sonrasında kendisinin eksisozluk hesabı olduğunu öğrendim. Yazdığı yazılara baktığımda önceki ilişkisine ait bit kaç tane güzelleme yaptığı ve eski erkek arkadaşına yazdığı güzel sözler var. Bunu ilişkimizin ilk başında görmüştüm, fakat sesimi çıkarmamıştım
Merhaba, yaklaşık 9 aylık bir ilişkim var. Sonrasında kendisinin eksisozluk hesabı olduğunu öğrendim. Yazdığı yazılara baktığımda önceki ilişkisine ait bit kaç tane güzelleme yaptığı ve eski erkek arkadaşına yazdığı güzel sözler var. Bunu ilişkimizin ilk başında görmüştüm, fakat sesimi çıkarmamıştım. Fakat aradan 9 ay geçmesine rağmen ve hala hesabını aktif kullanıyor olmasına rağmen bu yazıları silmemesini nezaketsizlik olarak yorumluyorum. Peki siz ne düşünüyorsunuz, konuşmalı mıyım bu konuyu yoksa görmezden mi gelmeliyim?

Teşekkürler.
0
Cenk Daniels
(04.06.24)
unutmuştur belki.
benim de aktif kullandığım 10 senelik hesabımın içinde şu an okumaya utandığım şeyler var. okuyabilirsem silerim :)
0
Gradient_tabanlı_mor
(04.06.24)
kıskanç olmadığın için aklına bile gelmemiş olabilir. Rahatsızlığını kibarca dile getirmek dünyanın en sağlıklı iletişimidir.
0
hasmetizm 2046
(04.06.24)
Yaptığı şey normal göründü bana.
Bu durumdan rahatsızsanız konuşmalısınız.
Ama unutmayın ki o yazıyı yazdığı gün hissettiği duyguları o gün yazmış. O gün o şekilde yaşandı. Sonradan ne olursa olsun o gün kayıtlara o şekilde girdi. Sonradan değiştirmeye gerek yok.
Birinin "bunları değiştir, beni rahatsız ediyor" demesi de kendine güveninin düşük olduğu izlenimini veriyor.

Yapabilirseniz en güzeli "bunları silmeni isteyemem ve sakın ha silme ama bunlar beni rahatsız ediyor. Gel bunu konuşalım, beni bu konuda sakinleştir, rahatsızlığımı gider. Rahatsız olmaktan rahatsızım" deyin.
0
michael_knight
(04.06.24)
görmezden gel. sacma bir takinti yapmissin.
0
robert bosch
(04.06.24)
Bu kişisel bir alan, silmeyi unutmuş da olsa silmeyi tercih etmemiş de olsa o omun geçmişidir nihayet, oradan silse bile onun tarihinde öylece duracak bir gerçeklik bu. Bir internet sayfasından o yazıları silmesi, o duyguları düşünceleri kendi içinden de silmiş olmayacak.

Bence onu öyle kabul edin, aynı şey size yapılsa ne düşünür ne hissedersiniz bunu bir düşünün. Geçmişte olup bitenlerin hesabını size vermek zorunda değil, o sizi siz onu sevip istediğinizde "şimdi, şu an" idi var o anki halinizle benimsendiniz, sevildiniz.

Aldatılmaktan korkmanın anlamı yok bence. Daha az sevilmekten korkmanın da anlamı yok. İçinize hiç sinemiyorsa ayrılmanız, samimiyetsizce ilişki yürütmenizden daha doğru olur.
0
muhayyer divan
(04.06.24)
Silmemesi normal ilişkiye başlayınca partnerimizin tüm geçmişine reset atmıyoruz, bu kişisel bir alan silip silmemek ona kalmış, nezaketsizlik değil
0
grimavi
(04.06.24)
O yazılardan rahatsız olmanız normal değil. Görmezden gelmenizi ve bu konuyu açmamanızı öneririm.
0
pispinti
(04.06.24)
nezaketen silebilirdi ama silmemesi nezaketsizlik değil, nötr bir durum. seninle ilişkisi varken yazmadıysa hiçbir şey yapmamalısın.
0
hrskrs
(04.06.24)
Merhaba, 9 ay boyunca sizi rahatsız eden bir konuyu neden muhatabıyla konuşmadığınızı kendinize bir sorun. Ardından bunları ve mevcut durumu partnerinizle konuşun.
0
from where i ride
(04.06.24)
İkinci kez cevap yazıyorum ama bence konuşmayın. Ya da şöyle söyleyeyim, benim başıma gelse ve sevgilim bana dese ki "sen benden önceki sevgilin hakkında ekşi sözlük'te yazdıklarını silmemişsin bu bence çok nezaketsiz bikbikbik" direkt olarak sepetlerdim.
0
pispinti
(04.06.24)
unutmuştur. ayrıca uğraştırıcı bir şey geçmişe dönüp entiriyi bulup silmek. çok kafaya taktıysan bir ara münasip bir dille söyle ortamı germeden
0
abelardo
(04.06.24)
Niye sildin ki? Senden önceki anılarını yok sayıp silsin mi.
0
numlock
(04.06.24)
Senden önceki ilişkilerine ait güzellemeleri seninleyken yazdıysa konuş, senden önce yazdıysa tabii ki normal. Görmezden gelmekle kalma, kendine "Saçmalama CD" de bir de. Bir de 9 aydır bunu içinde biriktirirken ne gereksiz triplere girdin kim bilir.

Burayı günlük gibi düşün. İlişki bitince günlük sayfasını yırtıp çöpe atacaksa günlük tutmanın ne anlamı kaldı? İnsanların hayatı sizinle başlayıp sizinle bitmek zorunda değil. 12 yıllık hesabımda an itibarıyla 3788 tane entry'm var. Herhangi ilişki için gidip de inceleyemem ve silmekle uğraşamam. Kaldı ki "şunu siler misin?" dediğimde de eğer sileceksem sebebi nezaketsiz olduğunu düşündüğümden değil, tatava çekmemek için olacaktır :)
0
nawar
(04.06.24)
eski fotoğraflarını atmasını istemek gibi bir şey bu.

hayatının sen olmayan dönemindeki hatıraları neden yok etsin? belki sen ileride olmayacaksın, ama hatıraları hep onunla olacak. tıpkı seninle ilgili hatıraları gibi. belk sen de hatıralara karışacaksın..

eğer hayatında sen varken öyle yazılar yazıyorsa büyük ayıp etmiş.
0
tabudeviren
(04.06.24)
Ekşisözlük biraz da günlük gibi bir yer, yazıldığı dönemki hisleri, düşünceleri anlatır.
Niye silsin? Kendi alanı, anıları. Buraya yazacak kadar rahatsızsanız konuşun söyleyin rahatsızlığınızı. Nihai kararı o verir yine.
0
crinix
(04.06.24)
silmemesini mi?

ben direk ayrılırım sevgilim böyle düşünse. silmemi düşünse ayrılırım. ne kendim silerdim ne ona sildirirdim. beni ben yapan birşey o.
0
baldan kaymak
(04.06.24)
geçmişi bahsi geçen şahsı ne kadar etkiliyor ve hatırlıyor? bunun dışında geçmişiyle hala yaşıyor mu? bunlara odaklanın. geçmişiyle yaşayan kimseyle olmaz. bu sadece ilişki aşk hayatı olarak bakmayın her konuda geçmişe takılı kalan insanla sağlıklı ilişkiler kurulmaz
0
100binZar
(11.06.24)
(4)

Benlik bilinciniz olmasa fakat düşünebilseniz ne düşünmek isterdiniz?

sekizdokuzon
Selamlar;Kafa açan bir soruyla karşınızdayım. Ben diye bir kaybınız olmasa, yani "Aç mı kalırım?", "Öldürülür müyüm?", "Hakarete mi uğruyorum?", "Hayatım nereden geldi, nereye gidiyor?", "Yeterince başarılı mıyım? Olmam gereken noktada mıyım?" gibi ego kaynaklı problemleriniz olmasa, düşünme yetiniz
Selamlar;

Kafa açan bir soruyla karşınızdayım. Ben diye bir kaybınız olmasa, yani "Aç mı kalırım?", "Öldürülür müyüm?", "Hakarete mi uğruyorum?", "Hayatım nereden geldi, nereye gidiyor?", "Yeterince başarılı mıyım? Olmam gereken noktada mıyım?" gibi ego kaynaklı problemleriniz olmasa, düşünme yetinizi ne şekilde kullanmak isterdiniz?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(03.06.24)
Kaybınız=kaygınız
0
🌸sekizdokuzon
(03.06.24)
Bu memlekette kim kime neyi söyleyemiyorsa, tabii hakkaniyet adalet doğruluk dürüstlük vs anlamında, konuşurum. Kral çıplak diye haykırırım. Herkesi krala baktırırım. Muhtemelen ölürüm filan ama madem öyle bir kaygım yok, bunları ve daha fazlasını yaparım.
0
muhayyer divan
(03.06.24)
Ego kaynaklı kişisel konforsuz değerlendirme yapmayı bırakan insanlar var zaten, öğreti geliştirenler, hayatını öğretiye adayanlar böyle insanlar genel olarak. Kazandıkları bu yetkinlikle insanların trajik ifadelerinin arkasındaki ihtiyaçları duyuyorlar sadece. Edebiyat felsefe sanat akımları bunun için kullanılıyor, anlaşılabilir, doğal ve basit ifade ile barışçıl düşünce ve iletişim sistemilerini yaymak. Güzel bir ütopya
0
hasmetizm 2046
(04.06.24)
Düşünme yetimi (dolayısıyla zamanımı) beni Yaradan'ı tazimle geçirmek isterdim. çünkü ancak o zaman en temiz şekilde uruc edebiliyorum. ama yaradılış amacımız sadece bu değil. öyle olsak her birimiz dağda keşiş olarak doğar ve ölürdük. (öyleleri de var, saygımız sonsuz)
düşünmekle iş bitmiyor, doğru bildiğimi anlatmam da gerektiği için (aktarım) ve medeniyetlerin şehirlerin amacının da bu olduğu düşünülürse,
bilmek (düşünmek) değil, yapmak da gerekiyor.

yani "düşünce" çok güzel, (ibn arabi metafiziğine göre ilk önce düşüncedeydik)
sonra bize vücut verildi ve nüzul ettik. bunun da bir sebebi var,
nuzul etmek (yani dünyaya inmek) bizim elimizde değildi. anne babamızın ve yaradan'ın işi. ama uruc etmek (yani yükselmek) bizim elimizde.
bunu bir daire gibi düşünün.
bir noktadan aşağı bir kavis çizin (indik)
o noktadan yukarı doğru, ilk noktaya varan başka bir kavis çizin (uruc)
tekamülümüzü böyle tamamlayağız.
0
füt
(25.06.24)
(8)

Spor Salonu için

Yılmaz920
ayakkabı öneriniz var mıdır ?
ayakkabı öneriniz var mıdır ?
0
Yılmaz920
(02.06.24)
Düz ayakkabi. Ideali converse. Ben powerlifting ayakkabısı giyiyorum.
0
logisticsmanager
(02.06.24)
Koşu yapmayacaksanız, metcon 7, Reebok Nano vb.modelleri deneyebilirsiniz. Crossfit için idealdir. Yurtdışından temin edebilirseniz vivobarefoot sahanedir.( 5 yıl crossfit yaptım. )
0
nekonustukbiz
(02.06.24)
her yere her ortama decathlon'da satılan gri spor ayakkabı çok iyi oluyor.
spor için de tavsiye ederim.


www.decathlon.com.tr
0
biseysorcaktim
(02.06.24)
biseysorcaktım,çok kalitesiz duruyor
0
🌸Yılmaz920
(02.06.24)
Agirlik calismak icin? Powerlift Adidas serisi.
0
buf-e kür
(02.06.24)
Herhangi bir spor ayakkabısı! biseysorcaktım'ın paylaştığı ayakkabı ideal mesela.
0
doharkoman
(02.06.24)
Oldukça kaliteli ve rahat bir ayakkabı.
0
biseysorcaktim
(03.06.24)
Adidas powerlift ayakkabı almıştım 6-7 senesi vardır hala taş gibi.
0
hasmetizm 2046
(03.06.24)
(6)

Sürekli Uyumak İstiyorum

mondayboredom
Tüm günüm eve gidip uyuma hayaliyle geçiyor. Her gün işten eve gelince (akşam 6 civarı evde oluyorum) uyuyorum. Ama asla yetmiyor. Depresyonda da değilim, herhangi bir ilaç da kullanmıyorum. Günde 15 saat bile uyusam da yetmiyor :( neden olabilir aynısını yaşayan var mı?
Tüm günüm eve gidip uyuma hayaliyle geçiyor. Her gün işten eve gelince (akşam 6 civarı evde oluyorum) uyuyorum. Ama asla yetmiyor. Depresyonda da değilim, herhangi bir ilaç da kullanmıyorum. Günde 15 saat bile uyusam da yetmiyor :( neden olabilir aynısını yaşayan var mı?
0
mondayboredom
(30.05.24)
Gece kaçta yatıp sabah kaçta kalkıyorsunuz?
Gece uykunuz bölünüyor mu?
0
pispinti
(30.05.24)
Gece 12 gibi yatıyorum, 8 civarı kalkıyorum. Uykum çok fazla bölünmüyor ama ara sıra nefesim kesilir bir şekilde uyanıyorum öksürerek. Ama yine de çok nadir yaşadığım bir durum.
0
🌸mondayboredom
(30.05.24)
kan değerlerinize baktırın
0
elorelia
(30.05.24)
Uyku apnesi var mı ona da baktırmak lazım.
0
pispinti
(30.05.24)
Bende böyleydim. 12 saat yatsamda yetmiyordu. işte de uyukluyordum. sonra bir uyku lab'ta 1 gece yattım uyku apnesi olduğum ortaya çıktı.

uyku apnesi büyük ihitmal.
0
komando kani var bende
(30.05.24)
Sigara içiyorsan veya burundan nefes alışın sorunlu ise breath right bantlarını dene. Çok kişiye başlattım, yıllardır bu kadar güzel uyumadım diyor ilk deneyen sigaracilar.
Yüksek visco yastık da iyi gelecektir. Herhangi bir egzersiz yapmaya başlarsan uyku ve hayat kaliten de yükselir garanti verebilirim.
0
hasmetizm 2046
(30.05.24)
(2)

Vücut gelistirme sampiyonasina ikizler katilirsa ne oluyor?

Zetnikov
İnstagramda bir fotograf gordum ama olayi bilemedimİkizlerin herseyi ayniİkisini birden mi birinci yapiyorlar? Yani 2 tane birincimi oluyor
İnstagramda bir fotograf gordum ama olayi bilemedim

İkizlerin herseyi ayni

İkisini birden mi birinci yapiyorlar? Yani 2 tane birincimi oluyor
0
Zetnikov
(30.05.24)
İkizlerde beslenme ve hareketlilik alışkanlığı genelde aynı olduğu için görünümleri de aynı olur. Bu durum normal şartlar altındadır.

Ancak vücut geliştirmede Antrenman olsun, beslenme olsun alışılageldiğin çok çok dışında olduğu için, bir deney gereği birebir aynı şekilde besleyip, tıpatıp aynı egzersizi uygulamadıkları taktirde ki bunu yapabilmek için şartları aşırı zorlamaları lazım.
Öyle bir durum yoksa eşit gelişme olmayacaktır.

Epey örnek de varmış

www.google.com
0
Mirket
(30.05.24)
İlk başladığım salonda da vardı iğneci ikizler. Aynı olmuyorlar. Bir insanın sağ sol kasları bile eşit değil, ki bu yarışmalarda buna bakılıyor zaten en çok. Alışkın gözler kolayca fark ediyor kasların farkını
0
hasmetizm 2046
(30.05.24)
(4)

depresyondaki sevgilinin yanında nasıl güçlü olunur

beatbox yapan metalci
merhaba herkese. 3 gündür geçmeyen çarpıntımı dindirmek ve kız arkadaşıma karşı nasıl doğru davranabileceğimi öğrenmek için yazıyorum bunları. kendisi çok uzun bir süre tus çalışıp atandıktan sonra depresyona girdi ve bu depresyon 3 aydır sürüyor. ilk 2 ay iletişimimiz düzgündü ama mayıs ayında tama
merhaba herkese. 3 gündür geçmeyen çarpıntımı dindirmek ve kız arkadaşıma karşı nasıl doğru davranabileceğimi öğrenmek için yazıyorum bunları. kendisi çok uzun bir süre tus çalışıp atandıktan sonra depresyona girdi ve bu depresyon 3 aydır sürüyor. ilk 2 ay iletişimimiz düzgündü ama mayıs ayında tamamen kabuğuna çekildi. tıp isteyerek okuduğu bir bölüm değildi, iyi de bir puan alıp istediği bir alana da yerleşti ama gerek tus bitince her şey harika olacak düşüncesinin boşa çıkması, gerek bu ay çalıştığı hocasının mobbing'i yüzünden bu ay çok kötü durumda artık. ilaca başladı (eferox) bugün 12. gün bunu baştan söyleyeyim. ve hocası haziran'da değişecek.

uzun yıllardır birlikteyiz, çok badireler atlattık zor günlerden geçtik ama hiç bu kadar kötü görmedim onu ve bu beni çok üzüyor. 3 gündür geçmeyen çarpıntım ve mide bulantım var, bu sabah 1 simiti 1 saatte yiyemedim. durumumu kendisine açıklarsam suçlu hissedip daha da üzülecek diye içimde tuta tuta çarpıntımın kalp krizine dönüşmesinden korkuyorum. ki kendisi de endişeli şeyler konuşamk istemediğini, elinden geleni yapıp çabaladığını söyledi bir hafta önce. "depresyondaki sevgiliyi mutlu etmenin yolları" başlığını okudum, yazılan çoğu şeyi yapıyorum, yıpratmadan yormadan yanında olduğumu hissettiriyorum ama sanki hala yetersiz kalıyormuşum gibi hissediyorum. günde birkaç kez mesajlaşıyoruz onda da evden çıktım eve geldim uyucam vb. şeyler yazılıyor. 7 yıldır hiç bu kadar az konuştuğumuz bir süreç olmamıştı endişeleniyorum.

bu süreçte ne yapmalıyım lütfen görmüş geçirmiş suser'lar tavsiye istiyorum. ilacın bu süreçteki etkisi ne olur? ne yapmaktan kaçınmalıyım ve neler yapmalıyım?
0
beatbox yapan metalci
(29.05.24)
Çok zor ve karmaşık bir şey değil mi. Aslında bir formülü yok ne yazık ki. Doğrudan şöyle yapın diyemem, zaten böyle bir şey olduğunu da sanmıyorum

Ama kendi yaşadıklarımdan bazı prensipleri çok önemsemek gerektiğini söyleyebilirim. Tamamen kendi haline kalması daha kötü hissettirecektir, tam tersi sizin aşırı yardımcı olma isteğiniz olduğunu hissederse yine daralmış hissedecektir.

Bence bir yöntem konuşmamak da faydalı. "Şunu şunu yapalım, bak iyi olacaksın" gibi yol haritaları bunaltıcı olabiliyor. Ya da o size gelip dert anlatmadığı halde sizin bir şeyler söylemek zorunda hissedip "geçecek geçecek, bunlar da geçecek" gibi şeyler söylemeniz de öyle.

Bence bunun en orta yolu bunaldıkça onun size açılmasını beklemek ve geleceğe yönelik çok konuşmadan sadece o an o sıkıntısına yönelik sohbet etmek. Bunu yaparken uygun dozda espriler serpiştirmek, bu kişiyi savunur sözler etmek kısacası tarafınızı belli etmek bence olumlu oluyor.

Eğer ortada bir dert yanma durumu yoksa sadece günün olağan akışına uygun şeyler konuşmak, depresyonla ya da zor süreçlerle ilgili şeyleri gündeme getirmemek iyi gelebiliyor.

Bir de yoğun duygular ağır şeylerdir, depresyonda olan birine çok yoğun hislerle yaklaşmamak daha faydalı sanırım.
0
akhenaten
(29.05.24)
Depresyon geçmişi olan biri olarak yazıyorum: yalnız yaşıyorsa yanına gidip bir köşede sessizce otur. Birlikte film izleyin, ağlayınca susturma, saatlerce konuşsa da dinle. Fiziksel olarak yanında olmaya çalış. Bol sabırlar.
0
sekizdokuzon
(29.05.24)
Çok uzak olmayan geçmişte benim de depresyon deneyimim olmuştu uzun süre. İlaç kullandım geçti bırakınca aynı dert düşünceleri yine geldi geri elbette. Şiddetsiz iletişim eğitimi aldığımda kendi duygularımı, ihtiyaçlarımı ve düşünce yapımı tanıdım. Kendimi ve başkalarını ne kadar çok yargıladığımı ve suçladığımı da fark ettim. Depresyon deneyimi konforsuz düşüncelerin insanı esir aldığı, başka şeylere odaklanmayı engelleyen bir deneyim. Bu konforsuz düşünceler de konforsuz duyguları yaratmaktadır. İnsan kendini ifade etmediği sürece de içinden çıkması zor bir durum. Tüm o çaresizlik, mutsuzluk hislerinin verdiği acının bağımlılık yapma ihtimali de var açıkçası. Kendini suçluyorsa eğer veya büyük bir utancı varsa depresyonun uzun sürme ihtimali de artacaktır. Ben insanların derdini ben diliyle paylaşmasına, duygularını anlamasına, ihtiyacını bulmasına başarılı şekilde yardımcı olabildigim bir eğitim aldım. Sevgiline dair Ayrıntı vermek istersen özelden yazabilirsin, iletişim tüyoları verebilirim, kendisini ifade etmediği sürece iyileşme sürecinin başlamayacağını düşünüyorum.
0
hasmetizm 2046
(29.05.24)
Hayatında ilk defa depresyona giriyorsa ilaç tedavisiyle yakın zamanda atlatır herhalde. ama kronik depresyon gibi bir olay varsa gerçekten iyi bir psikologla terapi sürecine yönlendirilmeli. 5 yıldır geçmeyen depresyonum var yanımdakilerin neşeli olması biraz iyi hissettiriyor.
0
ashleybon
(29.05.24)
(8)

Günlerdir uğraşan ama yapamayan ustaya para verilir mi?

ananiyimioguz
Geçenlerde bir pasajda ustaya 2 tane elektronik cihaz bıraktım.Günlerce uğraştı, oldu dedi gittim aldım 300 lira verdim geldim.Evde yine çalışmadı, tekrar götürdüm, tekrar yaptı, tekrar parça değiştirdi, yine bir iki gün kaldı ama eve gelip kullanmaya başlayınca yine olmadı.Bu böyle 3 sefer birbirin
Geçenlerde bir pasajda ustaya 2 tane elektronik cihaz bıraktım.

Günlerce uğraştı, oldu dedi gittim aldım 300 lira verdim geldim.

Evde yine çalışmadı, tekrar götürdüm, tekrar yaptı, tekrar parça değiştirdi, yine bir iki gün kaldı ama eve gelip kullanmaya başlayınca yine olmadı.

Bu böyle 3 sefer birbirini tekrarladı. En sonunda olmuyor sanırım bataryan da bitik, benim taktığım kontrol ünitesini de bozuluyor. Zaten kendi üstündeki yanmış dedi ek yaptım o da yemedi dedi.

E peki dedim usta olmadıysa ücret iadesi yap o zaman. E 3 tür parça deniyorum benim parçalarımda sorun yok ki senin cihazın bozuyor gibisinden saçmaladı ben de neyse öyle olsun dedim 300 lira bişey değil, o kadar uğraştı adam, çıktım.

Başka bir usta daha önerdiler ona götürdüm. O da bir hafta sonra yaptım dedi aldım ikisini eve geldim 1i gerçekten olmuş sorunsuz çalışıyor günlerdir, diğeri de yine bozuldu geri götürdüm 1 haftadır da ona bakıyor o dikiş tutmuyormuş çipinde çatlak var birleştirdik falan ama olmadı gelip alabilirsin dedi.

Şimdi ben almaya gideceğim ama, bu usta benden ikisi için 900tl para istedi. ilk oldu dediğinde vermiştim almaya gittiğimde çalışıyordu.

Şimdi usta olmadıysa bir cihaz parası al benden diyeceğim ama o da kaç gündür uğraşıyorum birsürü şey heba ettim falan diye zırvalarsa ne diyeyim?

Öyle çok esip gürleyen bir insan değilim. Gerçi belli de olmaz nadiren tepem atıyor ama pasajda bütün esnaflar dip dibe, olay çıkmasın şimdi.

Benim tatlı dille tatlı tatlı mantıken dövmem lazım. Ne diyeyim madem öyle zabıtayı veya x yeri arayayım gelsinler onlar çözsünler mi diyeyim?

Tüketici haklarına falan gitsem, internet alışverişlerinde işe yarıyorda burada ne yaparlar bilmiyorum.

Gerçi belki adam yarısını iade edecek bilmiyorum ama, diretirse neler diyebilirim onu düşünüyorum.

Mantıken usta bir işi yapıyorsa onun fail olma durumunu da hesaba katar. Bir şey olmuyorsa onu müşteriden çıkarmaz, diğer müşterilere öyle fiyatlar verir ki (başarılı olan işlerde) o faillik durumların parasını oralardan çıkartır. Yanlış mıyım? Ama bu pasajda işler böyle yürümüyor mu anlamadım.

Öte yandan bazen eve birilerini çağırıyoruz, sırf gelme parası 300 500 alıyorlar.

Veya hanım bazen çalışırken bir iş yapıyor, bu tutmayabilir diyor, olsun siz yapın diyorlar 1000tl alıyor mesela. sonra tutarsa tutuyor tutmazsa e demiştim ben size diyor parasını vermiyor.

o yüzden bazen ustalar da kendilerince haklılar mı diyorum ama bizim durumda böyle bir konuşma geçmedi.
0
ananiyimioguz
(27.05.24)
ustayi az cok tahmin edebiliyorum. kohne bir pasajin dibinde dandik bir dukkanda 3, 5 sey tamir ederek hayata tutunanan basit bir adam. o kadar primitif yasiyor ki zaman, kalite, egitim, arastirma, emek, maliyet, fiyat gibi modern kavramlara hakim degil. evrim surecinde 10. istasyondayken kalkip 3. istasyondaki adamla muhattap olmussun. tartisma, kavga, hakem heyeti vs.. girersen onun levelina daha cok girmis olursun. ben olsam pahali bir hayat dersi aldim onun ucretini odedim diyip yoluma bakardim.
0
dokunmakalbime
(27.05.24)
Hayatın olağan akışında hiç bir insan emek sarfetmediği bir şey için para talep etmez. Bu dolandırıcılık olur zira. Eğer uğraştı yapamadıysa da para talep etmemesi gerekir. Ortada bir değişim olmamış zira. Dolayısıyla siz güzel güzel saldırgan olmayan vakur bir şekilde tavırla para mı istiyorsun bir de gibisinden vermeyeceğini hissettirirsin.

Fakat adam böyle birşeyi "esnafsa" zaten talep etmez. O zamanda sen maddi durumun iyiyse adamın yapamasa da emeğine karşılık bir çorba parası bırakırsın.

Ben olsam hiç bu yukarıdaki diyaloglara girmem. Fahiş bir rakam istemiyorsa veririm. Emekçinin Emeğinin karşılığı olarak.
0
psmstc
(27.05.24)
Alete bağlı herşey tamir olamayabilir yada tamir etmemek daha mantılkı olabilir nasıl dersen yedek parçası 700 tl komple yenisi 900 tl yeni almak daha mantıklı. Bunu en başta söylemek gerek ama bakayım olur birşeyse yaparım denerim olmazsa şöyle olur vs diye
adam emek harcamış işçiliği ödemek gerek ama dediğim gibi en başta söylemesi gerekirdi bunlardan olabilir şöyle olursa böyle olur diye
0
basond
(27.05.24)
Ustanın evrim sürecinde senden 7 istasyon önce evrimlestigine inanıyorsan para vermene gerek yok kanki. Ha benim emeğe saygım var diyorsan, elektronik aletlerin her zaman tamir olamadığı bilgisine de sahipsen ödeyebilirsin borcunu.
0
hasmetizm 2046
(27.05.24)
Tamirde kabaca bir kaç ihtimal vardır

1) Tamir olur
2) Görece pahalı bir yedek parça ile tamir olur
3) Tamir olmaz ve arıza sebebi bulunur.

Usta 3. ihtimal için bile olsa parayı hak eder ve vermek gerekir. Ha sizin durumunuzda sallamamıştır, becerememiştir, bir yerinden arıza uyduruyordur orasını bilemem.

Bunu baştan konuşmak gerekir, size de tecrübe olmuş.

Ayrıca bazı ürünlerin tamiri ekonomik olarak mantıklı değildir. Örneğin 1000tl ye yenisi alınabilen cihaz için 500tl masraf edilmez.
0
kimlanbu
(27.05.24)
Cihazınız tamir olur veya olmaz bu durum muallak siz verilen emeğe ücret ödüyorsunuz tamir işlerinde itimat esastır.
0
doharkoman
(28.05.24)
tamirci o parayi bu urunun tamir edilemeyecegi bilgisini vererek hak ediyor aslinda

adam orada zamanini satiyor. sen gidip bir miktarini almissin. farz edelim ki, tamir edilmesi mumkun olmayan tonla zivir getirilip duruyor adama. o halde adam hic para kazanmadan mi hayatini surdurecek ?
0
foster
(28.05.24)
para verilir ama yapamadığı tekine kaç para istediğini sor, fiyat çoksa kır
0
lambırcek
(28.05.24)
(7)

Şehir bisikleti

orangesandsea
Şehir bisikleti alayım diyorum bir tane. Ama bisikletten anladığım tek şey sürmeyi sevdiğim. (Max 30km yapabiliyorum) Şu ikisini buldum ama anlamıyorum hangisi daha iyi.https://carrarobisiklet.com/sehir-bisikletleri/sportive-230-28-30-v-hd/https://www.decathlon.com.tr/p/elops-ld-500-28-jant-portbaga
Şehir bisikleti alayım diyorum bir tane. Ama bisikletten anladığım tek şey sürmeyi sevdiğim. (Max 30km yapabiliyorum) Şu ikisini buldum ama anlamıyorum hangisi daha iyi.

carrarobisiklet.com
www.decathlon.com.tr
www.ugurbisiklet.com.tr


Hangisi iyi? Başka öneriniz varsa alırım. Sınırımız 30K, çirkin bisiklete hayır.
0
orangesandsea
(21.05.24)
genelde hep on amartisore gerek yok derler. surekli bu ogretiyle buyudugum icin ben de hic on amartisorlu bisiklet almadim, eksikligini hissetmedim.

en onemli sey bisikletinin buyuklugunun senin bedenine uymasi. benim uzmanlik alanim degil ama bunun hakkinda ozel arastirma yap. cok kucuk veya cok buyuk bisiklet kullanmak iyi degil.
0
hot potato
(21.05.24)
12-13 bin liraya bu işi halledersin

V fren
Düz maşa
alüminyum kadro

carrarobisiklet.com

carrarobisiklet.com
(Sitesinde gözükmüyor ama bu modelin çok güzel bir mürdüm rengi var)

Yukarıda dedikleri gibi imkanın varsa bisiklet bayine git, yakından gör, üzerine inip bin, çekinmeden

youtu.be

Bu videoyu izlersen "şehir bisikleti" üzerinde vücut formun, kollarının açısı, rahat tutuş oturuş pozisyonun, bacak boyuna göre sele yüksekliğin nasıl olmalı, vücut tipine göre 26 jant mı 28 jant mı daha konforlu bir fikrin olabilir
0
grimavi
(21.05.24)
Çiçek gibi insanlarsınız, tenk yu.
0
🌸orangesandsea
(22.05.24)
Birkaç tavsiye vereyim;

*Şehir bisikleti istediğiniz için ağırlıklı olarak şehirde ve asfaltta süreceğinizi, maksimum hafif stabilize yollara gireceğinizi, toprak yollara girmeyeceğinizi düşünüyorum.

*Bütçenizi belirlerken olayın bisikleti almakla bitmediğini bilmelisiniz. Kask, pompa, ön arka ışık, yedek iç lastik, tamir kiti, alyan anahtarları, bisiklet çantası, zil, çamurluk, arka bagaj gibi pek çok alet edevatı da edinmek gerekiyor.

*Şehir bisikletinde amortisöre ihtiyacınız yok. Amortisör, asflatta sürerken sizin verdiğiniz enerjiyi sönümleyerek ekstra yorar. Kilitleyerek bu özelliğini kapatarak da kullanılabilmesine rağmen ekstra ağırlık sebebiyle de şehirde gereksiz. Eğer çok fazla stabilize, çakıllı yolda sürecekseniz o zaman düşünebilirsiniz.

*Bisiklette vites sayısının çok olması daha iyi yokuş çıkabildiği, daha hızlı gidebildiği vs anlamına gelmez. Bunları sağlayan dişli aralıklarıdır. Vites sayılarına çok takılmayın.

*Bisiklette en önemli şey kendi boyunuza uygun kadro almak. Doğru kadroyu seçmezseniz hoşgeldin sırt, boyun ağrıları. Bu kısım çokomelli.

*Hafiflik önemli. Bisikletin sizi taşıması gerekiyor, sizin bisikleti değil. Belli bir fiyatın altındaki bisikletlerde çelik kadrolar kullanılır ki bunlar da külçe gibi olur. O yüzden ucuza kaçmanızı tavsiye etmem.

*Eskiden olsa V fren alın geçin derdim ama bence disk fren alın. Çünkü artık disk fren çok daha yaygın, parçası ucuz ve kolay. V frenler neredeyse üretilmiyor. Yarın öbür gün şu jantları değiştireyim dediğinizde fellik fellik v fren jant ararsınız.

*Linkini verdiğiniz carraro bisikletin donanımı gayet iyi. Üzerinde deore vites grubu var ki bu en üst seviye vites gruplarından biridir. Son derece dayanıklı olur. Ben size bu bisikletin düz maşalı versiyonu olan carraro sprotive 330 tavsiye edebilirim. Ama bahsettiğim ıvır zıvırları almak için de bütçe lazım derseniz bir alt versiyon olan carraro sportive 328 de tavsiye ederim. Aralarında görebildiğim kadarıyla sadece vites grubu farkı var ki bence 328'in üzerindeki vites grubu size haydi haydi yeter. Bu vites grubunun daha alt versiyonu ile tüm balkanları dolaşan arkadaşım var. Dolayısıyla size fazla fazla yeter. aşağıya linkini bıraktım.

carrarobisiklet.com
0
thracia
(22.05.24)
30k sıfır bisiklet için çok düşük, ikinci el içinse yüksek bir miktar. Çok güzel aletler bulunur o paraya. Hiç bahsedilmemiş ama en önemli kısmı jant çemberi ve jant göbeği kalitesi bence bisiklette. İyi bir tanesini deneyene kadar farkı anlamak mümkün değildir. V fren bisikletlerin hala satılıyor olması bile ayıp bence, durmayan bisiklette ne kadar güvenli hisseder ki insan.
0
hasmetizm 2046
(22.05.24)
ben de yeni başladım mosso legarde aldım. başlangıç için aldım biraz daha uzun mesafelere gideceğim zaman daha güzel bisiklet almayı düşünüyorum.
0
mikahakkinen
(22.05.24)
Yahu, ne kadar teşekkür etsem az, sağolun.

Amortisör olayına açıklık getirmeniz çok iyi oldu. V fren meselesini de not ettim.

Kaskım, ön ve arka fenerim, telefon tutucum var ama diğerlerini bir kervanmışcasına yolda tamamlayacağım.
0
🌸orangesandsea
(22.05.24)
(3)

Sporcu jargonu (idman ve istirahat)

nundu
Yani tüm genellemeler yanlıştır tabii ama hayatım boyunca denk geldiğim sporcularda antrenman yerine idman, dinlenme yerine istirahat kelimelerini kullanmaya yönelik bir eğilim vardı. Lisede falan basketbol takımına giren arkadaşım hemen başlardı bugün idman var demeye ki normalde idman demez yani a
Yani tüm genellemeler yanlıştır tabii ama hayatım boyunca denk geldiğim sporcularda antrenman yerine idman, dinlenme yerine istirahat kelimelerini kullanmaya yönelik bir eğilim vardı. Lisede falan basketbol takımına giren arkadaşım hemen başlardı bugün idman var demeye ki normalde idman demez yani antrenman der. Hadi antrenman Türkçe değil diyelim de dinlenme Türkçe mesela onun yerine de hep "iyi istirahatler" diyorlar "idman" bitince, hiç iyi dinlenmeler diyenine denk gelmedim gittiğim salonlarda da, muhabbet ettiğim spor geçmişi olan kişilerde de.

Böyle bi jargon mudur bu Türk spor cemiyetinde? Lisansını alan kişiye ilk kural bunu mu öğretiyorlar :d

Yani dalga geçiyorum tabii de, spesifik olarak çok duyunca (en son az önce pt'm dedi iyi istirahatler ki hep öyle dediği için yine dikkatimi çekti) bu ifadeleri sporculardan, dedim acaba genellenebilir bir durum mu yoksa benim çevremdekiler mi hep böyle denk geldi.
0
nundu
(21.05.24)
biraz dilin kullanımıyla ilgili bence şimdi training ve exercise misal farklı şeylerdir onun detayına girmiyeceğim ama buradaki idman ve antremandaki mesele o değil.

İdman 5 harfli söylenmesi daha kolay antremana gidiyorumdansa idmana gitmek daha dile kolay. Bir de daha bro işi, antreman böyle söylerken daha ılık bir tabir gibi geliyor kulağıma. Ama ikisine de hayır demem yani,şaşırtmaz. Ben kendi dinlenme günüm için hiç istirahat demedim ama kalıp olarak kimseye de iyi dinlenmeler demem biri derse şaşırırım iyi istirahatler derim çünkü dilime öyle yerleşmiş ama dinlenme günüdür. beyle
0
wallcan
(21.05.24)
Eş anlamlı kelime işte kanki nelere takılmışsın böyle. Bana sorarsan kelime kısa olduğu için idman demeyi seçen çoktur. Ben hiç kullanmadım misal. Jargonu yabancı YouTuberlardan öğrendim.
0
hasmetizm 2046
(21.05.24)
çünkü idman demek daha kısa. antrenman uzun ve söylemesi zor

istirahat ise anlamı daha çok karşılıyor bence. ben de istirahat diyorum. çünkü dinlenmek daha genel bir kavram. eş anlamlı olabilir ama istirahat spor sonrası vücudun ihtiyacı olan recovery sürecini daha iyi karşılıyor bana göre.
0
benarrivo
(21.05.24)
(22)

Bebeklerin yemek yemesinden tiksinmek

Gradient_tabanlı_mor
Kendim de hamile olmam dolayısıyla sosyal medyada karşıma sürekli bebek çocuk videoları çıkıyor. Bunların da yemek yeme videoları beni aşırı tiksindiriyor. Eskiden beri sevmem. Hiç de sevimli değil. Bunu siz de iğrenç buluyor musunuz? Acaba daha düzgün yemek yedirilemez mi bebeğe/çocuğa? Ağzı burnu
Kendim de hamile olmam dolayısıyla sosyal medyada karşıma sürekli bebek çocuk videoları çıkıyor. Bunların da yemek yeme videoları beni aşırı tiksindiriyor. Eskiden beri sevmem. Hiç de sevimli değil.
Bunu siz de iğrenç buluyor musunuz?

Acaba daha düzgün yemek yedirilemez mi bebeğe/çocuğa? Ağzı burnu bulaşık vıcık vıcık her yere bulaşmış filan. Niye düzgün yedirmiyorlar veya peçeteyle silmiyorlar?
0
Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
Ben tiksinmiyorum. Ne kadar düzgün yedirirsen yedir bebek tükürebiliyor, kusabiliyor. Peçeteyle siliyorlar, yine de çıkartabiliyor.
0
rock n roll
(21.05.24)
Çocukların belli bir miktar dağınıklık ve pislikle barışık olması gerekiyor. Her kaşıktan sonra yüzünü sildiğinizde çok rahatsız oluyorlar, oysa yemek yemeyi keyifli bir deneyim olarak yaşaması gerekiyor yiyecekle sağlıklı bir ilişki kurabilmesi için. Ayrıca kokuları, dokuları yemeğe dokunarak, biraz atarak, koklayarak öğreniyorlar. Özetle bu "insan olma" deneyiminin bir parçası.

Tabi ki bu her yeri, kafası, bacakları yemek olsun öyle yesin demek değil. Sadece belli bir mihtar rahatlık onların keşifleri için gerekli.
0
fotrsapka
(21.05.24)
@fotrsapka, ya tamam rahat olsunlar da sevimliymiş gibi paylaşılmasın o zaman sosyal medyada. Zira iğrenç :D
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
%90'ı sevimli değil. Hatta canlısı, videodan kötü ama tiksinmiyorum. Hamile olduğun için tiksiniyor olabilirsin. Uzmanları daha iyi açıklar. Doğurduğunda bebek yedirme videoları ile fenomen olduğunu görmeyelim sonra. Ahahq
0
nawar
(21.05.24)
@nawar hamilelik öncesi de tiksiniyordum. döke saça yemek yenmesi beni mahvediyor. doğurunca umarım düzgün yemek yer çocuğum :(
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
Bana sevimli geliyor. Düşünürseniz de iğrenç değil. Yenecek kadar temiz bir şeyin yanağınıza, burnunuza değmesinde hijyen açısından bir sıkıntı yok.
Bebeğinizin gelmesiyle belki sizin de konuya bakış açınız değişir.

Çocuğun düzgün yemek yemesini beklemek biraz hayalcilik olur. Aylar boyunca ne yaptığında kolunun hareket ettiğini, ne yaptığında hareket etmediğini anlamaya çalışıyor bebek. 6. ay civarında başlıyor anne sütü dışındaki besinleri yemeye.
0
michael_knight
(21.05.24)
Valla bana baya net sevimli geliyor :D
0
akhenaten
(21.05.24)
Başlığı okur okumaz midem bulandı. Yıllardır yemek yiyen bebeklerin sevimli olmadığını toplum baskısı yüzünden dillendiremiyorum. Gerçekten mide bulandırıcı.
0
ruhen hastayim ben
(21.05.24)
Seni rahatsız eden şeyi çocukluktan getirdiğin çok belli, terapi almazsan aynısını çocuğa da geçirirsin. Sevmezsin normal de iğrenç bulmak çok sağlıklı değil bence.
0
hasmetizm 2046
(21.05.24)
sevimli buluyorum.

anne baba yedirirken her kaşıktan sonra silmelerinden bahsediyorsanız hem çok vakit harcar hem de peçete yetişmez. ayrıca sık sık silmek hassas tenlerini tahriş eder. bir kaşık sonra tekrar sileceksek silmenin manası yok.
bebeklerin kendilerinin yemesinden bahsediyorsak belli bir aydan sonra döke saça da olsa kendi başlarına yemeyi öğrenmeleri gerekiyor, motor becerilerin gelişmesi önemli.
0
hrskrs
(21.05.24)
ben de çok iğrenç buluyorum ama ben bebekleri ve küçük çocukların kendilerini de sevimli bulmuyorum :) kendimi bildim bileli de çocuk sahibi olmayı istemiyorum. Ben çok da küçük yaşta değilken kardeşim doğdu ve o bebekken de çok muhatap olmuyodum :d şimdi koca kız oldu üniversiteye geçecek neredeyse aramız çok iyi

edit: ben yemekle ilgili şeylerden çok tiksinirim ama o da var. Kan, hastalık vs yani çok takmam gore olayı pek etkilemez beni ama ıslak ekmek, alakasız yemeklerin birbirine karıştırılması falan direkt midemi kaldırır. Ünide bk, mcdonalds gibi yerlerde yemek yedikten sonra bi arkadaşım masada kalan patates, kola, soslar ve bi yerde karıştırıyodu sıkıntıdan öyle sohbet ederken iş olsun diye. Bi gün baya şiddetli tepki göstermiştim yapma şunu midem bulanıyor diye sdjjsd

Yani döke saça, salyalı yemek yeme olayı zaten bana ters
0
nundu
(21.05.24)
Ben huylu biri olmama rağmen bundan tiksinmem. Çocuk işte motor becerileri henüz gelişmediği için ağzını tam tutturamıyor, tükürüyor, eline yüzüne bulaştırıyor. Bunu yapmadan düzgün yemeyi öğrenemez, üstünü batıracak, rahatsız olacak ve düzgün yemeyi öğrenecek.
0
playing star again
(21.05.24)
İğrenç falan değil alış yani durmadan kusacak o bebek
0
Tina
(21.05.24)
olaca çocuğun için tehlikeli bir düşünce bu.psikiyatriste görün.
bebeklerin hiç bir şeyi çirkin olamaz.
0
deepex
(21.05.24)
iğrenç gelmiyor bana
0
basond
(21.05.24)
@deepex, yok bir de hastaneye yatayım istersen. Ne kadar abarttın. Alt tarafı pis görüntü sevmiyorum.
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
Yemek yemeleri ne ki :)
Öyle yemek yemeleri taa kaç ay sonra. O zamana kadar milyon defa kusacak, ağzını 100 defa silsen de bir şekilde her yeri kusmuk olacak. Sonra o alt açılacak, poposu temizlenecek, hele bir de erkekse alt açılınca her yere işeme riski olacak.
Kısacası yemek yenecek duruma gelesiye kadar geçirdiklerinden o zamana kadar o duruma çoktan alışmış olacaksın. Gözün görmeyecek bile ve hatta sana çok normal ve temiz gelecek.
0
yeninesiltupcu
(21.05.24)
@yeninesiltupcu evet muhtemelen kendi çocuğumdan tiksinmem. Ama başka bebeklerden tiksinmeye devam ederim :))
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
bizimki doğunca hemen kraliyet akademisine gönderdik.
şu an yemek adabı konusunda şu noktada;
www.youtube.com
0
elorelia
(22.05.24)
Bebeğe yemek yedirirken bulaşır, bunun bulaşmama gibi bir yolu yok. Her bulaştığında da silemezsin çünkü ciltleri çok hassas, kağıt veya bez ne ile silersen sil tekrarlandıkça tahriş eder. O yüzden yeme işlemi bitince silinir temizlenir.
0
curukturpkokusu
(22.05.24)
beni de tiksindiriyor. o cake smash fotoğrafları falan var ya, hayatımda o kadar iğrendiğim başka az şey vardır.
annem de tiksinir.
bebekleri çok seviyorum ama yemekle oynamalarından, bunu da sevimli gibi gösterilmesinden aşırı nefret ediyorum.
burada iddia edildiği gibi bebeğin kusması ya da altını açmak gibi şeyler tiksindirmiyor. ama yemeğin böyle oyuncak edilmesine dayanamıyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(22.05.24)
sen düzgün yedirirsin, tiksindiğin çocuk gördüğünde de (bu da nasıl vicdansa), bakmazsın olur biter. sanki kucağında yiyorlar. kendi çocuğuna verirsin 3 yaşında eline çatalı bıçağı, yanına ıslak mendili, yaslanırsın arkana. mis gibi.
0
numlock
(28.05.24)
(5)

sevgilisi olan bakışır mı?

alkinoos
ahali kalabalık bir kamu kurumunda çalışıyorum. bazen denk geliyor ya da çalışanlar da anlatıyor, erkekleri söylememe gerek yok, evli ya da nişanlı kadınların biri ile bakıştıklarına kesiştiklerine şahit oluyorum, sadece bakışmak ama flört vb bir durum yok.kimseyi yargılamıyorum herkesin kendi hayat
ahali kalabalık bir kamu kurumunda çalışıyorum. bazen denk geliyor ya da çalışanlar da anlatıyor, erkekleri söylememe gerek yok, evli ya da nişanlı kadınların biri ile bakıştıklarına kesiştiklerine şahit oluyorum, sadece bakışmak ama flört vb bir durum yok.

kimseyi yargılamıyorum herkesin kendi hayatı, ilişkilerden anlamam, hayatında ciddi biri olanlarda bu durum oluyor mu? ciddi biri varken başkasından etkilenmek oluyor mu? diğer bir sorum bu durum normal
0
alkinoos
(20.05.24)
Normal değil, oluyor
0
olaylar olaylar
(21.05.24)
Herkes tahtaya baksın, arka sıra sessiz ol!!!

Spor salonları da böyle herkes birbirine bakıyor, korkuyorum bazen orgy çıkacak diye.
0
hasmetizm 2046
(21.05.24)
Şaka bir yana sen de herkesi izleyip takip ediyor olduğunun farkında mısın? Diğerlerinin bakışından farkı nedir? Düşüncelerin mi?
0
hasmetizm 2046
(21.05.24)
sorunun bakis acisi belirtilen gercekten daha ürkütücü. bakar bakar ne var bunda?
0
ala09
(21.05.24)
Ay bakışmamın niyetini nereden biliyorsunuz? Ben de gayri ihtiyari bakarım bazen insanlara, kadın erkek fark etmeksizin. Ki iş yerindeki erkek iş arkdaşlarımızla da oturup sohbet ederiz çay kahve içeriz, bunda ne var? Her bakma flört mü oluyor?
0
playing star again
(21.05.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.